• fason tesktil üretimi hiç bir ülkenin stratejik üretim sektörü olamaz. emek yoğun bir sektör olduğu için olabildiğince nankördür.

    tekstil sektörünün yavaş yavaş türkiye'yi terk ettiğini görüyoruz. eni konu bir gün tamamen terk edecek. ama o vakte kadar faydalanmalıyız. tekstil sektörü ucuz işgücü ister. öte yandan bizim tekstil fabrikalarının çoğunun bulunduğu ülkenin batısı emek ücretleri bazında artık tekstil sektörünün menzilinden çıkmaya başladı. öte yandan doğuda ise işsizlikten kıvranan büyük bir kitle var. talep batıda, arz doğuda olduğu için hali ile, türkiye'nin batısındaki tekstil firmaları aynı zamanda ülkenin demografik yapısını bozan bir etken haline geldiler.

    yapılması gereken, çukurova'nın kuzey doğusunu tekstil işletmeleri için cazip hale getirmek. işgücü zaten hazır, hammadde dersen orada, geriye tek eksik elektrik kalıyor. bölge çevresinde tekstil işletmelerine ucuz ve düzenli elektrik sağlanırsa hem yurt dışına kaçmaya başlayan sektörü yurt içinde tutarız hem doğunun kalkınma hamlesini başlatırız hem de ülkenin demografik yapısının bozulması sonucu yoğun göç alan büyük şehirlerdeki artan suç oranlarını ve diğer sosyal sorunları azaltmış oluruz.
  • tekstil isinde calistiktan sonra her turlu is yavas ve yavan gelir . tekstil terimlerimden biri de
    " bu mallar dune yetisecek "dir

    (bkz: tekstil terimleri)
  • sektör olarak türkiye'de uzunca bir süredir dolar makamında devlet buna bir şey yapması lazım adlı eseri seslendirmektedir.
  • icine girildi mi butun hayatinizin icine bir virus gibi yayilan ,zaman, mesai , ozel hayat gibi kavramlari beyninizden silen , 24 saat bir kosusturma icinde oldugunuz en stresli mesleklerden biridir. devamli zamanla yarisir bir konumdasinizdir.tekstil isi birazda atari gibidir . ugrastikca hipnoz olmus bir sekilde devam edersiniz.

    iyi bir tekstilci olmak istiyorsaniz su 3 soruyu kullanmayi ogrenmelisiniz.

    bu mallar cok acil en erken ne zaman yukleyebilirsiniz? (bkz: termin)
    cok pahali fiyati birazdaha asagi cekemez misniz ? (bkz: pazarlik)
    bu kalitede olmaz daha iyi bir kalite bulunamaz mi? (bkz: kalite)(bkz: arastirma)

    muhtesem bir imalatci ve imalat olmayacagini bilmek gerekir.

    tamamen zincirleme ilerleyen bir istir. halkalarin birinde olan bir yanlislik butun bir isi oldurebilir. basindan sonuna kadar hic bitmeyen bir kontrol islemektedir.
    daha cok bir kopya isidir.mevcut yapilan bir urun uzerinde herkesin kendi basina yaptigi bir kac degisiklikle piyasa surulur.

    tekstil isin de calisan kisiler belli bir zaman sonra tum terimleri ,cumleleri tekstille alakali olup disarida gordugu herseyi yormaya baslar ..algida secicilik psikolojisi bazen hat safhaya gelir.(bkz: hemcinsinin poposuna bakan kiz)
    herseye ragmen eglenceli bir dunyadir.
  • "oha, paraya bak, ne iş yapiyor bunlar?" sorusunun bir cevabi... kaçakçı değil, diğeri...
  • sizi endüstri mühendisi olduğunuz için işe alıp sonradan sizden mühendislik hesabı istemiyoruz ki! diye laf sokan yöneticilerin bulunduğu sektör. alternatif olarak hiçbirşey istememeleri de mümkün.
  • türkiye'deki en rekabetçi ve en stresli sektör olabilir. etik, ahlak kavramı pek tanımaz. akrabaya iş yaptırmak meşhurdur, ikili ilişkiler ticarete doğrudan etki eder.

    avanta, bal tutan parmağını yalar sözleri bu piyasanın ana fikridir.

    devlet desteği çok azdır. inşaat, enerji gibi sektörler kollanırken tekstil sektörü kendi başının çaresine bakmak zorundadır.

    yeri gelir yıllarca emek verip istihdam sağlamanız bir şey ifade etmez, bir instagram sayfasına karşı tek üstünlüğünüz ödediğiniz vergi tutarı olur. devlet üretimi desteklemek yerine üreticiyi vergiye boğmaya yemin etmiştir. imalat çalışanları çok zor şartlarda çalışır.

    herkes her şeyi bilir, her şey hakkında konuşur.
  • fazlaca zehirli ve kirli bir sektör.

    1 metrekare pamuklu kumaş elde etmek için 11 litre suyun bir daha kullanılmamak için yok edilmesi, doğadan.
  • tekstil sektörünü markalaşma ve katma değeri yüksek ürünler kurtaracakmış. ne diyecek de umutla dolucaz diye ağzına baktığımız kalantorlardan biri de şu kelamı etmese keşke artık. bu lafı duydukça anti klişe timinin ssk+prim le çalışan bir üyesi olmak geliyo içimden. zaten mezun olunca iş de bulamayacakmışım, öyle diyorlar, tekstil bitmiş artık türkiye'de. bir kısım da hala hayalci, annem mesela, tekstil hiç ölmeyecek sektörlerden biri diyor, insanlar giyinmekten hiç vazgeçmezmiş. vazgeçmez anne ama biz mi üreticez o giydiklerini üzerindeki made in ne bir bak diyemiyorum. tekstilin lanetinden kurtulmak için bari işletme yüksek lisansı yapayım diyorum üds ye giriyorum. yüksek lisans yapmak için önce ingilizce bildiğimi kanıtlamam gerekiyormuş. ama sonra öğreniyorum ki sosyal bilimler testi çözmem gerekiyormuş üds'de işletme yüksek lisansına başvurmak için, ben fen bilimlerinden girmişim sınava. gene kurtulamıyorum tekstilden. birinci sınıfın final dönemi okulun bahçesinde doğan kedi torun torba sahibi oldu, bense hala kumaş diyorum, iplik diyorum, pastal diyorum, sen ne olcan tasarımcı mı sorusuna maruz kalıyorum. çok yoruluyorum dikiş çeşitlerini öğrenmek üzere notlarımı açıyorum. ne gereksiz.
  • insanoğlunun hayata olan ilk yolculuğunda, doğumunda, ana sütünden önce ilk ihtiyaç duyduğu; aynı şekilde hayattan son yolculuğunda, ölümünde, son ihtiyaç duyduğu sektör.

    (bkz: kundak)
    (bkz: kefen)
hesabın var mı? giriş yap