tea party

• bence turkiye'de ki muhafazakarlarin* amerikan versiyonu:
  
  onlar da dinci,
  onlar da yobaz,
  onlar da cahil,
  onlar da erkek egemen,
  onlar da ırkçı,
  onlar da sosyalizm ve sosyal devletten korkuyorlar.
  
  *muhafazakarlik burada ulusalci vs. dinci karsilastirmasindan ziyade, tutucu, baskıcı, kararlarını rasyonellikten uzak dogma ve batıl inanışlara göre veren insanları kapsamıştır.
• the newsroom 1. sezon 10. bölümde will mcavoy'un bu adamlar hakkında söyledikleri bana korkunç bir şekilde tanıdık geldi.
  
  --- spoiler ---
  
  -ideolojik saflık
  -uzlaşmayı zayıflık olarak görmek
  -dini öğeleri düşüncenin temelinde görmek
  -bilimi reddetmek
  -olguları görmezden gelmek
  -yeni bilgi karşısında hevessiz durmak
  -gelişime karşı duyulan korku
  -eğitimi gözünde canavarlaştırmak
  -kadın bedenini kontrol etmeye çalışmak
  -ciddi derecede yabancı düşmanlığı beslemek
  -cemaat mantığı gütmek
  -muhalefete tolerans göstermemek
  
  --- spoiler ---
  
  bana bu mentalite bir yerlerden tıpatıp tanıdık geliyor? programın devamında ''amerikan talibanı'' olarak tanımlanan bu zihniyet coğrafyanın değişikliği farketmeksizin geniş kitlelerce tezahürat görüyor demek.
• a.b.d. menseyli muhafazakar tabanda kendine destek bulmaya baslayan siyasi ve fikri hareket. ne idugu tam belirli degil. bunlarin favori kisisi sarah palin. anlayin artik ne kadar zeki olduklarini.
  
  http://news.yahoo.com/…08/pl_bloomberg/apqraq9cdheu
• bugun kendileri hakkinda super bir tanimla karsilastim: "the people who believe in social darwinism but do not believe in darwin!"
• amerika birleşik devletlerinin son elli yıldaki sosyal, kültürel ve insan haklarına dair bütün kazanımlarını yok etme amacıyla çalışan ırkçı, koyu hıristiyan, saldırgan ruhlu siyasi oluşum. tea particiler, beyaz amerikalıların diğer tüm ırk ve milletlerden uzak yaşadığı, sosyal devletin en ufak bir emaresinin bulunmadığı, şimdikinden daha da saldırgan bir dış politikaya sahip bir abd hayaliyle yanıp tutuşurlar. genellemelerimde eksiklik varsa mazur görün, benim farkında olmadığım çok daha aşırı görüşleri ve gayeleri mutlaka vardır.
• biraz amerikan güresi wwf, biraz white trash, biraz liberteryen al sana tea party. south park yada american dad skeci izliyormusum gibi geliyor, ciddiye alamiyorum ama malesef hepsi gercek.
• abd'nin yeni yükseleni. cumhuriyetçi parti içindeki bu grup daha muhafazakar bir abd isteğiyle ortaya çıktı. sarah palin'in desteğiyle yıldızı parlayan grup yaklaşan ara seçim öncesi yapılan önseçimlerde kendi adaylarının seçilmesiyle iyice gündeme oturdu. ha nolacak demokratlara yarayacak bu durum.
  
  adamlar daha muhafazakar bir ülke istiyor, ne desem bilemedim...
• bağzı denyolara cevaben çok uzun bir yazı yazmıştım. uzun süre yazınca sözlük beni sistemden attığı gibi yazdıklarımı da silmiş. o yüzden daha önce söylediklerimin kaynaklarını veriyorum. merak eden zahmet etsin okusun.
  
  tea party ve para babaları arasındaki bağlantılar:
  http://finance.yahoo.com/…ration-gop-004200665.html
  http://www.inquisitr.com/…r-tea-party-frankenstein/
  http://www.huffingtonpost.com/…arty-_b_2663125.html
  http://mediamatters.org/…omotes-tea-party-ex/172160
  http://www.nytimes.com/…29/opinion/29rich.html?_r=0
  
  bunların bütçe kesintisi yapmak isteyip neden kırpacaklarını bilememeleri ile ilgili
  http://www.businessinsider.com/…ts-ted-yoho-2013-10
  http://www.businessinsider.com/…13-10#ixzz2hvbrkxxx
  
  2008 abd bankacılık krizi sırasında bankaların kurtarılmasını nancy pelosi ve demokratlar istemiş. güleyim bari. parayı isteyen hükümet cumhuriyetçi george w bush hükümeti.
  
  büyük şirketler ve yöneticileri demokrattır çünkü demokratlar her daim vergileri yükseleterek ve piyasayı regüle ederek sürekli olarak büyük şirketleri ve sahiplerini korur demek cehaletin daniskasıdır. güldürmeyin adamı. büyük şirketler ve yöneticileri her türlü düzenlemenin, denetiminin, vergi arttırımının karşısındadır. çünkü yüksek vergiler şirketlerin gelirlerini ve karlarını düşürür. karı düşen şirketin hisse senedi fiyatı nispeten daha az artar ya da düşer. buna bağlı olarak yöneticilerin maaşı ya da ikramiyesi düşer ya da işlerini kaybederler. şirketler devlet denetimi istemezler. şirketler, devletin kısıtlamaları nedeniyle kafalarına göre takılıp birbirlerini ya da vatandaşı sikmelerini engellemesini istemezler. en son dodd-frank bankacılık yasasının içini boşalttılardı böyle.
  
  http://www.thenation.com/…treet-defanged-dodd-frank
  www.usatoday.com/story/opinion/2013/07/22/dodd-frank-wall-street-reform-economy-column/2572929/
  
  desteksiz, mal mal konuşup adamın asabını bozmayın.
• vay anam vay. adam hem 2008 abd bankacılık krizi'ni çözmüş hem amerikan toplumunu. hayran olmamak elde değil. bana çok zaman zaman kazandırdı. bu sayede bankacılık krizi sırasında büyük bankaların defterleri zehirli varlık denilen batık kredilerle dolu olduğunu, bu türev enstrümanların karışık yapısı yüzünden kimin batık kredisi kimin kucağında bilinemediği için bankaların birbirlerine borç vermeyi durduruklarını, birbirlerine borç vermedikleri için başka mali kuruluşlara, iş yerlerine ve gerçek kişilere de borç vermeyi kestiklerini, kredi piyasasının donduğunu, bu zehirli varlıklar bankaların kucağından alınmasaydı birkaç hafta içinde geçerli olan ekonomik düzenin tamamen yıkılacağını ve kaos ortamı oluşacağını, zamanın amerikan hükümeti'nin hazine bakanı hank paulson önderliğinde devletin bu zehirli varlıkları bankalardan satın alıp bankaların öncelikle birbirlerine daha sonra da ekonomideki diğer oyunculara kredi vermesini sağlayarak kilitlenen ekonominin çarklarını tekrar döndürmeye çalıştığını, bunu yapabilmek içinde kongredeki temsilciler meclisi ve senato'daki vekillere ve grup başkanlarına "bize bu varlıkları satın alma yetkisini acilen vermezseniz bildiğiniz anlamda serbest piyasa ekonomisi birkaç haftada çökecek" diyerek tehdit ettiğini, bu zehirli varlıkları bu sayede bankalardan devletin sırtına alabildiklerini ve maalesef bundan başka da pek bir seçenek olmadığını anlatmama gerek kalmadı. hem temsilciler meclisi'nde hem de senato'da demokratların çoğunlukta olduğu bir zamanda geçti yasa. demokratların yerinde bostan korkuluğu olsa o yasa yine, pek bir şey değiştirilmeden yine geçecekti. üstelik bu bankaları kurtarma yasası ilk teklif edildiğinde cumhuriyetçi parti vekillerinin desteğiyle geçecekti. ne oldu? nancy pelosi içerik olarak haklı, zamanlama olarak yanlış biçimde "bütün bunlar george w bush hükümetinin ve cumhuriyetçi parti'nin deregülasyoncu yaklaşımı yüzünden başımıza geldi" dedi. kalpleri kırılan cumhuriyetçi vekiller hayır oyu verdiler.
  
  http://www.huffingtonpost.com/…nnocuo_n_130310.html
  
  ağlak john (boehner) bile demiş ki "biz de rey verecektik ama pelosi anamıza bacımıza küfür etti"
  
  "...house republican leader john boehner said, "i do believe that we could have gotten there today, had it not been for this partisan speech that the speaker gave on the floor of the house. i mean, we were -- we put everything we had into getting the votes to get there today, but the speaker had to give a partisan voice that poisoned our conference..."
  
  sonra ne oldu hatırlayalım. new york borsası dow jones endeksi 700 küsür puan düştü. bütün bu cumhuriyetçi parti vekillerine para veren bankalar ve şirketler "napıyorsunuz ulan? koskoca meclis kalp kırıklığı yüzünden dünyayı yakar mı?" diyerek bozuk atınca ateşle oynadıklarını farkedip sikke sikke evet oyu verdiler takip eden bankaları kurtarma yasasına.
  
  http://dyn.politico.com/…18fe-70b2-a8d3efc93b516d85
  
  bu konuya açıklığa kavuşturduğumuzu düşünüyorum. geçelim sıradaki güzellemeye. vatandaş diyor ki "şirketler vergilendirmeyi destekler". hangi şirketler la o şirketler? çocuğa anlatır gibi anlattık ama basmamış kafa. küçük-büyük, genç-yaşlı hemen hemen hiç bir şirket kendisinden daha fazla vergi alınmasını desteklemez. aynen sizin çay partisindeki hıyarlar gibi. onlar neden hükümete daha fazla para vermek istemiyorlarsa şirketler de aynı sebepten daha fazla para vermek istemiyorlar. dahasını da anlattık. günümüzdeki şirketlerin yapıları bu vergi oranı arttırımlarına karşı. daha fazla vergi, daha düşük şirket geliri ve kar demek. daha düşük kar, daha düşük hisse senedi fiyatı ve üst yönetimin ve alt kadroların tamamı için daha düşük ikramiye (bkz: bonus) demek. olayın mantığını anlattığımız gibi örneklerini de verip gösterelip şirketler kaç farklı yerde herhangi bir ürünlerinin satışında ya da doğrudan kendi gelirlerine yönelik vergilere karşı çıkmışlar.
  
  haber başlığı: liquor lobby fights off tax increases on alcohol
  haberin bağlantısı: http://www.pewstates.org/…es-on-alcohol-85899509309
  özet geç: "the national institute on money in state politics, which tracks political contributions and lobbying in the states, reported that the liquor industry spent nearly $16 million on state political candidates in 2012, across all states except wyoming. while there’s not necessarily a straight line from donations to the quashing of liquor taxes, it shows the industry is active in state politics."
  
  haber başlığı: ceos flock to washington to lobby against medical device tax
  haberin bağlantısı: http://www.aptivsolutions.com/…-medical-device-tax/
  özet geç: the medical device industry is up in arms about the medical device tax that was included as part of the affordable care act, a piece of legislation that looks like it will proceed unchallenged given the recent electoral victory of its primary champion, president barack obama. the measure, which will go into effect january 1, 2013, will impose a 2.3 percent tax on all medical device sales – a move that will contribute significantly to the new, roughly $2.5 billion tax burden facing the industry, according to advamed.
  
  haber başlığı: bottled green-tea makers lobby against excise tax
  haberin bağlantısı: http://www.nationmultimedia.com/…-tax-30218161.html
  özet geç: ready-to-drink green-tea beverage makers yesterday urged the government to reconsider the imposition of an excise tax on ready-to-drink green tea, saying it would hurt both the green-tea beverage industry and farmers.
  
  haber başlığı: tech execs lobby against foreign tax changes
  haberin bağlantısı: http://www.zdnet.com/…or-more-foreign-workers/14404
  özet geç: executives from intel, amd and other tech companies were in washington today, lobbying against policy changes related to taxes on overseas profits...executives, including intel chairman craig barrett and amd chairman hector ruiz, said higher taxes will cost jobs and decrease competitiveness.
  
  haber başlığı: oil, gas lobby shell out big money to defeat ohio tax
  haberin bağlantısı: http://news.cincinnati.com/…7170022/?nclick_check=1
  özet geç: the industry’s presence is about more than money. as ohio became a bigger player in oil and gas, industry lobbyists flocked to the statehouse and began pushing an agenda of less regulation and low taxes.
  
  haber başlığı: post analysis of dow 30 firms shows declining tax burden as a share of profits
  haberin bağlantısı: http://www.washingtonpost.com/…46c2cde3d_story.html
  özet geç: the country needs to “make our tax system more competitive and .?.?. reduce the corporate tax rate,” p&g said in a statement ahead of the meeting.
  
  haber başlığı: life insurance industry to rally in washington against higher taxes
  haberin bağlantısı: http://thehill.com/…-to-rally-in-washington-against
  özet geç: hundreds of insurance advisers are headed to washington next week, as the industry tries to warn lawmakers not to touch preferential tax incentives for life insurance.
  
  şirketlerin her türlü vergiye olan karşıtlıklarına bu kadar örneğin yeterli olması lazım.
  
  arkadaş amerikan toplumunu çözmüş. yani hiç bir amerikalının bir işe "batarsam devlet beni kurtarsın" girerek başlamayacağını bilir. en başta da sağ cenahtaki insanların. adamda öyle bir mantık yok. orası amerika; başarılı olursan meyvesini tek başına yersin. batarsan da kendi sıçtığın boku kendin temizlersin. herkes yaptıklarının sorumluluğunu almanı bekler. "ben şirket kurayım, batarsam devlet benim batırdığım şirketi satın alsın ya da borçlarını ödesin" dersen amerikalı'ya güler sana adam. dövlet bize bahmıyir diye bir mantık yok. çünkü dövletin sana bahmak gibi bir görevi yok. bize kültegin'den kalan bir oryantal anlayış dövletin vatandaşa bakması. sazanlama diye amerikan hükümetinin fakirlere ve işsizlere bir miktar yardımcı olduğunu da söyleyeyim. o da dövletin vatandaşa bakma görevi addettiğinden değil aç kalıp sağa sola sarma, suç işleme diye.
  
  toparlayalım. tea party tayfası "devlet bana şu, şu, şu hizmetleri sağlasın. bunlar için de x miktardan fazla para vermem" diyen bir grup. bunların istedikleri hizmetlerin masrafları (sayılar tamamen sallamadır. örnek olması, fikir vermesi için söylüyorum) 10 dolara geliyor, bunların ödedikleri vergilerin toplamı 6.5 lira ediyor. aradaki farkı da verimliliği yüksekten alçağa değişen birçok hükümet programını sonlandırarak kapatmak istiyorlar. ama bunların sonlandırdıkları programlar açıktan ancak 1.25 dolar kapatıyor. "başka neyi keselim?" diye sorunca dut yemiş bülbül gibi bakıyorlar.
• amerikan akil duzeyinin dibi kabul edilen simdiki fox kanalinin bir numarali canavari glenn beck ve bill o'reilly tarafindan pohpohlanan, obama'nin sosyalizm getirmekte oldugunu ve durdurulmasi gerektigini haykirdigi bir bucuk sene boyunca tek bir kez sosyalizm tanimi yapmamis, temelde sadece irkci ve aptal ama zengin 'hareket'...