• nerede sik sok bir cinslik var ona özenen sözlük yazarları tarafından faşistlikle suçlanmadan birkaç not düşeyim. annem kurtuluş'ta doğmuş bir rum. kendim de bizzat patrikhane'de, aya yorgi kilisesinde vaftiz oldum. 64 sürgününde bugün değeri ölçülemeyen varlıklarına el konulmuş bir aileden geliyorum. yaşar kurt'un aksine kimliklere çok fazla takılmadığım için sağda solda "ben rum'um, ben rum'um" diye gezmiyorum. elbette geçmişimdeki tüm çeşitliliği umursuyor ve kendimce birtakım romantik hisler besliyorum.

    sevgili yaşar kurt, konu röportajlarındaki gibi etnik kimliğini keşfetmense en iyi ihtimalle %20 ermenisin. bunu da 40 yaşından sonra keşfetmişsin. ermeni kültürünün içerisinde yetişmemişsin. ermeni kimliğiyle yoğurulmamışsın. çocukluğunda bir kilise görmemiş, bayram yaşamamışsın. bütün bunları sonradan öğreniyorsun. üzerine, özünde hiç olmadığın bir şeyi giyiyor ve tamamen o olduğunu iddia ediyorsun. "bugün hava nasıl?" diye sorsalar "ermeni olduğumu keşfettim" diyorsun.

    tamam. en çok ermeni sensin.

    mükemmel bir dünyada arşak olarak doğardım sanıyor ve bir şeyleri telafi ettiğini ya da arayı kapattığını düşünüyorsan yanılıyorsun. arşak değilsin. yaşar olarak doğmuş, yaşar olarak yaşamışsın.

    röportajlarını okuduğumda marjinallikten ne yapacağını şaşıran liseli çocukları hatırlıyorum.

    "40 yaşımda ermeni olduğumu öğrenince kafam karıştı."
    modern türkiye'de, nüfusun hatrı sayılır bir bölümü seninle benzer geçmişe sahip. çok azı bunu keşfediyor. keşfedenler de çıkıp "ben rumum", "ben ermeniyim" demiyor. şüphesiz ki sistem tarafından defalarca mağdur edildin ve birçoğumuzdan fazla bedel ödedin. fakat muhaliflikten aklını yememiş herkes buna benzer bir hikayede çıkıp "ben ermeniyim" demenin ne kadar iddialı ve marjinal olduğunu bilir.

    kimliklere takılmadığını iddia eden bir vatandaş olarak ailenin geçmişindeki bu çeşitliliği ve hikayeyi çok daha farklı sahiplenebilirdin. keşke kendinden yeni bir şey yaratmanın ve özünde sen olmayan bir şeyi üzerine giyip kendini öyleymiş gibi tanıtmanın ne kadar özenti durduğunu görsen. keşke seni şu an olduğun insan yapan şeylere daha fazla odaklansan.

    bir insanın ermeni olduğunu açıklaması ne demek çözebilmiş değilim. bu açıklanabilen bir şey midir? türkiye'de anneannesi gürcü birisi çıkıp "ben gürcüyüm" diye açıklama yapıp isminin önüne şota koysa ne kadar anlamlı olursa seninki de o kadar anlamlı.

    ermeniler, hristiyanlığı erken dönemde kabul etmiş anadolunun en kadim topluluklarından. bir insanın geçmişindeki bu çeşitliliği sahiplenmesi ve buna kafa yorması mühimdir. dedesine ve hikayesine empati beslemesi mühimdir. hakikatleri arayarak mirasına sahip çıkması mühimdir.

    ama rica ediyorum artık çıkıp sik sok, sığ sığ röportajlar verme.
    istanbul'da, ermeni cemaatinin içerisinde büyüdüm. bu kadar kasan ermeni görmedim. ermenice öğrenen hiçbir arkadaşım da yok. hoş, bu onların eksikliğidir. keşke öğrenseler. yaşar kurt, ermeniceyi iddia ettiği kimliğinden ötürü değil kültürel kaygılardan ötürü öğrenseydi benim için bir şey ifade ederdi. diğer türlü çok sığ buluyorum.

    bakın röportajlarından copy paste ediyorum.

    "bir gün arto’yla (tunçboyacıyan) aramızda çok ilginç bir diyalog geçti. arto’ya babama çok benzediğini söyledim o da ‘sen de benim babama benziyorsun’ dedi. ‘iyi de arto ermeni aramızda akrabalık da olmaz’ düşünceleri geçiyordu aklımdan."

    "ondan sonra arto tunçboyacıyan ile tanıştım. birlikte ermenistan'a gittiğimde hep bizlere benzer insanlarla karşılaştım."

    ermenistan'a gittiğimde benzer insanlarla karşılaştım nasıl bir veridir yahu.
    umut sarıkaya karikatürlerinde taşak geçtiğimiz sözüm ona ailesi selanik'ten gelen kızlarımızdan ne farkın var?

    iyi ki gürcistan'a gitmemişsin.
    yaşar sana kötü bir haberim var. sovyetler'den yunanistan'a göçen pontus rumlarının %90'ı da sana benziyor. bu topraklardaki herhangi bir topluluğa mensup birisi için bir başka topluluğa benzemek ilginç bir veri olabilir mi ya? bu veri, ermeni kimliğini destekleyici unsur olarak bütün röportajlarda anlatılabilir mi?
  • kendisi ermenistan'a ya da azerbaycan'a yönelik ne olumlu ne de olumsuz bir açıklama yapmamış olmasina rağmen etnik kimliği üzerinden durduk yere hedef gosterilmesinin milliyetçilikle ve insanlıkla uzaktan yakından alakası yoktur, duruşu belli savaş karşıtı solcu bir adam fakat adam son süreçte buna bile deginmemis kendi halinda takılmış, ne bu nefret bu cahillik anlamak mümkün değil.
  • avenger askerde kullandığı bilgisayarına kaçak olarak mp3'lerini atmıştır. müzik klasöürünün en diplerinde bir ton şarkısı vardır. maksat mp3 playerı ortadan kaldırmaktır. bir gün mesai başlar. ama başındaki başçavuş mesaiye erken gelmiş ve müzik klasörünü olduğu gibi winamp'a atmış dinlemektedir ve o sırada korku çalmaktadır.

    bçvş*: bu müzikleri sen mi attın buraya?
    a*: ee-ee-evet. (kekelemektedir)
    bçvş: ya bu adam kim? çalan şu an?
    a: yaşar kurt (o sırada askerliğin bitmeyeceğine tamamen iyice kanaat getirmiş bir halde söylemiştir)
    bçvş: tarzı güzelmiş. ama şarkı biraz dokunduruyor sanki.
    a: yok komutanım işte laf olsun diye yazmış. (soğuk ter böyle dökülür)
    bçvş: hadi len kıvırmaya çalışma baya dokunduruyor. bende sıkıldım zaten askerlikten. güzelmiş adı ne demiştin bu adamın?
    a: yaşar kurt

    bende böyle bir askerlik anısı bırakmış kaliteli müzik adamı.
  • bendeki efsanesinin bittiği gün bugündür. kendisini sevmeye devam edebilmek için zaman'ın her zamanki manipülasyonlarından biri olduğunu düşünmek istiyorum, ama ekmeğini düşünerek böyle konuşmuş olmasının, bırak hepsini hocaefendi kelimesini ağzına almış olmasının ihtimali bile midemi kaldırıyor.

    keşke kapatsaydın televizyonu be abi, seni de kandırmışlar.
  • yasar kurt´un facebook uzerinden konu ile ilgili yaptigi aciklama su sekilde:

    "sozlerim carpitilarak aktarilmis...kimsenin yandasi degilim...oda tv ne yapmaya calisiyor anlamadim...zaman gazetesindeki mulakatta bana fetullah gulen in kurt sorunu uzerine verdigi demec soruldu katildigimi soyledim...butun dusuncelerini takip ediyorum demedim...benim soylemedigim bir konuyu bana saldiri olarak gundeme getirmeyin.bunu yapanlari kiniyorum.artik bana boyle mesajlar atmayin sinirimi bozuyor.zevzekligin alemi yok..."

    aktarmis olayim.

    yazarin notu : yandas medayaya röportaj verilecekse iki kere dusunup bir kere konusmakta, mümkünse haberin/röportajin baskidan onceki halini gormekte fayda var. bunlari da biz ogretmeyelim artik dimi ama:)
  • zaman gazetesine verdiği röportaj samimiyetsizlik kokuyor. sen kandan beslenen din sömürücülerinin yanındayken ne anlamı kalır savaşa karşı yazdığın şarkıların? ne anlamı kalır anne'nin?

    hocaefendi haklı rararö..

    bu mu yani?
    sen de mi -onlara- yakın olmadan bu işlerin yürümeyeceğini düşünüyorsun?

    şu yaşattığın hayal kırıklığı değil sadece.. ihanet gibi bir şey.
  • ilk çıktığı zamanlardı, nişantaşında girdiğim bi kasetçi dükkanındaki teyzeyle (ki teyzenin eğreti duruşundan tahmin etmeliydim):
    -merhaba yaşar kurt'un kaseti var mı acaba
    -yaşar kurt mu? (çok anlamsız bişey demişim gibi bakar) o yok da burak kut var olur mu? (aslolan müşteri memnuniyetidir)
    şeklinde bi diyalog yaşamışlığım vardır.

    kamyonlar kavun taşır ben hep bunu hatırlarım
  • albümündeki şarkıları çaldığını söylediklerinde,
    - peki bu şarkıyı yaptığını iddia edenler, o şarkının sorumluluğunu alıp benim yerime mahkemede sürünmüşler mi?
    diye sormuş.
  • ilk albumuyla efsane olmus sahsiyet. (sokak sarkilari)
    hunerli cocuklar/beyoglu, beyaz sapka , korku asmis sarkilardir.
    lisede entellektuel poptansiyalli tiplerin flort oncesi birbirlerini taniyabilmek icin kullandiklari isimlerdendir.
    fakat maalesef ikincş albumu birincinin yaninda siradan kalmistir.
  • ermeni kökenini 40 yaşında öğrenmesi enteresan. yalnız yaşar kurt hayat görüşü belli bir insan. solcu, ilerici, anti-militarist vs. ona çok fazla şok olmamıştır gibi geliyor. en azından kimliğinden utanmamıştır ve öncesinde de şu an pişmanlık duyacağı bir şey yapmamıştır. zaten arto tunçboyacıyan'la beraber hrant dink'le ilgili bir albüm için çalışırken birbirlerini diğerinin babasına benzetmeleri tetiklemiş ailesinin geçmişini araştırmayı.
    bu hikaye başka birinin, söz gelimi ismail türüt'ün başına gelseydi çok daha ilginç olurdu; şahane bir film konusu çıkardı gibime geliyor. köklerini arayan insan; gerçeği öğrenince hissettiği şok, önce red, sonra kabulleniş, giderek görüşlerinin değişmesi ve finalde bambaşka bir insan olması.
hesabın var mı? giriş yap