seyircili seyir defteri
-
şu günlerde yaşadıklarımızı, o günlerden anlatan bir oyundur. türkiye hiç değişmiyor ki, neyi tartışıyoruz?
--- spoiler ---
türkiye'deki çarpıklıklardan artık bunalmış, ülkeyi terk etme derdindeki korrrrramiral** ile beyrut'a giden gemisinde taşıdığı, taşlıklarında pırlanta bulunan tavukların sahibi kaçakçı veteriner bayan arasındaki diyalogtur:
- kaçakçı veteriner: hadi o zaman, alın şu demiri de gidelim korrrrramiral.
+ korrrrramiral: alıcam almasına, zaten içimden garip bir ses epeydir al demiri git diyor, yalnız elimi demire götürmeyen, yüreğimi burkan bir şey var, yazık değil mi lan bu millete?
- kaçakçı veteriner: hayır! başımıza bu adamları seçip seçip getiren işte bu millet!?
+ korrrrramiral: eveeeğt!... "biz hep sanki bu millet başka bir milletmiş gibi düşünüyoruz", asıl salaklığımız orda zaten...
evet ulan işte bu mileeeğt... o millet!
--- spoiler ---
büyüksün usta! -
final müziğiyle yararken düşündüren oyun. sözlerini de yazayım eksik kalmasın;
güneş batmış gök lacivert kırmızı
henüz ortada yok kutupyıldızı
bir soluğan dalga var tam kıçımdan vuruyor.
ben votkayı koymuşum
tam votkayı koymuşum
haydi demir tarıyor
içimden garip bir ses
al demiri git diyor.
derinden gelen bir ses
sen sabahı bekleme
geceden al demiri
gün doğmadan git diyor
gece korkunç bir tür savaş durumu
henüz ortada yok beklenen kurtarıcı
bir sarışın abla var uzun etek giyiyor
bir sarışın abla var
pembe saçı boyuyor
enflasyon azdıkça pkk'yı vuruyor
enflasyon azdıkça pkk'ya vuruyor
içimden garip bir ses
vira demir git diyor.
denizden gelen bir ses
sen sabahı bekleme
geceden al demiri
al demiri gel diyor
gün doğuyor gök bulutlu turuncu
henüz ortada yok beklenen güneş
yukarda bir baba var bizle dalga geçiyor.
yukarda bir baba var bizle dalga geçiyor.
tam uslandı sanırken birden faul yapıyor.
tam uslandı sanırken birden faul yapıyor.
içimden garip bir ses
vira demir git diyor.
denizden gelen bir ses
sen sabahı bekleme
geceden al demiri
gün doğmadan git diyor.
uyanıp içimin sesine varsın bozuk olsun pusula.
sular nereye götürürse,karalar çok sınırlıdır
dünya denizden ibaret.
vira demir eyvallah.
varsın sizin olsun rüşvetli, pet şişeli, kasvetlii dolarlı....
şarkının ses dosyası için:
http://rapidshare.de/…eyirciliseyirdefteri.mp3.html -
ferhan şensoy'un, üslubunu yine ortaya koyduğu bir oyun.
--- spoiler ---
oyunun başındaki hostesler ve oyun içindeki gazete okuma sahnesi epik tiyatro dersi gibidir. emrullah karakterini ise godot gibi okumamız mümkündür. kaptan -affedersiniz- korrrrramiral, neden bir sisifos, bir meursault*, bir c* gibi okunmasın? saçma'yla* mücadele edebilmek için ayağını karadan kesen, aklı öyle veya böyle, eski karısında ve diğer kadınlarda olan ama bu durumu "kadın düşmanlığı" ile dışavuran bir karakter dünya edebiyatında/tiyatrosunda önemli bir yer tutmayı hak ediyor.
--- spoiler --- -
tam kadro müthiş keyif veren oyun.şarkıları hala dilimdedir, mesela kamuran şarkısı:
işte midilli adası, tam arkası ayvalık
haydi yürü be gemi, evimizi özledik
pencerede bekliyor kamuran
suları yara yara yaklaşırız karaya
işte bozcaada, işte çanakkale
balkona çıkmıştır kamuran
gelibolu, lapseki, şu marmara adası
birden görünür işte üsküdar ışıkları
rakıları koymuştur kamuran...
mesajları ve şarkıları hala güncelliğini korur bende: "içimden garip bir ses, sen sabahı bekleme; geceden al demiri, gün doğmadan git diyor" -
son derece keyifli bir oyundur.
temel'in, "rakıları koymuştur kamuran" şarkısını, zabite nazire yaparak "çöpçüye vermiştir kamuran" olarak söylemesi seyirciyi kırar geçirir.
ustadan sonra, bu oyunda en çok güldüğüm oyuncu, bican günalandır. -
daha önce nasıl oldu da haberim olmadı diye yandığım, hayıflandığım bir güzel oyundur.
youtube'dan izledim ve dünkü tatsız gecemi bir şenliğe dönüştürdü resmen.
mahsus selam ederim ferhan şensoy üstada.
sağolsun, varolsun. -
sonunda "bütün bu siyasetçileri başımıza seçip seçip halk getirmiyor mu? nesine acıyalım?" şeklinde kör göze parmak levent kırca seviyesine dayansa da, delikli fıçı nöbetiyle, görmediğimiz emrullahıyla, enfes müzikleriyle şahane bi ferhan şensoy oyunu. amerikanlara siktiri çektikten sonra istanbul'a gemiyi indirmiş üstat. bir de götünden kırkambar gece tiyatrosu uydurmuş ki tadına doyum olmamış.
şahsen aynen burdaki korrrrramiral gibi ülkeden siktir olup gitme hevesiyle dolup taşmış, sonucunda da vira demir siktir olup gitmiş bi adam olarak bana şunu gösterdi ki, bu ülkeden en çok özlediğim şey ferhan şensoy oyunlarına gitmek. evet new york'ta bu gezegende izlenebilecek en iyi oyunları izliyorum ama ferhan şensoy yok işte. ferhan şensoy bi tane ve istanbul'da. kıymetini bilniz.
http://www.youtube.com/watch?v=yfvyrunhzs0 -
keyfine duskun bir gemi kaptanini canlandirirdi sensoy. gemideki murettebatin hepsi birbirinden komik tiplemelerdi. bir demet tiyatro'da fadil olarak unlenen bican gunalan'in, her sefere ciktiginda onu aldatan kamuran adli karisina soylenen sarki hala kulaklarimdadir. doktor tiplemesi beni olesiye guldurmustu. tayfa temel'i kandirmak icin uydurulan 'delikli fici nobeti' ise hala hatirlayarak guldugum hikayelerdendir.
-
şarkıları ayrı güzel, gemide oynanmış olması ayrı güzel, arşivlenesi, aradan 28 yıl geçmesine rağmen dün yazılmış gibi güncelliğini koruyan ferhan şensoy oyunu.
-
ferhan $ensoy`un en eglenceli oyunlarindan biri. bir gemide (bkz: icinden dalga gecen tiyatro) oynanan oyundan hemen sonra, bir gece tiyatrosu olan kirkambar ba$lardi.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap