• şarkının başı degil tüm sample ı vanilla ice tarafından izin alınarak ice ice baby de kullanılmıştı. bi de queen in under pressure ını duyup aha queen bunu ice ice babyden çalmış diyenler vardırki olay mahalinde imha edilmelidirler.
  • karsilastiran yok, david bowie'nin de daha iyiyim iddiasinda bulundugunu da duymadim, lakin ben yalakaligimdan; su saptamayi yapmak istiyorum: sarki boyunca freddie mercury'nin david bowie karsisindaki ezici vokal ustunlugu duman duman tutmektedir. (bkz: beni kotuleyin diye bagiran entryler)
  • müzik tarihin en iyi düetlerinden biri.
    yine müzik tarihinin en iyi bass rifflerinden birine sahip muazzam şarkı.
    şarkının son 2 dakikasındaki enstrümanların vokallerin yükselişi, sözlerin güzelliği ve şarkının son vuruşu; bu bizim son dansımız.

    nerede ne zaman kiminle son dansımız olacak bilmiyorum ama, bu şarkının insanlarla senkronize muhteşem kulak dansı sonsuza dek devam edecek...

    freddie, bowie ikilisi iyi ki bu dünyadan geçmişsiniz.
  • queen'in wembley 86 konserine damgasını vuran şarkılardan bir tanesi. şarkıdaki güzel bir enstantaneden bahsetmek istiyorum; konser için çok büyük bir sahne platformu oluşturuldu, dvd kayıtlarını izleyenler nasıl bir şantiye çalışması yürütüldüğünü görmüşlerdir. neyse, freddie mercury her zamanki gibi karış karış sahneyi geziyordu. platformun en üstüne tırmanan merdivenin başında durdu ve
    "turned away from it all like a blind man
    sat on a fence but it don't work
    keep coming up with love but it's so slashed and torn
    ..."

    sözlerini merdivenin basamak sayısına bölerek söyledi. merdivenin sonuna geldiğinde bu sözler bitmişti ve takdir edersiniz ki bu normal bir insan işi değildi... sevgili okuyucu, queen'i yeni tanımış olabilirsin, böyle bir şarkıyı ilkkez duymuş olabilirsin... daha sonra ne oldu biliyor musun, o muhteşem insan, gelmiş geçmiş en büyük şarkıcı "insanity laughs under pressure we're breaking" diye bağırarak sahnenin en üstünde çılgınlar gibi yanan ışıkların altında yürümeye devam etti. o an, onun en yukarıda olduğu andı. o an, sadece bır kaç yıl sonra yaşanacak çok acıklı bir sonun başlıngıcıydı belkide.
  • john deacon'ın basit ama mükemmel bas gitar melodisi ile başlar.
    daha sonra david bowie freddie mercury kendi tarzlarında döktürmeye başlar. ancak freddie mercury sanki bowie'ye hava atarmışcasına sesini mümkün olan ve olmayan her tonda kullanır. aralara du dum dum bah bah, di dah dap, de de de, op de deh, di do deh gibi acaip şeyler serpiştirerek insanı mest eder.
  • aradan kac yil gecmesine ragmen* hala film soundtracklerinde, fragmanlarinda* falan duydugumuz muthis, asmis bir sarkidir bu. fredinin "can't we give ourselves one more chaaance" diye soyledigi bolum "allaam sese bak" dedirtir bana..(bkz: tapiyorum sana)
  • 86' wembley konserinde şarkıya girmeden önce seyirciyle karşılıklı bir şovu vardır freddie mercury'nin. her defasında seyirci onun verdiği notaları aynı şekilde çıkarınca çok içten bir şekilde "fuck you!" der. sonra da bass gitar girer... olaylar gelişir.
  • queen greatest hits 2de yer alıp belkide bu albümün en iyi parçasıdır...

    rock olgusunun yaratıcılarından olduğu söylenen * david bowie, bu sarkıdaki katkisiyla saygimi kazanmistir. *

    ayrica freddie mercurynin onunde egilelim...
  • popüler müzik tarihinin en güçlü iki vokalini **biraraya getirmiş bir eser *.
  • kesinlikle rock tarihinin en iyi ve en önemli düetlerinden biridir.
hesabın var mı? giriş yap