• bir erkege verilebilecek en güzel isimdir.
    her türlü vurguya o kadar güzel yakışır ki anlatmak, tarif etmek mümkün değildir. istediginiz tonda söyleyebilirsiniz, istediğiniz gevreklikte, istediğiniz sertlikte.
    yanlış söylenmesi bile mümkün değildir. mûrat demez kimse veya daavuttaki gibi herhangi bir sesli harfi uzatmaz.
    okurken yanlışlıkla nurat denmez. bellidir o kelime, görüldüğü anda tanınır.
    kafiyelidir, "...tur at" esprilerine bile meze olur.
    idaridir, sonuna bey başına bay eklediğinizde üst düzey yönetici olur.
    puşttur, başına lan koyunca mahallenin serserisi olur.
    bir ağırlığı vardır, kısaltılmaz - kısaltılamaz. yapılan kısaltmalar en fazla murti olur, murtaza olur. en zorlasanız murt olur.
    velhasıl güzel isimdir de verildiği her insanevladına aynı şıklıkta oturmaz.
  • bir türk erkeğine verilecek en güzel isimlerden biri.
  • sen ya müridsin ya murad...

    ya allah tarafından istenilen birisin veyahut o’nu isteyen bir müridsin.
    mürid olduğunu kabul edersen bütün yüklerin merkezi olduğunu da kabul edersin
    yahut bütün ağırlıkları omuzunda taşıyan biri olduğunu bileceksin. çünkü arayıcı her
    güçlüğe katlanmak zorundadır; arzusuna ermek, istediğini bulmak için bu yükleri
    çekmesi gerekmektedir.

    talip için beladan kaçmak olmaz. bedenine hastalık gelir. çocuğu ölür, malı
    çalınır, bağına bahçesine afet gelir. bunların hepsini hoş karşılayacaksın. bunlar, seni
    manevî günahlardan, kirlerden koruyacakdır. böylece hakikati sevenlere
    katılacaksın; onları bulacaksın.

    bu demek değildir ki bu gibi afetleri arayacaksın… hayır. sadece sen istemediğin halde sana
    gelenlere razı olacaksın.

    eğer murad isen yine görevlerin olacak. o görevde daha ağır durumlar ile
    karşı karşıya kalacaksın. işte o zaman hakk’ı sakın itham etme. bela gelirse şikayet etme.
    sonra kıymetin düşer.

    hakk seni seviyor. böyle ufak tefek işlerle seni tecrübe
    ediyor. seni tam olgun mertebeye çıkarmak için bunlarla deniyor. böylece derecen
    yükselir. velîlerin derecesine çıkarsın. senin derecen onlardan aşağıdadır. yerinde
    kalmak mı istersin? onların yeri, senin bulunduğun süfli alemden yücedir. onların
    yanına varmak istemez misin? bulunduğun mevki aşağıdır. bu aşağılık içinde
    kalmayı arzu eder misin? sen bunları arzu etsen bile allah istemez. çünkü o
    seni seçmiştir. senin için o’nun bilgisi, senin bildiklerinden çok üstündür.

    o, senin için iyiyi seçiyor; en güzeli hazırlıyor. en yararlı hangisi ise onu
    söylüyor. sen bunları kabul etmekten çekiniyorsun.

    burada aklına şöyle bir sual gelebilir:

    - “allah madem birini seviyor, onu istiyor, neden cefa veriyor? neden cefa,
    en çok sevilene oluyor.”

    cevaben sana peygamberin (sav) hallerini anlatmak yeter. o (sav), en çok
    sevilendir. bununla beraber en çok bela çekendir. bu hali peygamberimiz
    şöyle beyan ediyor:

    - “kimsenin yapamayacağı şekilde allah’tan korkarım. allah yolunda
    kimsenin çekmediği ezayı çekerim. öyle zaman oldu ki bir ay yiyecek bulamadım.”

    yine buyuruyor:

    - “ben allah’ı en çok bilenim ve en çok korkanım.”

    işte bu hadis-i şerifler cefaları anlatır. sebebi ise ilahi derecelerinin artmasıdır. onların derecesi ancak dünyada yapılan amelle yükselir. dünya ise öbür alemin kazanç yeridir.

    peygamberlerin vazifesi, ilahi emirleri yerine getirdikten sonra sabırlı olmak
    ve olanlara tahammül etmektir.

    sonra bu dünya biter. öbür alem başlar; onlar ebedî saadete ererler.

    (fütuh-ul gayb, abdülkadir geylani)
  • sayın murat kişisi,seni tanımıyorum lakin bugün bir olaya tanık oldum şöyle ki;
    yer:dünya
    zaman:sabahla öğlen arası bir saatti sanırım,
    oturmuş kahvemi yudumluyor(içmiyordum),sigaramı tüttürüyordum,yan tarafta oturan iki hanım vardı,klasik erkek muhabbeti,efendim problemliymiş,bencilmiş,piyasa yapmaya çalışıyomuş,bıdı bıdı....(burada senden bahsediyorlar),derken hanımlardan birine bir mesaj geldi,"kim bu yaa?"
    diyerek okudu mesajı veee..
    orada ilk defa bir şeye şahit oldum halka açık bir alanda bir dişi orgazm oldu çığlıklar atarak(benim için farklı bir deneyimdi),abartmıyorum,hatta görüyor ve artırıyorum,yanındaki de ona eşlik etti mesajı atanın kim olduğunu öğrenince.
    mesaj "hoca"dan geliyordu,hocası yemeğe davet etmişti mesajla,cevap mesajına da "hocam" diye başladı ve kız hala titriyordu.(bir yandan kendimi lanetliyordum adam bir mesajla resmen saçını başını dağıtmıştı kızın-abartmıyorum-).mesaj atıldıktan sonra diğer kız "salla murat'ı dedi.
    ve kahramanımız olabilecek bazı aksiyonlar için hazırlanması gerektiğini arkadaşına söyleyip beraberce ayrıldılar.
    dear murat,bu kızdan sana hayır gelmez ve bence hayatını yeniden gözden geçirmelisin,bir sms ile duygu patlaması,hormon fışkırması yaşayan bu kızı gördükten sonra hayatımda neyin yanlış olduğunu şahsen sorgulamaktayım.
    bye.
  • genellikle esmer çocuklarına konulan bir isim. şimdiye dek bir tane bile sarışın murat görmedim, bu benim bir ayıbım sanırım.
  • maksat, dilek ve istek manalarına gelen, arapça kökenli, "muradına ermek" deyimini belkide kendi adım olduğundan dolayı seveceğim insan tarafından büyük bir şevkle duymak istediğim isim, otuz altı osmanlı padişahından beşinin adı. orijinali "murad" tır.
  • tarihte yaşamış her 5 padişahtan birinin ismi
    (bkz: osmanli)
  • 70'lerdeki kara murat furyasından dolayı pek yaygınlaşmış erkek ismi.

    aslı murad olup "irade edilen şey" anlamına gelir.

    not: irade = bilmek + istemek
  • "ismin ne?" sorusuna verilen cevapla insanı "koyiym de tur at" türü iğrençliklere sevk edebilitesi yüksek erkek ismi...
  • araştırmalar göstermiştir ki, kadından anlamayanları da bulunmaktadır.
hesabın var mı? giriş yap