• günümüz annelerinin basvurduklari yöntem olarak görülse de, maalesef günümüz doktorlarinin tercihidir.
    simdiye kadar kac tane doktor degistirdigimi ben bile unuttum. dogum yaklastikca sezaryen yapalim diyen doktor sayisi da cogaldi. diyanet'e mecbur kalinmadikca sezaryen günahtir duyurusunda bulunmasini dahi tavsiye edecegim. en azindan normal dogum isteyen kadinlar nereye gideceklerini bilebilsinler. zira doktor degisimi ne kadar sik olursa sizi sezaryene yönlendirip basindan savmaya calisan doktor sayisi da o derece siklasiyor.

    ben normal dogum istiyorum dedigimde doktorlarin suratini görmelisiniz. o kadar sasiriyorlar ki, "aa normal dogum mu istiyorsun??, o gün müsait olamayabilirim, gece ebemiz yok, gece saatinde dogurursan olmaz vs vs vs vs" gibi igrenc cümleler sarfediyorlar. 8 aylik hamileyim, henüz beni normal dogurtacak doktoru bulabilmis degilim. henüz alttan bakip catin genis-dar diyen dahi olmadi. her nedense tipime bakarak (boyum 1.50 üstü) catimin hemen dar olduguna karar veriyorlar. hatta gecenlerde biri senin catin dar gibi dedi ve ben de aa ben normal dogum istiyorum deyince beni resmen kovmaktan beter etti. neymis efendim ben sorunlu biriymisim, normal dogum diye tuttururmusum. bir bok da bildigim yokmus.

    e be amina koduklarim 13 yil önce hastanede 4.750 gr dar catiyla normal cocuk dogurmus komsularim var. yasim kücük, hicbir hastaligim yok, seker yok, kocamla akraba evliligim yok, tarama testlerim normal, kan tahlillerim normal, sigara hayatimda icmedim, cocugumun kilosu olmasi gerekenden sasmiyor. siz böyle sorunsuz bir hamileligi neden sezaryenle sonlandirmayi akliniza koymussunuz, soramiyorum. soramadigim icin de zaman zaman cok mutsuz günler geciriyorum.

    bulundugum sehirde 200-400 arasi yapilan normal dogumlari 2 milyara yaptirmayi kabul ettigim eski ückagitci doktorum bile normal mi istiyorsun ooo o zaman bebeginin keyfini bekleyeceksin deme lüksüne bile sahip. doktorlardan sogudum, kimseye güvenim kalmadi. ettikleri yemine dahi güvenmiyorum. önce sorup sorusturuyorlar kimlerdensin, ne is yaparsin. bakiyorlar ki para gani, güvencen dahi olsa özele yönlendirmeye calisiyorlar yahut normal dogumla arasina sadece 100-150 lira farkedecek sezaryeni tavsiye ediyorlar. o fark benim sana sadakam olsun demeyi nasil isterdim anlatamam.

    ilk cocugum olmasa evde ebeyle eskiden oldugu gibi dikissiz ve olmasi gereken gibi dogurmayi bile düsündüm kac kere. yahut devlet hastanesi dogumhanesinde pasalar gibi doktorsuz dogurmayi. ya da karnim burnumdayken kalkip son dakikaya kadar normal dogum icin bekleyen zeynep kamil'e gitmeyi. sürekli aklimda dolasiyorlar. daha gecenlerde okudugum mecbur kalinmadikca sezaryenle dogumu hükümetin yasaklamasi bile caydiramiyor bu doktorlari. cogu adi. biz hamile kadinlara müsteri gözüyle bakiyorlar. nasilsa dünyanin en güzel mucizesini gerceklestiriyorum degil mi? bu is icin milyarlar sarfedebilirim o benim biricik kizim. beni bir korkutursunuz, özele de gelirim gerekirse bicaginizin altina da yatarim. zaten benim basimi bekleyecek haliniz yok herhalde? isiniz gücünüz var. hele geceleri gidip kadinin sancisini, bebeginin keyfini mi bekleyeceksiniz? cüs artik!

    neyse, sonuc olarak bulundugum mersin'den osmaniye'ye dogum icin göc etme karari aldim. bu taraflarda hic ama hic bezim olmamasina ragmen daha ahlakli olduklari ve daha terbiyeli, hastaya daha sevecen olduklari icin dinci bir hastanede, bir baska sehirde doguracagim. herkesi hazirladim. sayet beni kandirmaya calisirlarsa bu konuda sagduyusuna güvendigim kocami tembihledim. ölmeme ramak kalana kadar cocugu normal doguracagim dedim. bahanelerini makul bulmadigi sürece hastane degisimine kadar düsündük. bu cocugu olur sartlarinda normal doguracagim.

    umarim bebegimi olmasi gereken gibi, tam da cikmak istedigi günde cikartip tam da olmasi gereken gibi sütümle besleyecegim. cekecegim sancilar ise hic gözümü korkutmuyor, nasilsa o bebegi elime alinca her sey gececek, organlarim yenilenecek, eskisinden daha dinc olacagim. 2 saat sonra da hastaneye elveda deyip bir dahaki hastane ziyaretimi sadece bebegimin asilari icin yapacagim. dogum sonrasi pansumanlar, agrilar cekmeyecegim. dogum sebebiyle icimde biriken pislikleri bebegimle birlikte atip hepsinden kurtulacagim. süper bir moralle de bebegimi en iyi sekilde yetistirecegim.

    burdan bütün anne adaylarina ibret olsun.
  • politika, din, evlilik ve doğum.

    şu genç yaşımda gördüğüm kadarıyla insanların ahkam kesmeye bayıldığı en favori konular bunlar.

    ekşiduyuruda bir soru sordum dün..
    "sezaryen randevusu aldım, doktor kilom yüzünden epidural anestezi alamayabileceğimi söyledi, genel anestezi gerekebilirmiş. kilo ne kadar engel ki" anafikirli.
    soru aha böyle aynen. yani benim kafam karışık nasıl doğurayım, muallaktayım ne yapacağımı bilemiyorum, aman allahım buhranlar içindeyim normal doğumdan korkuyorum anafikirli hiçbir şey yok.

    ama "her şeyin en iyisin ben biliyorum, ve birazdan senin ağzının payını vericem" adamcıkları burada da piyasaya çıkıyor ve vay niye sezaryen yaptırıyorsundan girip, normal doğumun büyüsünden, sezaryenin bebek için sağlıksız olduğundan, zaten sezaryenin de riskli bir ameliyat olduğundan, masada kalabileceğimden falan dem vuruyorlar.

    arkadaşım değiller, akrabam değiller, fikrini sorduğum insanlar değiller.
    ama işte onlar öyle bilgili, öyle akıllı; ben öyle aptal, öyle saf, çocuğumu düşünmeyecek kadar öyle bencilim ki, beni kendime getirmeleri, dünyamı aydınlatmaları, aklımı başıma getirmeleri gerekiyor derhal. misyonları bu.

    arkadaşım, aloo.
    ben sormuş muyum fikrini sana ?
    37 haftadır içimde büyüyen çocuğu benden daha fazla düşünüyor olabilme ihtimalin var mı?
    son 9 aydır, senin ömründe bir arada görmediğin kadar çok sayıda kaynaktan bebek bakımı/doğum/komplikasyonları üzerine okuyup araştırdığım iihtimali aklına geliyor mu hiç?
    normal doğum ihtimalini sekiz milyon kez kafamda evirip çevirmedim mi sence?
    2 hafta sonra doğuma giriyorum, sen bana "sen ölebilirsin, bebek de sağlıklı olmayacaktır ama hımpfff, sen bilirsin tabiiiğ" şeklinde tiksinç biçimde yaklaştığında, benim psikolojim ne oluyor aklına geliyor mu?
    küçük dünyanda kendi şahane fikirlerinden başka bir şeylere yer var mı? karşındakinin hisleri mesela?
    empati kelimesini duydun mu daha önce?

    yok duymadın. aklına da gelmiyor. bilmiyorsun da. düşünmüyorsun da.
    çünkü bayılıyorsun akıl vermeye. kendi fikrini başkalarına dayatmaya. "en iyisini ben biliyorum, her boka maydanozum" adamı olmaya.
    işte sezaryen, bana böyle insanlardan da ne kadar tiksindiğimi hatırlatıyor.

    konuyla ilgili herkesin söyleyecek bir şeyi var. herkesin.
    sevgili sayinseyirciler, sezaryenle ilgili bir entrysinde, "rahminde 9 ay bir çocuk taşımamış o ikilemleri, buhranları yaşamamış birinin ahkam kesmemesi gereken bir konu, komik oluyor." gibi bir şey yazmıştı.

    ne kadar da doğru.

    sezaryen bir ameliyat evet. normal olan doğum yöntemi değil..
    ancak çok korkunç, çok büyük, çocuğun sağlığını etkileyen, onu mahfeden, annenin canına okuyan, sonrasındaki nekahat dönemi çok ağır, felaket geçen bir operasyon da değil.

    kadın, muhtemelen 12 saat üstü ağrı çekeceği, vajinasının yırtılacağı, taa makatına kadar dikişlerinin olacağı, haftalarca rahatça oturamayacağı gerçeğine kendini hazır hissetmiyorsa, o esnada sağlam duramayacağını düşünüyorsa tercih edilebilir sezaryen. sonuçta bir tercihtir, ve enine boyuna düşünüldükten sonra, anneye aittir.

    sağlık sorunu varsa, ya da o bebek çok kıymetliyse, çok zor sahip olunduysa, normal doğumda kanalda sıkışma, vakumla çekilme, kolunun çıkma, zorlanma ihtimali anneyi delicesine ürkütüyorsa, ya da doktor başka bir tıbbi gereklilik görüyorsa da uygulanır.

    sezaryen yaptıran kadınlar sü-rek-li gerekçe üretme halinde.
    etraflarındakiler öyle sıkıştırıyorlar ki onları, sürekli yaptıklarına makuliyet yükleme çabasına giriyor anneler...
    ".. ama çatım darmış."
    "..ama bebek iriymiş."
    "..ama suyum azalmış, hemen müdahale etmeleri gerekti."

    bana "neden sezaryen" dediklerinde, geçerli sebeplerim olmasına rağmen, insanlarının gözünün taa içine bakıp "paşa gönlüm öyle istedi" diycem ben..
    canım öyle istedi, ve öyle doğurmayı tercih ettim kızımı.

    benden daha çok düşünebilir misin onu?
    onun için gerçekten tehlikeli bir işlem olsa sezaryen, gerçekten hayat boyu sağlığını etkileyecek bir iz bırakacak olsa üzerinde, bunu bilsem ben, değil vajinamı, kafamı boydan boya kestirmez miyim çocuğum için ?

    cevabı düşünmüyorsun ki sen.
    sen, "sen"den başka kimsenin fikirlerini, hislerini düşünmüyorsun ki.

    her şeyin en iyisini ben biliyorum adamı, nasıl da tiksiniyorum senden.
  • dun the way of caesar diye bir kitap okuyordum, malum kisinin biyografisi. diyordu ki efem bu julius caesar oyle bir statuye ulasmis ki, insanlar sonunda bunun normal insanlar gibi dogduguna inanmayip, annesinin karninin kesilerek zorla cikarildigi yonunde efsane uydurmuslar, bu da sezaryen kelimesinin dogumuna neden olmus.

    hadi len diyerek wiki'ye basvurdum, megersem bir dogruluk payi varmis. caesar'a benzeyen bir kelime, anne karnindan kesmek manasina gelen ve o donemlerde sezaryeni anlatan bir deyim icinde kullaniliyormus. caesar'in zamaninda da, bazi insanlar bu ismin o kokten geldigini vurgulamak icin boyle bir hikayeye yer vermisler, ama caesar aile ismi bu deyimden de oncesine dayandigi icin bu hikayeler sonucta uydurmaymis. ote yandan caesarin zamaninda ilgili bir kanun cikmis, olen hamile bir kadinin bebegini kurtarmak icin yapilacak prosedurmus, adi da lex caesarea. gunumuzde kullanilan kelimenin kokeni de muhtemelen bu kanunmus ama ilginc olan, kanunun etimolojik olarak ilk bahsettigim deyimden degil, caesar'dan turemis olmasi, muhtemelen kendisi hakkinda uydurulmus bu hikayenin ve adamin gucunun etkisiyle. hatta almancadaki kelime direkt olarak julius caesara gonderme oldugu icin (muhtemelen kaiser kelimesinin sezarin unu dolayisiyla kullanilagelmis olmasindan) sezaryenin ingilizcede dahi direkt olarak adamin kendisinden gelmis olmasi, kanunun filan etkisinin olmamasi da bir ihtimal.

    sonuc olarak, hayatimda daha once sezaryen kelimesinden bu yonde suphelenmemis olmama sastim kaldim. halbuki eskiden zekama hayrandim, bir nevi platonik ask yasiyordum onla narsist bir sekilde.
  • normal dogum kavramiyla kucuk yasta tanismama neden olan kelime.

    bir altin gunu, kadinlar toplanmislar, altinlar veriliyor, corekler yutuluyor, dedikodular, bidri bidir laflar..

    - aa duydun mu ayten*in de bebegi olmus..
    -duydum duydum, sezaryen olmus galiba?
    -evet sezaryen, kizcagiz daha yeni eve cikmis, bebegi de bi gorsen pek tatli bikbikbik*fade out sesler*

    (o anda minik asteroidin beyninde simsekler cikar? sezaryen? hemen lafa karisir)

    a*-ya sezaryen neee?
    h*-canim annenin karnini kesiyorlar, bebegi ordan cikariyorlar
    a-*ininin ininin*pekiii, o zaman normal dogum nasil kii?
    h-(hisimla anneye doner) anlatmadin mi cocuga bakiim??gel canim ben anlatiim senin kulagina, fisfisfis fis....
    (gerisini hatirlamiyorum ama bi anneme bi kendime bakip aglayarak odaya kacmis olmam pek mumkun gorunuyor)

    hala demisken ben regl gercegini de bu halam sayesinde ogrenmistim. baska bir entry ye saklama geregi duymadan dip not dusuyorum.

    efenim bir gun biz ailece oturmus bir kizin hayatini anlatan bir filmi izlerken olaylar gelismisti. kiz 14 yasina gelmisti ki yatagindan kalktiginda kan gordu carsafinda.
    tabii minik ben kiz hasta diye dusunup cok uzuldum ve hemen atladim:
    a-aaaa, kizin nesi var noooldu?
    h-(anneye doner bir hisimla) pes yani bunu da mi anlatmadin cocuga? gel tatlim ben anlatiim senin kulagina, fisifis fis fis... yaaa
    a-uhuuuuuuuuuuuuuuu, imdat!

    (bkz: kadin olmak ne zor sey)
  • he anam he, dunyanin en kolay dogum sekli.
    karnini kesip bebegi cikariyorlar, sen sonrasinda zaten hic aci, sanci hissetmiyorsun. ameliyathaneden hastane odana yuruyerek, hastaneden eve ise kosarak gidebiliyorsun. aglayan bebegine hemen mudahale edebildigin gibi, istersen evine dondugun gun evde misafir agirlayip gun duzenleyebiliyorsun. cunku o derece kolay bir dogum yontemi.

    normal dogum uber super zor bir sey oldugundan benim gibi "yureksiz" kadinlarin tercih ettigi dogum sekli.

    ay o ne oyle ayol? saatlerce bagir cagir, aci cek vs. vs.

    ne geregi var? seciver sezaryeni, ohh ne rahat! alt tarafi karnini kesiyorlar. kaslarin birbirinden ayriliyor, ama aci cekmiyorsun! o derece oyle bisey yani.

    kadinlar surekli kendi aralarinda dogum yontemlerini kullanarak "ast-ust" tartismasi yaratiyor ne yazik ki. normal dogum yapan, hele ki hic epidural vs kullanmamis olan kadin "super kahraman", sezaryen yapan kadin ise bir bebegin annesi olamayacak kadar "ezik, kolayci ve ise yaramaz" oluyor he mi?
    inanin ciddi ciddi sidik yaristirmak bile daha akil kari.

    ya allasen bi birakin bu sacma sapan yarislari bir kenara. karar sizin ve doktorunuzun. normal dogum yuzunden korkuyor olabilirsiniz, bu bir suc degil, hele ayip hic degil. doktorunuz normal dogumu uygun gormemis olabilir (cati darligi, gebelik diyabeti vs.) (para kazanmak icin sezaryen yapan doktorlari tenzih ediyorum).

    hangi yontemle olursa olsun siz o "dogurdugunuz" bebegin annesisiniz, gerisi bos.

    (evet sozluk cok sinirlendim)
  • dizilerde filmlerde gordugumuz veya kadinlarin anlattiklari normal dogum hikayelerini teker teker hatirlayin ve sunu tekrar sorun: sezaryen dogum neden cok talep goruyor? allah allah neden acaba?

    ikize hamile oldugum icin normal dogum bana zaten onerilmiyordu ama onerilse de istemezdim. birincisi evet normal dogumdan gercekten deli gibi, cok fazla korkuyordum. ikincisi de sezaryenin "öcü" olduguna inanmiyorum. normalin avantajlari elbette olabilir ama digerinin oyle hayat boyu devam edecek etkileri bulundugu falan daha neler. tamam ben de tipci degilim ama guvendigimiz cocuk hekimlerimiz birden fazla var hamdolsun. (bu arada, hamilelik ve dogumla ilgili yazacagim her seyde tekrarlayacagim: bu sureclerde doktora duydugunuz guven kadar onemli hicbir sey yok. bak bekar anne olursun, bebegin babasi faydasiz da olabilir, her seyin ustesinden gelinir ama doktora guvenmeden = olmaz.)

    simdi bunun disinda, sezaryene en cok bok atilan seylere gelelim:

    1. anneyle bebek arasindaki bag meselesi: epidural anesteziyle doguruyorsun. eger bebek dogar dogmaz kucaga verilecek haldeyse veriliyor. yok direkt yogun bakima alinmasi gerekiyorsa zaten sana vermeyecekler. bana oyle oldu. kizlarim 31 haftalik dogdu, degil kucagima almak bebeklerimi goremedim bile. cikar cikmaz goturduler. sonra da (ben kendime gelince) dediler ki "cok kucuk dogduklari zaman anneye hemen gostermiyoruz cunku cok panik oluyor."

    2. sutun gelmemesi sorunsali: sut soyle bir olay, salgilanma olayi icin asil gereken sey gebelik kesesinin patlamasi. yani eger bebek keseyi zaten patlatmis da yola kendisi cikmissa o sut geliyor, sezaryenle ilgili bir sey degil. ha kese patlamadan randevulu doguma girilmisse o zaman hemen gelmiyormus ama birkac gun icinde yine emzirmeye basliyormussun. benim ya da tanidiklarimin basina gelmedi, bu soyledigim yine saglikcilarin soyledigidir.

    3. bebek dogmaya hazir olsa kendisi dogar zaten: bazen oyle olmuyor. 40 haftadan sonra bile dogmakta gozu olmayan bebekler olabiliyor bu bir. ikincisi, her sezaryen randevulu olmuyor ablam. bak mesela bizim kizlar 31. haftada yola kendileri ciktilar, istesen de tutamazdin. üçüncü hadise de annenin durumu. ben hamileyken doktorum hep sunu soyluyordu: "34. haftana kadar biz mudahale etmeyecegiz ama 34'ten sonra cok zorlanabilirsin. takibini cok sıkı yapip sanin ve bebeklerin durumuna gore anlik karar vermemiz gerekebilir."

    ben zayif bir hamileydim, tasimakta ve harekette cok zorlaniyordum, ustune bir de gebelige bagli intrahepatik kolestazim vardi. (bu arada zayifligim kasitli bir sey degildi. bebeklerin organlara baskisi sebebiyle ne yesem fazla geliyordu + haliyle istahim da yoktu + kolestaz sebebiyle zaten bir suru seyi yiyemiyordum.) yani kizlar erken gelmeseydi bile benim oyle 36. haftalara gelmem falan mumkun degildi. 34 bitince direkt sezaryene girerdim muhtemelen. neyse kendileri geldiler.

    4. sonrasi cok zor oluyor, bir hafta kalkamiyorsun, iki haftada kendine gelemiyorsun: bunlar kisiyle, bunyeyle alakali seyler. ben kendi surecimi anlatayim, persembe sabahi dogum yaptim. cuma evdeydim. cumartesi tuvalete kendi basima gidebildim ve banyo yaptim. (yoksa banyoyu pazar mi yaptim? bundan emin degilim.) pazartesi kalkip mutfaga gidip "su bulasiklari duzgun yerlestirin arkadas bunun yeri burasi mi!!!!" diye evdekilere bagiriyordum. oksurme ve kahkaha gibi seylerde yine agrim oluyordu ama evin icinde iyiydim yani. derken gecti zaten, haftasina hicbir seyim kalmadi. su an uzerinden 35 gun gecti, kesi yerindeki sinirler halen yerine gelmis degil ama ben de dogum yapmis gibi degilim zaten.

    gecen hafta kontrole gittigimde doktorum kesiye bakip "iyi, yeri guzel, bikini giyebileceksin" dedi. haha tek derdim oydu zaten dedim :p bunu hakikaten dert etmiyorum, bikiniden gorunecek olsaydi nedir yani allaskina, iki cocuk dogurmussun derdin yilda 3 gun giyecegin bikini midir?

    *
    yani olay bu. normal dogumu tercih etmek ayri bir mesele bize ne kime ne. ama sezaryeni yerin dibine gomen insanlara iki sekilde bakabilirsiniz, ben oyle yapiyorum:

    1. erkekse "erkek" zaten. yahu sana ne adam, bir seyi de bilme allah allah ya. cok mu dogurdun, doguran birilerinin yaninda cok mi durdun, sen bi golge etme yeter.
    2. kadinsa, dogum sancisini, anneligi, bunlarin zorluklarini ve yasadigi magduriyeti asiri yuceltmekle ilgili de cok lafim var ama kalkmam lazim kizlarima gidicem. ozetle bu asiri yuceltme isinde cok sorunlu hatta bazen neredeyse hastalikli bir taraf seziyorum, bana bu sezgiyi veren insanlari hayatimda tutmamaya calisiyorum. sizlere de oneririm.

    butun gebelere saglikli dogumlar dilerim, bir avazda insallah <345
  • sezaryen ameliyatının adını sezar'dan aldığı gibi bir rivayetin varlığı söz konusu olsa da bunlar çoğu rivayetler gibi asılsızdır. sezaryen latince caedere kelimesinden türemiştir ki caedere de 'kesmek' demektir.
  • kadınların arasında bir statü simgesi olarak kullanıldığı olmuştur. normal doğum yapan kadınlar sezaryenle doğuranların doğumu yeterince hissetmediklerini, doğumdan keyif almadıklarını, çocuklarını büyük bir aşkla kucaklamadıklarını sıklıkla iddia eder, biz çatır çatır doğurduk havasına girerler. anne olduktan sonra kadının gerçekten de kadının kurdu olduğunu görmemi sağlayan kavramlardan biridir. her kavram bir başka anneden daha üstün olduğunu hissetmek için kullanılabilir. karşındakinin canını acıtmak pahasına..cennet anaların ayakları altındaysa, bu biraz da analar birbirini ezmeye meraklı olduğu içindir herhalde..
  • karın duvarı ve döl yatağının ön yüzünü keserek yapılan doğum ameliyatı.

    zorla hayata kurban “çıkarma” işlemi.

    ismini bu yolla doğduğu iddia edilen sezar'dan alır, eskiden anne ölürse, çocuğu kurtarmak için yapılırmış, tıp işte, şimdi anneyi ve çocuğu kurtarmak için yapılıyor güya.

    ancuğu dar olan kadınlara sezaryen yapılır dersem abes olur ama inanış budur, lakin olay leğen bölgesiyle ilgilidir dersem ilgi çekmez.
  • cehalet akmis sozluk, bu ne... anlasilan kimse bu sezaryen dogum niye yapiliyor, nasil yapiliyor filan bilmiyor. korlemesine takiliyor millet. tamam ben konunun uzmani degilim ama bunun pek secmece bir sey olmadigini anlamak icin de konunun uzmani olmak gerekmiyor yani.

    ben hamileligimin basindan beri "sezaryenle daha az riskli oluyorsa sezaryenle dogurayim ben" dedim hep cunku benimkiler ikiz. pek de bir sey bilmeden soyledim gerci. bildigim seyler su, benim hamileligim ikiz hamilelik, ikizler %60 filan ihtimalle sezaryenle doguyorlar. bir de bebeklerin pozisyonuna gore vajinal dogum bazen mumkun olmayabiliyor.

    sonucta daha 30 haftalikken, asagida yatan kizim bir tekmede amniyotik torbayi patlatip suyu akitinca, acilen hastaneye kostuk. 24 saat sanciyla kivrandim, pozisyonlari filan da uygundu, ikizlerimi neredeyse vajinal doguruyordum, son anda gobek bagi araya sikisti, kizin kalp atisi dustu vs derken apar topar acil sezaryenle almak zorunda kaldirlar. o kadar ki, kiz kanala girmisti, doktor da bana dedi ki "ilk bebek kanala girmis yani, bundan sonra sezaryen anlamsiz olur, kanaldan yukari cekmemiz gerekir bebegi. sacma. sen vajinal doguruyorsun. ikinci bebege bakacagiz" ben de arkadasimla whatsapp'tan yazisiyorum sanci arasinda, "kizim ikizleri vajinal dogurucam, inanabiliyo musun" filan diyorum.. sonucta sezaryenle aldilar bebekleri.

    yani daha mi az anne oldum? boyle bi onyargi oldugunu da bilmiyordum ha. yok sezaryenle doguran vajinal dogumu becerememismis. 24 saat acisini cektim yav, gece 3'ten ertesi gece 3'e kadar, guler yuzle hem de. erken dogumun korkusuna gerginligine ragmen butun fotograflarda yuzum guluyo, cunku bebeklerimle tanisicam, guveniyorum, saglikli gelecekler, butun monitorler bebekleri tas gibi saglam gosteriyor, ikiz olmak icin kilolari bile tosuncuk. tek yapmam gereken aciyi cekmek, o da hic bir sey degil yani. "aa bu da boyle bir aciymis, bunu da deneyimlemis oldum" filan modundaydim.

    kordon sikisti acilen bebeklerin oradan cikarilmasi gerekti. o yuzden ben basirisiz bir anne mi olmus oldum? hangi asamada sezaryen ya da vajinal dogum benim tercihimdi ki? haftalarca sordum obstetrisyene, "yav bu dogum nasil oluyor, ne ihtimaller var, bir dogum plani konussak mi artik?" aldigim cevap hep "daha cok erken". konusamadik hic birsey, bebekler geliverdi. ama zaten ne konusacakmisiz ki? olan oldu, biz bebeklerin pesinden kostuk yani. butun kararlari bebekler verdi, bize karar verecek bir konu kalmadi ki?

    sezaryen diye bir sey olmasa, cok buyuk ihtimalle kizim yasamayacakti. yasasa da belki dogum sirasinda sikisan kordon yuzunden ciddi saglik problemleri olacak, engelli olacakti.

    ha bu arada epidural da calismadi ben de. 2 kere girdiler omurgadan, nasil bi sinir sistemi varsa, bana misin demedi. apar topar sezaryene alirlarken bile en son kadinin kestigini hissettim ve anestetiste soyledim, adam genel anesteziyi basti. oylece de kacirmis oldum bebeklerimin dogumunu.

    ben genel olarak doktorlarin durduk yere sezaryen yapmaya hevesli olduklarina inanmiyorum. kadinlarin da durduk yere "hadi ben bir ameliyat olayim, en kotu ufak tefek yirtiklarla atlatmak varken ben baya karinimin yarilip acilmasini tercih ediyorum" demesi de sacma.

    annelik vajinadan kafa gecmesiyle de olmuyor. ne kadinlar var, ne kafalar gecmis vajinalarindan, yureginde bir gram anne merhameti yok.

    benim bebeklerim en saglikli sekilde icimden nasil ciktilarsa ciktilar. canimdan can ikisi de. olay aci cekmekse, onu da cektim bol bol, bir cok annenin cektiginden fazla. ama anneligin olcutu aci cekmek de degil, ne aci cekenler var, annelikten nasibini almamis.

    evladina verebildigin sevgiden baska hic bir sey degil anneligin olcutu. sezaryen'i icat edenden de allah razi olsun. bebeginin saglikli olmasindan daha onemli ne olabilir yani? sacma sapan zorlamalarin psikolojik baski olusturmasina izin vermemek lazim.
hesabın var mı? giriş yap