• boğaziçi kimya'da anlatılan bir surmenaj vakası vardır, arkadas tez / proje sunumu sırasında hocaların karşısında "hocam, ördekler, ördekler.. her yerde ördek var" şeklinde bir duruma girmiş, olayın espri olmadığı anlaşılınca derhal hastaneye kaldırılmıştır.
    biz de çok çalışmaktan kafayı sıyırdığımız zamanlarda "ördek, ördekler" derdik de anlatırdık birbirimize haleti ruhiyemizi..
  • a$iri cali$maktan dolayi kafayi cizmek fiziksel tik/sakarlik sahibi olmak bunyenin agzina vermek i$lemi..
  • - 48 saat hiç uyumamis bir kafayla çalisirken 4 saatte yazilmis bir dokümani açip, üstüne baska bir sey yazmak ve onu kaydedip kapatmaktir.
    - sonra "ulan? nerde eski doküman?" diye bilgisayarda firil firil aranmaktir.
    - sonra onun yerinde yeller estigini anlamak ve oturup 5 saatte yeniden yazmaktir.
    - sonra bilgisayari isirmaktir.
    - sonra elde sigara varken, öbür elle baska sigara yakmaya çalismaktir.
    - sonra o baska sigarayi da ters yakmaktir.
    - sonra sigarayi isirmaktir.
    - sonra arkadasla konusurken "neydi senin adin?" demektir.
    - sonra toplantiya girmek ve durup duruken "ve kafasina odunla vurur!" demektir.
    - sonra toplantidan çikmak ve basin döndügünü fark etmektir.
    - sonra zort diye yere düsmektir.
    - sonra bir süre öyle kalmaktir.
    - sonra kalkmaktir.
    - ilginç bir tecrübedir.
  • bu durumun odtü makina'da yaşandığı rivayet edilen bir örneği vardır ki değinelim:
    olay, zorluğuyla efsane olan bu bölümün bir öğrencisinin başından geçmiştir. çocuk vizeleri kafasına takar, ve deliler gibi çalışır. vize günü gelip çatar, sınav salonunda kağıtlar dağıtılır. çocuk önüne gelen kağıda bakar, bakar. bir anda oturduğu yerden zıplayarak kalkar, diğerlerinin şaşkın bakışları arasında, kollarını havada sallayarak "ben biliyorum bunları! hepsini biliyorum!" biliyorum!" diye bağırmaya başlar.
    sonunda hastaneye kaldırılır.
  • hayret kimse yazmamış bilinen en iyi örneği makine mühendisliği için ajdar'dır.
  • şahsımdaki yansıması unutkanlık olarak ortaya çıkan sorunlar yumağıdır.

    - işyerindeki yıkamacıya araba anahtarının verilmesi, tüm gün ve akşam çalışılması, iş çıkışı odada, bahçede, şirketin bilumum yerlerinde araba anahtarının aranması, tam taksi çağıracakken bekçinin anahtarı getirmesi.

    - otobüse bindikten sonra okula mı, eve mi yoksa işe mi gidileceğinin unutulması. (üniversite yılları)

    - müdürün halletin mi? sorusuna "hangi işi" diye verilen cevapların gün içinde üç adetten fazla olması.

    - markete gidip ihtiyaçların çoğunu almadan geri dönülmesi, akabinde artık alışveriş listesi şeklinde çalışma yöntemi geliştirilmesi velakin bu sefer de listenin evde unutulması.

    - evin kapısına gelindiğinde çantanın arabada unutulduğunun fark edilmesi, arabaya gidilip çantanın alınması ve yukarı çıkılması sonrası bu seferde ev anahtarının arabada unutulduğunun fark edilmesi.

    açık bırakılan lambalar, ödenmeyen faturalar, hatırlanmayan doğum günleri, aranmayan akrabalar....vs

    unutma. unutulanlar, unutanları, asla, unutmazlar...
  • ofiste yoğun geçen bir günün ardından ya da saatlerce ineklenen finallerden önce dikkati yoğunlaştıramamak, sersemlik gibi belirtilerle ortaya çıkan, beynin yorulmasından mutevellid hal. unutmamak gerekir ki beyin vucuda giren oksijenin yarısını ve glikozun da üçte birini tek başına tüketir.derin bir uyku iyi gelir.
  • artiz hastaligi. bir zamanlar her hafta sonunda bi magazinde bi meshurun bayildigini ve surmenaj oldugunu yazardi. adam gibi surmenajsiz bi gazete ya da dergi okuyamazdik. neyse ki cag atladik da artik bizim artizler " ayy deprasyona girdim. "" diyor.
hesabın var mı? giriş yap