• toboso'lu dulcinea anlamına gelir.. don kişotta geçer adı..
  • don quixote'un hatunu, yakinlardaki köyde oturan çok güzel bir hatundur, don quixote ilk goruste asik olmus fakat hatunun bundan haberinin olup olmadigi anlasilamamistir. gercek ismi aldonza lorenzo olup, don quixote hayalinde yarattigi dunyada kendisine prenseslere layik oldugunu dusundugu, havali, karizmatik dulcinea del toboso adini uygun gormustur. kendisi aslen toboso'ludur
  • dort duvar arasi tikani$larimi, feryatlarimi, birbirinden ziyan beyanatlarimi bikmadan usanmadan dinlemi$, yorumlami$, cozumler getirmeye cali$mi$, fikrimce belli bir mertebeye ermi$, icten, oyunsuz kimse. "ne gunler oldu ki" tarzi cumle ba$langiclariyla tum o e$siz zamanlari basit bir yillik yazisindaki gibi aktarmaya cali$maktan ziyade, icimden akan, lakin surekli yenilenen o e$siz caglayani bir tasa sigdirip, sularini $u siber ortama azar azar akitmaktir biricik gayem.

    kisaca; dil hakimiyetiyle, muzik konusunda sahip oldugu harikulade yelpazesiyle, leb demeden leblebiyi anlayabilmesi, durduk yere guldurebilmesi, defterine "burdaydim" manali imza attigi ilim irfan yuvasi ve $u an aklima gelmeyen daha bir cok overqualified ozelligiyle kendine hayran birakan gun dostu ki$isi.
  • yıllar önce çocuksu bir kıskançlıkla yapılmış bir hatayı affettirmek için sürekli iyilik yapmaya çalıştığım, bir süre sonra hatayı bir tarafa bırakıp iyilik yapmak istediğim için, sevdiğim için iyilik yapmak istediğim, hala çocuk geçen yıllarda zaman zaman sinirlendiğim, zaman zaman koşup sarılmak istediğim, sonra sonra azıcık büyüyünce, şöyle bir etrafa bakınınca iyice, insanların bir tuhaf, insanların bir acayip, insanların bir manyak olduğunu gördükçe gördükçe, abi bundan bir tane daha var mı acaba, bu kadar güvenebileceğim, hani çok öyle her zaman konuşmasak da, çok öyle yazışmasak da, hatta çok öyle sevişmesek de belki (göze yakın gönle yakın gerçeğinden hareketle yani) her söylediğine böyle itimat edebileceğim, her tavsiyesine büyük bir rahatlıkla uyabileceğim, ilerde yapmak istediğim planlara gönül rahatlığıyla ortak edeceğim kaç insan bulurum ki ben demeden edemediğim şahane bayan.
  • (bkz: don kisot) un asik oldugu, ugruna yollara dustugu kadin.
  • (bkz: aleykum selam)
  • adet oldugu uzere sovalyelerin macera denen seye gark olmadan evvel kendilerini adayip bu adanistan aldiklari cesaretle gozlerini karartan bir sevgiliye ihtiyac duymalarindan dolayi biraz gec de olsa sovalyelik kurumuna adim atan don kisot'un hayalinde buyuttugu sevgilisinin adidir..gercekte var midir yok mudur tartisma konusu olmustur ama kahramanimizin zihninde canlandirdigi sekliyle toboso'da oturan guzeller guzeli bir dulcinea'ya rastlanmamistir fakat kitabin bi yerinde don kisot kendisinden "adini anmaya ancak cesaret edebildigim nankor dilber" diye bahsederek askinin yuceligi hakkinda bizlere fikir vermektedir.

    bi de altinci nesil yazar
  • ".... bildigimiz kadariyla kendi koyune yakin bir koyde, cok guzel bir ciftci kizi vardi. ona bir sure asik olmus, ama anlasilan, sovalyemiz hic belli etmemis. kizin da haberi olmamisti.
    adi aldonza lorenzo'ydu.
    hayalindeki sevgili sifatini ona vermeyi uygun buldu. asil adiyla tamamen ilgisiz olmayacak, bir prensesi, soylu bir hanimefendiyi hatirlatacak bir isim aradi ve dulcinea del toboso'da karar kildi.
    kiz el toboso'luydu.
    bu isim de kendisine ve kendine ait olan her seye verdigi diger isimler gibi, hem ahenkli, hem degisik, hem de anlamli geliyordu sovalyemize...."

    miguel de cervantes saavedra, la manchali yaratici asilzade don quijote, c.i, cev. roza hakmen, yky, istanbul 1996, s. 54-55
  • ".... ey prenses, dulcinea! bahtsiz yuregimin efendisi.
    beni kovmakla, siddetle, acimasizca sitem etmekle, guzel huzurunuza bir daha cikmami men etmekle, cok buyuk haksizlik ettiniz.
    lutfen hanimefendi, sizin askiniz yuzunden acilara gomulen, koleniz olan bu yuregi hatirlayin..."

    miguel de cervantes saavedra, la manchali yaratici asilzade don quijote, c.i, cev. roza hakmen, yky, istanbul 1996, s. 56
  • - "dunya yuzunde la mancha imparatoricesi, essiz dulcinea del toboso'dan daha guzel bir kadin olmadigini herkes itiraf etmedikce kimse kipirdamasin..."
    ................
    - "saygideger sovalye, sozunu ettiginiz bu soylu hanimi biz tanimiyoruz. onu bize gosterin, eger dediginiz kadar guzelse, hic direnmeden, seve seve bizden istediginizi yapar, gercegi itiraf ederiz."

    - "onu size gosterirsem", dedi don quijote, apacik bir gercegi itiraf etmis olacaksiniz. onemli olan, kendisini gormeden inanmaniz, itiraf etmeniz, onaylamaniz, yemin etmeniz ve savunmanizdir. aksi takdirde benimle savasacaksiniz, garip, kibirli beyler...."

    - ".... saygideger sovalye, bize bu hanimin bir resmini gosterin hic degilse, bir bugday tanesi buyuklugunde bile olabilir. cunku cilenin tamami bir parca iplikten anlasilir...... zaten simdiden sizin tarafinizda sayiliriz, soyle ki; resminden bir gozunun kor oldugunu, otekinden kanla irin aktigini gorsek bile, zat-i alinizin istegini yerine getirmis olmak icin onu goklere cikaracagiz."

    don quijote ofkeyle cevap verdi:

    - "alcak serefsiz! onun gozunden sizin soylediginiz seyler degil, siseleri pamuklara sarilan amber ve misk kokulari fiskirir. tek gozu kor de degildir, kambur da; guaddararama igleri kadar duzgundur. ama sizler benim sevgiliminki kadar muhtesem bir guzellige hakaret etmenin cezasini cekeceksiniz."

    miguel de cervantes saavedra, la manchali yaratici asilzade don quijote, c.i, cev. roza hakmen, yky, istanbul 1996, s. 68-69
hesabın var mı? giriş yap