• lutfen, lutfen yalvaririm, rica ederim, tirnaginizin kirini yiyeyim:

    http://en.wikipedia.org/wiki/ramtha (ilk aciklama yeterince komik gelmediyse, yani lemurian savasci-ruhu filan, controversy kismindaki mahkeme kararina bakin)

    http://www.rickross.com/…rence/ramtha/ramtha15.html (vitesi arttiriyoruz; yine ozellikle son kisimlara dikkat)

    http://www.xenu.org/…t/aff/files/csj09/co0906ab.txt (eveeet, oturmaya mi geldik, son hizla devam. bu arada adambasi 1000 dolar da iyiymis, biz de burada para kazaniyoruz saniyoruz)

    http://skepdic.com/channel.html (bkz: itin gotune sokmak)

    neyse, yeter bu kadar. baslarda eglenceli ama bir sure sonra insanin siniri bozuluyor yahu. boyle san francisco bazli new age masallariyla mutlulugu yakalamis ilham iren klonlarinin huzurunu bozmak niyetinde de degiliz zaten; maksat arada kalmislara ulasmak.

    bir de bu kadinin ogrencilerinin yapimciligini ustlendigi ve sozde teorik fizik ve biyolojiyle hayatin gizemli sorularina cevap arayan 2004 yapimi what the bleep do we know isimli bir film var ki aman aman; profesorlerin sozlerini mi yanlis yorumlamislar, bilimsel bulgulari mi carpitmislar, 30 dakika laga lugayi iki dakikalik alakasiz retoriklerle mi suslemisler, yok yok yani. ama o baska bir entrynin konusu, simdilik okunacak yeterince link var.
  • yaklaşık 10-15 yıl öncesinin popüler new age serisi. özellikle tiranların son valsi kitabı ilgimi çekmişti. inanmak, inanmamak, ramtha'yı şarlatan işi bulmak herkesin kendi tasarrufunda. ama en azından tanrılık konusundan bahsedecek olursak, o kitapta ramtha'nın tanrılığı tasavvuftaki hakke'l yakin'den, veya hallac'ın en'el hakk'ından farklı birşey değildir. o meyanda okunmalı ve inanılmayacaksa o meyanda inanılmamalıdır.
  • daha yüksek bir enerji boyutundan,daha üstün bir hayat frekansından 1978 yılından beri amerikalı kadın yazar j.z. knight' in bedenini kanal olarak kullanarak insanlara bilgi aktardığı iddia edilen varlık. akasa yayinlari nin bastığı seri kitapları vardır bunun... kitaplarda ki bu kitaplar konferanslardan kitaplaşmış, kenidisini eski hint inanışlarında geçen ram, ve dünyanın ilk fatihi olarak tanımlamaktadır. sanırım en popüler kitabı eşruhlar*... kadıköy' de sahaflarda gezerken rastlayarak kitabı "hayatınızın kadınını ya da erkeğini bulmanın kısa yolları " şeklinde anlayıp atlayan kitle sayesinde iyi satış yaptı... kitap bu açıdan bakınca aslında ziyadesiyle eğlenceli çünkü kitapta ramtha' nın dinleyicilere fizik,kimya,evren oluşum,ışık,spektrum, hücresel ruh belleği, tanrı ,birey,yaratıcılık,tekamül gibi kavramlardan bahsederken bir anda konuşmasını kesip "tabii sizin hiçbir şey umrunuzda değil, hadi eşruhlarımızı bulup bir an önce yatağa atalım derdindesiniz..." dediği bir bölüm vardır. sırasıyla asi, barbar ,savaşçı, rüzgar ve son olarak da tanrının kendisine dönüştüğünü iddia eden ramtha*, atlantis'in varlığının kesin olduğunu çünkü kendisinin oralı olduğunu söyler.
  • aptal amerikalıları soyup zengin olan akıllı bir amerikalı nın uydurduğu sözde tanrı.
    (eğer çarıpılırsam bi zahmet edit ediverin bu entrymi.)
  • sanirim kaptan rivier (yada riviera) ile ayni kisi yada varliktir (bkz: dunya kardeslik birligi mevlana yuce vakfi). zira bir tane boyle birsey var, dunyada ne kadar isi gucu olmayan orta yasli ve refah seviyesi yuksek kadin varsa dolasip farkli farkli hikayeler anlatiyor. bu varlikla temas eden ne kadar kadin varsa hepsi de paraya para demiyor han hamam sahibi oluyor. keske kadin olsaydim anasini satayim. kurardim hemen bir tarikat, bill gates ile ada cayi icerdim puket adalarinda.

    ha varlik yada kisi dedim ya, aslinda varolmayip iki ana nedenin sonucudur kafaniz karismasin; (bkz: psikoz), (bkz: para hirsi)
  • beyaz kitap ile inancımı sarstığı kesindir. bu yaşıma kadar aklımdan geçenleri anlattığı için beni cezbetmiştir. tarikat falan bilmem ama mantıklı şeyler söylediği kesin. tabi arada yok artık ta dedirttiği doğrudur ama zaten arada kalmış bir nesil olan bizlere bir ışık olduğu kesindir.
  • "şu anda herkesin bedeninde ölüm hormonu bulunuyor. kadınlar adet görmeye başladığı ve erkekler tohumlarını serpmeye başladığından beri ölüm hormonu vardır. bu olur olmaz yaşlanmaya başlarsınız. hipofizden ölüm hormonu salgılanır ve bu da kalbinizin bulunduğu boşlukta, kalbe yakın olarak bulunan timüs bezinin büzülmesine neden olur. timüs, bedeninizin ne kadar yaşayacağı üzerinde etkili olan organınızdır.

    aynı zamanda dördüncü kilittir. çocukken bu bez bir armut büyüklüğündedir. erişkinliğinizde bir bezelye büyüklüğüne iner.şu anda timüs sürekli büzülmektedir. o büzüldükçe beden de büzülür. o büzüldükçe beden hastalıklara açık hale gelir. sonunda gözle görülmeyecek kadar küçüldüğünde, beden fiziksel olarak iflas eder.

    bedeninizde bunların olmasının tek nedeni tutumunuzdur. kaderinizi de, realitenizi de, çevrenizi de, sizin tutumları sorgusuz sualsiz, isteyerek kabullenmeniz yaratır.egoya bağlı tutum, (davranış biçimi, eğilim, bakış açısı ) artık yürürlükte değilse, yedinci kilit açılır ve ölüm hormonu bedenden uzaklaştırılır. timüsü harekete geçiren bir başka hormon salgılanır. bu büyük kilidin büyümesi yoluyla da, sürekli ve anında yenilenmeyi tekrar sağlamak üzere hücrelerin gerekli düğmelerine basılarak onlara ileri hareket kumandası verilmiş olur..."
  • tanrının sesi nedir?
    onun fiziksel sesi yoktur. o'nun sesi ultra düşüncedir.
    ruhunuzdaki en güçlü duyguların düğmesine basan çok yüksek bir frekanstır. siz kendinizi başkalarının gerçekleriyle bombardıman etmekle uğraştığınız için bu sesi çok sık duyamazsınız...
    efendiler, o çok yüksek frekans ancak siz gelmesine izin verdiğinizde gelir. onun zaman ve boyutlarla hiç ilgisi yoktur.
    o sizi silip götürecek bir duyguya ilişkindir. ultra düşünce bir duygudur. o sizin içgüdüsel olarak bildiğiniz bir bilgelik dalgasıdır. onu tarif edecek söz yoktur. çünkü sözler sınırlıdır.
    bu deneyimlenir.
    bunu tattığınızda tanrıyla kendi içinizde bulunan aleminde karşılaşırsınız.
    çoğunuz bu sesle bağlantı kuramamıştır, çünkü onu kendi olduğu şeyden başka her şeye benzetmiştir.
    bu sesi işitebilmek için bir hayli hoşgörü göstermeniz, izin vermeniz gerekecek. uyum içinde mırıldanan bir ortam yaratmanız gerekecek. onu işitebileceğiniz boşluğu yaratmanız gerekecek.
    eğer gece gündüz müziği bağırtıyorsanız, bu sesi asla duyamayacaksınız.
    doğanın sessizliği içinde çalışamıyor, oturamıyor ya da sadece olamıyorsanız, onu işitmekte çok zorlanacaksınız.
    kendinize ağlamak, yalnız ve alçak gönüllü olmak iznini veremiyorsanız onu asla hissedemeyeceksiniz...
  • beyin kitabını okuyorum, fena tespitler var. biraz güldürüyor da okurken. öyle burada bahsedildiği gibi kendinden tanrı diyerek bahsetmiyor kitap boyu. içinizdeki tanrıya ulaşmak gibi bir lisan kullanıyor daha çok.
  • "kehanetlerde vaat edilen mesihin ikinci gelişini bilirsiniz. doğru bir kehanet, ama bu isa mesihin dönüşü değil, mesihlik halinin tüm insanlarda gerçekleşmesidir. o içinizdeki gücün uyanmasıdır, sizi açan, size izin veren ve uyandıran idraktir. içinizdeki mesih tümüyle ortaya çıkmadan evvel büyük bir savaş olacaktır, ona mahşer denir. bu deyimi işittiniz mi? mahşer, varlığınızın tanrısıyla çarpıtılmış benliğinizin, yani egonuzun savaşıdır. yaman bir savaştır bu! silahlarla yapılan maddi bir savaş değildir, içinizde meydana gelen bir savaştır. bu savaşta mesih öne çıkacak ve zafer kazanacaktır. eğer egonuz kazansaydı mutlaka ölürdünüz, ama bu sadece maddi bedenin ölümü olurdu. mahşer, sözünü ettiğim ilahi “olma” ateşidir, hepiniz bu ateşten geçeceksiniz. mahşer çarpıtılmış benliğinizle yaptığınız bir savaştır, kısaca kendinizi yüce bir zaferle fethetmenizdir. mesih öne çıkar ve beyniniz açılır, o zaman sonsuz hayat ütopyası gerçekleşir. sonsuz hayat tekrardoğuş anlamına gelmez, sonsuz hayat ebedi şimdi’yi yaşamaktır."

    ramtha, amerikalı ruhani öğretmen judy zebra knight'in kanallığını yaptığı bedensiz yüksek ruh'tur.
    yazarın kendisi değildir.
hesabın var mı? giriş yap