• 1983 yilinda 19 yasindayken brondby'den lazio'ya transfer olarak avrupa macerasina baslamistir. iki sezonda 9 gol attiktan sonra juventus'a gitmistir ve dort sezon da orda top sektirmistir. 4. sezon sonunda kendisine 6 yildir serie a maclarinda atilan tekmeler sonucunda bi daha italya'da top oynamaya yemin ederek barcelona'ya gecmistir ve hayatinin en onemli donemi baslamistir. zira, nou camp onu bagrina basmistir kral etmistir. koeman ve stoichkov'dan sonra barcelona'nin ucuncu yabancisi olmustur. 1992'de danimarka milli takimiyla avrupa sampiyonlugu kariyerinin en onemli olayidir. 93'de romario'nun barcelona'ya transfer olmasiyla takimdaki 4. yabanci durumuna dusup ilk onbirdeki yerini kaybetmistir. sonra real madrid almistir laudrup'u. her ne hikmetse figo'ya gosterilen tepki ona gosterilmemistir katalanlar tarafindan. neyse, iki yil sonra madrid'den de ayrilip japonya yollarini tutmustur. kobe'de iki sene oynadiktan sonra ajax'a donmustur ve fitbolu orda birakmistir. ikili forvetin arkasinda orta sahaya donuk serbest oyuncu olarak oynamistir yillarca. top teknigi anormal iyiydi. cok az pas hatasi yapardi ve ortalama 10-12 golle oynardi her sene. bir ara ulkesinde brondby'i calistirdi bir sene kadar.
  • juventus'dayken, michel platini ile mükemmel bir ikili oluşturmuşlardı.
  • brondbyu calistirsada sampiyon olamamislardir. bu sene sampiyon copenhagen fc olmustur, ha bu sezon brondby liderdir o ayri...
  • (bkz: brian laudrup)
  • futbol oynamaya basladigim zamanlarda hareketlerini ornek aldigim iki oyuncudan biridir(digeri dejan savicevic) ve oynadigi topu seyretmekten en cok zevk aldigim adamdi. bu herif kadar rahat adam gecen bir insan daha gelmemiştir heralde son donemlerde.
  • pasi ayak bilegiyle verme yetisine ula$mi$ ender futbolculardandir.
  • onu diğer oyunculardan ayıran önemli bir özelliği, sık sık koştuğu yönün dikine doğru ayağının dışıyla kaldırarak verdiği paslar ve bu sayede attırdığı gollerdi. romario ya bir maçta verdiği böyle bir pası romario her zamanki soğuk kanlılığı ile topu yumuşak bir vuruşla kalecinin üzerinden ağlara göndererek gol olarak değerlendirmiş ve bu hiç bir zaman unutamayacağım atılmış en güzel gollerden birisi olmuştur. benzer bir pasla dünya kupasında ebbe sand a da nijeryaya bir gol attırmıştır. hatırlamayanlara bu golleri izlemelerini kesinlikle tavsiye ediyorum.

    günümüzde hala atılan güzel bir gol pasını güzel bir golden daha çok seven insanlar varsa bunun en önemli sebeplerınden birisidir michael laudrup

    edit: sevgili @nimrodel entry yazıldıktan 13 yıl sonra sözkonusu golün linkini göndermiş. buraya eklemeseydim ayıp olacaktı. işte o gol! :

    https://www.youtube.com/watch?v=afddtgm2ceu
  • barcelona-real madrid derbilerinde her 2 takımın da formasını giyip 5-0 galibiyeti iki takımda da yaşayan tek futbolcu..
  • bernd schuster'den boşalan getafe teknik direktörlüğüne getirilmiş bir başka efsane.
  • getafe maçını izlerken,
    sözlükte gördüm bu adı yıllar sonra,
    ve yine hatırladım ki,
    kardeşi braynla bir major farkı vardı benim nazarımda:
    maykıl(veyahut mikhail) leonardo gibiyse biraz
    o brayn da michelangelo gibiydi.
    ha bir de,
    başka bir kardeşiniz var mı bilmiyorum,
    ama varsa, ve o da donatellomsu bir tip değilse,
    ben de bu kafayı burdan keserim.

    (raphael çok silik bir karakterdi, hiç saymıyorum)
hesabın var mı? giriş yap