• erkek sanatçıların "neden benim olmadın?", bayan sanatçıların ise "niye beni sikip kaçtın?" serzenişlerinden ibarettir. güzel şarkılar yapabilen azınlığı tenzih ederim.
  • onno tunç' un ölümüyle beraber ölmüştür.
  • eski sevgililere bela okumak amacıyla ortaya çıkmış müzik türü.
  • son 5-10 yıldan beri fena durumda. bütün melodiler, düzenlemeler birbirine benziyor. bu yüzden "fark yaratsın" diye şarkı sözlerine abanılıyor. besteciler iyi müzikten çok, dikkat çekici şarkı sözü yazmak niyetinde. çok kötü bir müziğin üzerine acayip sözler yazılınca tutuveriyor şarkı.

    birkaç örnek: la fontain, kasaba, kendine müslüman, evli mutlu çocuklu, poşet, mimar sinan ...daha da gidiyor. dediğim gibi millet çarpıcı sözler peşinde ama şarkı sözlerinde de bir kalite yok. satır doldurmak için yapılan zorlama kafiyeler artık mide bulandırıyor. (seni seveceğim sadem, var mı buna müsaaden ya da unutmam kokunu burcu burcu, sen gel olayım taburcu...)

    müzikalitede nasıl farklılık yaratırım diyen yok. hala majör şarkı yazılmıyor. düzenlemede elektronik sesler had safhada. acayip ritm ve sample oyunları dinleyicinin kulaklarını rahatsız ediyor. özellikle şarkıların ilk saniyeleri milletin dikkatini çekmek için abartılı yapılıyor. ama sonra yine bildik tanıdık melodiler. üç beş nota üstünde dönüyor bütün şarkılar.

    kısacası, enteresan sözler bulacağım diye yırtınmayıp müziğin çıtasını yükseltmek gerekiyor.
    ama ne yazık ki farklı-kaliteli işler yapan şarkıcılar ise anında aforoz ediliyor.

    belki pop müziği fazla abartmış olabilirim ama eski şarkıları dinleyince insanın "vay be" dememesi mümkün değil.
  • nereden nereye dediğimiz müzik türü.

    geçen gün bir arkadaşımın twitter’da 90’lı yılların türkçe pop parçalarının güzelliğinden dem vurduğu bir tweet’ini okumamla beraber birkaç gündür gaza gelip 90’lar arşivimi dinlemeye başladım. günümüzle kıyasladığımda müzikal anlamda ciddi bir değişim olacağını bekliyordum zaten teknolojiye de bağlı olarak ama, lyrical anlamda gördüğüm değişim beni cidden şaşırttı. biz neleri dinlerken neleri dinleyecek hale gelmişiz. bu konuda birkaç örnek vermeden geçmeyeyim;

    en büyük değişim hepimizin gözü önünde serdar ortaç’ta gerçekleşti;

    kara biberim,
    vur kadehlere
    hadi içelim
    içelim her gece

    zevk-i sefa
    oldu gönlüme
    hadi içelim
    acıların yerine

    zamanında böyle demiş kendisi. ki eğlenceli bi serdar şarkısı olmasına rağmen sözleri tutarlıdır bu şarkının.al bu da slow'u

    yaz yağmuru, düşer durur yüreğime
    bir küçük aşk, yeter benim hasretime
    sende benim yağmurum ol
    damla damla yağ gönlüme

    diyen adam, sonradan öyle bir tutarsızlaştı ve saçmalamaya başladı ki şöyle sözler yazmaya başladı; (ki bu yazdığım 2008 yazının en çok çalan parçasıdır)

    hayat,
    beni neden yoruyosun,
    madem çok günah,
    oyunu sen bozuyosun.
    sebebi çok.

    kardeşim sen ne diyosun? ne günah ne oyunu ne sebebi yahu?

    —————

    2 numaralı örnekteki karşılaştırma bir sanatçı ve onun eski bir vokalisti arasında geçiyor. çırak ustasından hiçbir şey mi öğrenemez onu göreceğiz.

    ustası böyle demişti zamanında;

    yanlış zaman
    yanlış insan
    tutunmak imkansız
    bıktım yamalı sevdalardan

    yanlış bahar
    kış güneşi
    yoruldum her bulduğumda
    kaybetmekten seni
    kıyamete kadar
    kapattım kalbimi

    azar coşar deli gönül
    bu gözler ah neler görür
    hasret bana göre değil
    özlemin içimde
    yine seni büyütür.

    (ki bence bu şarkı türk popunun zirvesidir. gerek şarkı bazında gerekse bulunduğu albüm olarak.)

    çırağı ise bu yaz bir şarkı çıkarmış böyle diyor.

    dokunmayin tuz basmayin yarasina
    sevmeyeni hadi birakin dogasina
    hayat sana güzel ama asil soru
    gönül razi mi yarim ekmek arasina

    ben de haspinallah diyorum. asıl soru ekmek arasına razı olup olmamakmış vay be.

    bunları düşünürken dedim türk pop müziği nasıl bu hale geldi diye ve araştırdım, sonunda bu başlangıcın ilk kıvılcımının ne olduğunu buldum.işte o şarkı;

    aboneyim abone
    biletleri cebimde
    ballı lokma tatlısı
    aman haydi hayırlısı

    evet galiba türk pop müziğinde saçmalama devri 1991 yılında yonca evcimik’in muhteşem single’ları abone ve 8.15 vapuru ve bandıra bandıra’yı barındıran bu albümle başladı. daha sonra 1994’te tarkan ve sonrasında musti,kenan,levent,burak,sertab vs. işi biraz toparlamayı başarsalar da bunların askere gitme veya yurtdışına kaçma çağının gelmesi ve sertabın şarkı yapmak yerine milletle sevgili kavgalarına girişmesi sonrası ortaya çıkan bi kısım gubudik sanatçılar piyasayı alt üst etti. 1990’lar bitip 2000’lere girdiğimizde bile hafif esintiler vardı 90’lardan aslında. 2003’te sertab eurovision’u kazandığında hala 90’ların sertabıydı, yolda birini çevirip güzel bir şarkısını sorsan 90’lı yıllardan bir parçasını söylerdi muhtemelen(o da aşk veya zor kadın’dan biri olurdu kesin.) neyse 90’lar bitti ve 2000ler geldi.

    son 10 yıla baktığımızda ise gördüğümüz tablo şu şekilde oldu;

    * serdar ne yazdığını bilmiyor.
    * hande ne yaptığını bilmiyor.
    * demet 10 senedir ibrahim kutluay’a şarkı yazıyor.(ama tutuyo ne hikmetse)
    * burak komple tiki olmuştu en son.
    * kenan’ı ozan biraz kurtardı gibi.
    * rock müzik piyasayı ele geçirdi.(gripin,emre aydın,manga vs.)
    * yonca kartladı.
    * mustafa hala göğüslerini ovuşturarak dans ettiği için baymaya başladı.
    * tarkan 1994’te katıldığı cem özer show’da her sabah namaz kıldığını beyan etmişti. 2010’da artık kokain içtiğini beyan ediyor.
    * mirkelam’ın müziği gitti favorileri kaldı. (keşke hala koşsa :))
    * izel cilt kanseri oldu olacak, çelik bitti sayılır, ercan gazete yazarı(!) ve popstar jürisi oldu.
    * sezen pop’u bıraktı söz yazıyor.
    * sertab idare eder ama tek tük çıkarıyor artık.
    * soner devlerin aşkı dedi bastı gitti.
    * rafet işleri yusuf diye birine devretti (macera dolu amerika gibi bir klasik’e imza attıktan sonra tabiki:)
    * mfö zaten 40 senedir bozulmadı.
    * kerim allah rahmet eylesin.
    * grup vitamin de bitti.çok severdik ama eskidi bu turkish kovboylar da.
    * levent’e noldu ben de bilmiyorum.
    * ajda hala gerdiriyor, deniz kokocu, ali güven yolcu.

    neyse çok uzun oldu. diyeceğim şu ki, eğer ben 1994 yazını o zamanlar çocuk yaşta olmama rağmen hala hatırlıyorsam, ve biz zamanında kış güneşi,unutmamalı,gül döktüm yollarına,dön bebeğim,hepsi senin mi?,biz nereye ve gitme‘yi tek bir albümde(işte 94 yazını hatrlama sebebim budur “aacayipsin albümü”) dinlemişsek niye artık böyle albümler çıkmıyor? bizim pop müziğimiz ne ara bu hale geldi yahu?

    vay anam vay. nereden nereye.

    yazının üstüne aşağıdaki linkteki klibi izlemenizi tavsiye ediyorum. ne dediğim daha çok anlaşılacaktır eminim.

    http://tinyurl.com/33ycfsk

    not:gerek samimi bi hava katsın gerekse kim olduklarını hatırlayıp hatırlamadığınızı görmeniz için sanatçılardan sadece isimleriyle bahsetmeye çalıştım.
  • feysbukta birilerinin paylaştığı videolardan anladığım kadarıyla bu sene tek kelimelik şarkı ismi modası var bu güzide müzik türümüzde..

    çanta, çöp, sopa, poşet, y*rak kürek gidiyo böyle..
  • dongi dongi öncesi ve dongi dongi sonrası olmak üzere iki döneme ayrılan müziktir.
  • 90'larda altın çağını yaşayan, 2000'lerde bozan, 2010'larda sadece gürültüden ibaret olan müzik türü.
  • bu şarkıların yazılmasına neden olan kişileri bulursam eğer toynaklarını sikecem yemin ediyorum. zaten eminim, bu kişiler en fazla 20 kişidir ve garip bir dürtüyle bu şarkıları yapanları hiç durmadan terk ediyorlar, aldatıyorlar, götlerinin üstüne yumurta kırıp sabah uyandıklarında şok geçirmelerini sağlayarak bu şarkıların yazılmasını sağlıyorlar. ulan sik kadar komün ama yemedikleri bok yok arkadaş. ne beter şeymiş anlamadım ben.
  • icinde surekli olarak ayni kelime haznesinden alinma sozcukler kullanilan, arada guzel besteler ciksa da hep ayni gufteciler tarafindan onlarin da cekilmez hale getirildigini dusundugum, "yar, bebek, yaktin-yiktin, benim ol" seklinde kliselerin kendini asamadigi ulke popu.
    bi de bu muzigi dinlerken, sag kol dirsekten kirilarak havaya kaldirilir, el parmaklari duz ve gerginken bitistirilir, ve el "allah belani versin" der gibi surekli ileri ileri seri olarak sallanir. buna turk pop muzigi severler "tempo tutma" derler.
hesabın var mı? giriş yap