tahir

• altay spor kulübü'nün olmazsa olmaz isimlerinden biri. anasını satayım dünyada 6 tane tahir tanıyorum 3'ü altay'da forma giymiş.
  
  "altay spor kulübü" ve "tahir ismi" etle tırnak gibidir, aynı bedende can gibidir, cana can katan kan gibidir...
  
  tahir tahir ise zühre de altay'dır.
  
  bu nedenle; "tahir olmak da ayıp değil altay olmak da, hatta ülkenin en köklü kulüplerinden biri olup sahipsiz kalınca 3. lige düşmek de ayıp değil, bütün iş tahirle altay olabilmek de, yani yürekte..."
• bilinen "köpek tahirdir" hicvinin kaynağı olarak "temiz" anlamını taşıyan kelime. "köpek tahirdir" tamlaması, bu açıdan hem "asıl köpek tahir efendidir" anlamını hem de "hayır efendim, köpek temiz bir hayvandır,rahatsız olmam " anlamını içerir.
  fasılları çok sevilen bir makamın da adıdır aynı zamanda. tahir-buselik makamı olarak bir alt makamı da bulunur
• (arapça) günahsız, günahdan azade.
• neva makamının inici biçimidir. dügah perdesine karar verir. inici olduğu için tiz perdelerden seyre başlayıp önce muhayyer sonra neva perdesine ikincil durak perdeleri alarak kullanır. rast perdesinden peste nadiren iner. tiz perdelerde ise genellikle tiz neva, nadiren de tiz hüseyni kullanabilir. donanımda segah ve evc sesleri vardır. batan gün kana benziyor isimli eser bu makama örnek gösterilebilir.
• yeryüzüne inmiş melektir.
• hüzünlü bir hayat öyküsü de vardır tahir’in.
  
  “tahir...
  onu hiçbir sınıf arkadaşı sevmiyordu. çünkü derslerine asla çalışmayan, tembel ve bön bir çocuktu. özellikle öğretmeni "beni delirtiyorsun" diye hep kızıyordu tahir'e.
  bir gün tahir'in annesi okula geldi. öğretmeni ile görüştü. öğretmen dürüstçe "çocuğunuz ders çalışmayan aptalca şeyler yapan bir çocuk, notları da düşük, hayatımda bunun kadar tembel bir öğrenci görmedim" dedi. annesi çok şaşırdı, tahir'i okuldan aldı ve kayseri'ye taşındılar.
  aradan 25 yıl geçti. öğretmen de kayseri'ye tayin olmuştu. bir gün öğretmen ağır bir kalp krizi geçirdi. bütün doktorlar ameliyat olması gerektiğini söylediler. bu zor bir ameliyattı ve kayseri'de ameliyatı yapabilecek tek bir cerrah vardı.
  öğretmen ameliyat oldu. gözünü açtığında karşısında yakışıklı cerrah ona gülümsüyordu. öğretmen tam teşekkür edecekti ki suratı morarmaya başladı. bir şey söylemek için elini kaldırdı ama söyleyemeden küt diye öldü.
  
  cerrahın tahir çıkacağını sandınız değil mi?
  
  yapmayın, komik olmayın...
  
  doktor şaşırdı. ne olduğunu anlamaya çalışırken bir baktı ki o da ne?
  
  odaları temizleyen tahir, solunum cihazının fişini çekip elektrik süpürgesini takmış.”
• mundarlıktan çıkmış bulunan...
• tahir...
  onu hiçbir sınıf arkadaşı sevmiyordu. çünkü derslerine asla çalışmayan, tembel ve bön bir çocuktu. özellikle öğretmeni "beni delirtiyorsun" diye hep kızıyordu tahir'e.
  bir gün tahir'in annesi okula geldi. öğretmeni ile görüştü. öğretmen dürüstçe "çocuğunuz ders çalışmayan aptalca şeyler yapan bir çocuk, notları da düşük, hayatımda bunun kadar tembel bir öğrenci görmedim" dedi. annesi çok şaşırdı, tahir'i okuldan aldı ve kayseri'ye taşındılar.
  aradan 25 yıl geçti. öğretmen de kayseri'ye tayin olmuştu. bir gün öğretmen ağır bir kalp krizi geçirdi. bütün doktorlar ameliyat olması gerektiğini söylediler. bu zor bir ameliyattı ve kayseri'de ameliyatı yapabilecek tek bir cerrah vardı.
  öğretmen ameliyat oldu. gözünü açtığında karşısında yakışıklı cerrah ona gülümsüyordu. öğretmen tam teşekkür edecekti ki suratı morarmaya başladı. bir şey söylemek için elini kaldırdı ama söyleyemeden küt diye öldü.
  
  cerrahın tahir çıkacağını sandınız değil mi?
  
  yapmayın, komik olmayın..
  
  doktor şaşırdı. ne olduğunu anlamaya çalışırken bir baktı ki o da ne?
  
  odaları temizleyen tahir, solunum cihazının fişini çekip elektrik süpürgesini takmış.
• doğuda taho şeklinde telafuz edilen isim.
• taharet ile aynı kelime kökünden gelir. taharet temizlik demek iken; tahir temiz, necis olmayan anlamına gelir.
  
  (bkz: taharet)
  
  (bkz: mutahhara)