• kuhn'a göre bilimsel süreçte normal dönemler ve devrimsel dönemler vardır. normal dönemlerde ilerlemeler birikme yoluyla sağlanır. devrimsel dönemlerde ise, paradigma tamamen değiştirilir. mesela newton fiziğinden einstein fiziğine geçiş dönemi böyledir.

    paradigma kayması anomaliler vasıtasıyla olur. bir teoride, teoriye uymayan terslikler, anomaliler olduğunu gördüğümüzde, önceleri bunu teori içinde açıklarız, ad hoc önermelerle. teori içinde tutarlı açıklamalar yaparız. sonra anomali tekrarlar, farklı anomaliler çıkar. eğer o sırada halihazırda yeni bir paradigma "varsa", ve onda anomalilerin çözümünü görürsek, "lan yoksa??" diye düşünürüz, paradigma kayması yaşarız ve alternatif paradigmayı kabul ederiz. bu uzun bir süre içinde olmaz. anomalileri fark etme sürecimiz uzun olabilir ama paradigma kayması kısacık bir zamanda oluverir. din değiştirmek böyledir mesela.

    kuhn, bilimsel yöntemde ihtiyaç duyulan, teoriden bağımsız salt deneyin, objektif gözlemin imkansız olduğunu savunur. ona göre bilimadamı bir paradigmaya bağlı görüşlere sahip olduğu sürece (ki her zaman belli bir paradigma ile bakılır), gözlemleri o paradigma içinde yapacaktır. hem, daha önceden edindiği düşünceleri ve yargıları da gözleminde yardımcı bilgi olarak kullanacaktır. daha önceden vardığı yargılardan yardım alacaktır. bu yüzden gözlemlediği olay ya da olgu, kendisinden tamamen bağımsız olamaz hiçbir zaman.

    yine bilimsel yöntemde doğrulama (bkz: verification) yaparken kullanılan tümdengelim yönteminde, bir paradigma içinde tutarlı ve makul sayılacak sonuçlara vardığımız için, bu evrensel değildir. standart doğrulama ilkeleri yoktur, der kuhn.tümdengeldiğimiz ve tümevardığımız şeyler evrensel değildir, der.
    velhasıl, kuhn, pozitivistlerin ve modern düşünürlerin dayandığı temellerin sağlam ayak olmadığını savunan ve ilkelerini çürüten bir düşünürdür.
  • modern bilim teorisini alt üst eden, post-modern bilim teorisinin mihenk taşı sayılan the structure of scientific revolutions isimli kitabın yazarı olan şahsiyet. modern yaklaşıma sıkı sıkı bağlanmış olan bilim adamlarınca ölümüne eleştirilimiştir. ana avrat düz gidilmiştir kendisine.
  • paradigma kelimesini dillere dolayan zat.
  • efendim, kuhn nam muhteremin tespitine göre bilim tarihi şu örüntüyü seyretmiştir, seyretmektedir, seyredecektir:

    mûtabakat öncesi bilim* => muntazam bilim(1)* => buhran* => olağandışı bilim* => devrim* => muntazam bilim(2) => buhran(2).......
  • kanımca kuhn, popper’ın aksine, tek bir ilkeden keskin çıkarımlar türetmiyor, ortaya bütüncül bir yaklaşım koyuyor. ancak paradigmalar bütünün ne olduğu net biçimde belirtilmemiştir. bu sebeple bilim ile bilim-olmayan arasındaki sınır çizgisi giderek incelmiştir. oysa buraya kalın bir çizgi çizmek gerekiyor.
  • ----------------
    kuhn'un şeması birçok bakımdan eleştiriye açıktır. kısaca iki sorunu tartışmak istiyorum. birincisi, anormalliklerin nasıl doğduğuna ve bir kez doğduklarında nasıl olup da krize neden olduklarına dair bir açıklama yoktur. bu eleştiriler, önemli ve önemsiz anormallikler arasında ayrım yaparak karşılanabilir. örneğin, yıllardır merkür'ün yörüngesinin newton'ın hesaplarına uymadığı bilinmektedir, ama yine de bu, newton sisteminin gündelik bağlamda kullanımını etkilemeyen bir anormallik olduğu için önemsizdir. eğer örneğin, köprü yapımında bazı anormallikler oluşsaydı, bunlar kuşkusuz hayli önemli anormallikler olurdu. böylece newton paradigması, günlük uygulamaya yönelik bir sorunun bu sistemi kullanarak çözülemeyeceği ortaya çıkana kadar tatmin edici ve sağlam kalacaktır. ikincisi, kuhn tarafından hiçbir zaman tatminkar bir şekilde yanıtlanamayan, yeni bir paradigmanın nasıl kabul edileceği sorusudur. kuhn, kabulün mantıkla olmadığını, bir inanç sıçraması oluştuğunu söylemektedir. bununla birlikte soru, bu inanç sıçramasının neye dayandırılacağıdır. kuhn'un analizinin altında yatan, hiçbir zaman açıkça incelenmemiş olan bir yönlendirici güçtür. bu yönlendirici güç, doğal çevrenin denetim ve yönetiminin erdemlerine karşı duyulan temel bir inancı ifade eder. inanç sıçraması, göründüğü kadarıyla, yeni sistemin, doğanın bazı unsurları üzerindeki denetim ve yönetimin genişletilmesine izin vereceği inancına dayanır. ama doğanın hangi unsuru? herhalde bu yine doğanın, tarihte belli bir noktada gündelik hayatın gündelik faaliyetleri açısından önemli bir unsuru olacaktır. bu iki durumun da ortaya çıkarttığı gibi, kuhn'un eleştirilmesinin asıl nedeni, bilimsel bilgiyi maddi temelinden ayırmasıdır. kuhn bilimsel gelişmenin idealist açıklamasını sunar, ama bilimsel düşüncenin temelde maddi faaliyetlere bağlı olduğu açıktır.
    -----------------
    david harvey, sosyal adalet ve şehir, s.115-116.
  • yabanci dil edinimi surecinde ogretmenlerin de birer bilim adami olduklarini iddia etmis, tum diger bilimlerde bulunan "dogru sorulari sorma, parcalari kesfetme ve sonra da o parcalari dogru yere koyma" misyonunun dil ogreticilerinde de bulunmasi gerekliligini savunmustur. yabanci* veya ikinci* dili ogreten kisi gozunu acip karsisindaki resimde ne varsa hepsini gorebilmeli, hedef dile ulasmak icin bu surecteki tum boyutlari hesaba katarak ilerlemelidir.

    "normal science as a process of puzzle solving in which part of the task of the scientist, in this case the teacher, is to discover the pieces and then to fit the pieces together. some of the pieces of the language learning puzzle have become well established. others are not yet discovered, and the careful defining of questions will lead to finding those pieces. we can then undertake the task of fitting the pieces together into a paradigm - an interlocking design, a theory of second language acquisiton."
  • (bkz: karl popper)
    (bkz: imre lakatos)
  • zeki bir adamdır kendisi. harvard'da başlar kariyerine. lisans, yüksek lisans, doktora derken burada istenmediğini, mutlu olmadığını fark eder ve basar istifasını. berkeley'e geçer. burada ses getirecek yapıtı the structure of scientific revolutions'u tamamlar. yine bozuşur yönetimle kürsü meselesi yüzünden. princeton'a geçer. buradaki derslerinden sonra mit bir sonraki durağı olur.

    bu kadar okulu tek bir solukta sıralayıp da adamın zekası üzerine değerlendirmede bulundum ya bir an bilincimi sorguladım. bana mı kaldı? class dismissed!
  • aslinda bilimde ilerleyemeyecegimizi soylemez, bilimde ayni paradigma icinde elde edilen yeni bilgilerle bir ilerleme olamayacagini vurgular. bir paradigma diger bir paradigmadan problem, anomali vs cozmekte daha ustun olabilir. bu yuzden paradigma kaymasinin getirdigi yeni bir paradigma digerinden daha fazla soruya yanit veriyorsa, paradigma kayisi bilimde bir ilerleyistir der saniyorum.

    ama tum paradigmalar ancak kendi icinde dogru veya yanlis olabileceginden, birinin digerinden ustun oldugunu soyleyemeyiz. burasi o yuzden problemli. burda relativistik bir acidan, pragmatik bir aciya kaymak gerekiyor. problem cozmek yani. cozdu cozdu, cozemedi cope atildi.
hesabın var mı? giriş yap