• jane birkin in bu muhteşem eserinin enstrümantal versiyonu, müzik seven herkes tarafından dinlenmeli. parçada en sonda patlayan arabesk hava, en başta ağlayan kemanla çok güzel örtüşüyor. bir insan kemanı o kadar melankolik nasıl çalabilir ya.
    (bkz: arabesque)
  • parcadaki keman kanimca kizin arkasinda biraktigi insandan dokulen goz yaslarini temsil eder.. piyanodaki melodi ise gecmiste yasadiklari anlardan kesitler sunar ve adeta kemanla birlikte kiza "neredesin" ve "neden" sorularini sorar. belki de finaldeki darbuka da bize hayatta hicbirsey icin uzulmeye degmedigini ve gulumseyerek hayata bakmak gerektigini gosteriyodur.. kimbilir...

    kemani konusturan insan icin
    (bkz: djamel benyelles)
  • birhan keskin'in ba'sindan:

    ben seninle uzun bir araf yasadim
    ölümlere gittim geldim diyor.
    sigmam dünya yüzünde bir yere artik.
    nereden geçsem benim degil, kalamam bir yerde.
    o demiyor, ben diyorum. demiyorum, yagmur diyor.
    sana sarilmis kalmis ilk günüm ben. böyle demisim o gün
    bugün öyle diyor.
    o günden bir yagmur çiçegi, önümde duruyor.
    bir davul sesi, bir davulun yillarca titresen sesi,
    düz duvardan düsürmüs beni.
    tutunamamakligim bundan, düsmüsüm, komadan,
    uzun uzun uzamis kollarim. kola benzemiyor.
    yerde yatan, komadaki, duvarda tutunmaktan düsen diyor;
    aglama balim, degmez hiçbir sey senin gözünden akan yasa.
    komadaki diyor;
    ben hala sariliyim beline senin. istanbul n'ey sesi olmustu o gün
    bugün üflüyor... senin yüzün bende,
    senin yüzün bende. hala, diyor.
    vurmali vurmali o sesler içime degiyor.
    bir müzik parçasi çaliyor içeride:
    içimde bir parça; ne kopuyor ne ölüyor.
    gitmek ölüm bana, kalmak haram.
    adini bilmiyordum sonra ögrendim:
    she left home.
  • param olursa klibini çekeceğim şarkılardan bir tanesidir...

    (piyano çalmaya başlar) kamera evin kapısına doğru yaklaşır... kız evden çıkar (keman bu noktada çalmaya başlar) ve çevresine bakınmaya başlar... acaba nereye gitsem ? orası mı burası mı ? heryerin ayrı tehlikesi heryerin ayrı güzelliği vardır... sonunda karar verir ve yürümeye başlar (darbuka bu anda çalmaya başlar fonda)...bu ana kadar karakalem resimler şeklinde ilerleyen klipte yollar renklenir ve karakalem çizim olmaktan çıkıp gerçek bir insana dönüşür... başlar yolculuğa...
  • yagmurda ciplak ayakla yürüyen
    dünyalar güzeli kara bir çingene kadin.
    upuzun saçlari beline degiyor.
    kadin yürüyor yagmur yürüyor onunla birlikte.
    gidişi gri.
    avucunda birsey var belli.
    sıkmış avucunu.
    yumruguyla yürüyor.
    o yürüyor geçmis yeseriyor..
    gelecek yeseriyor o yürüyor.
    çöllerden geçiyor, gecelerden.
    bir irmaga variyor.
    cikariyor elbiselerini..
    irmaga karisiyor.
    oradan ciktiginda,
    upuzun saclari beline degen
    dünyalar güzeli kara bir çingene kadin o....
  • şarkıdaki gibi kadının giderken dinleyenleri de alıp goturduğu, doğu-batı sentezi ürünü enstrümantal parça.
  • (bkz: whos to know)
  • dinleyeni kendisine yapistiran sarki. uzunca bir süre tadini zihinde birakan, umuda dönüsen hüznün melodisi.
hesabın var mı? giriş yap