• ilk kez humphry osmond adlı bir psikiyatrist tarafından kullanılarak psikiyatride de yerini almış uçuk bir kavramdır..

    eski yunanca'da "psuke"* (ruh) ve "delos" (göze görünen) kelimelerinden oluşmuştur..

    hikayesi 1966-69 yılları arasında san francisco'da; binlerce "genciz biz delikanlı aktif dinamik heyecanlı" diyen amerikan gençliği tarafından yazılıyor tarih sayfalarına...

    1966'da, amerikan değerlerini protesto etmek üzere gayet büyük bir grup genç insan san francisco'nun işçi semti haight ashbury'ye yerleşiyor ütopik bir sistem kurmak sevdasıyla... o zamana kadar 700 nüfuslu belde amerika'nın dört bir yanından gelen 10 bin kişilik gençlerle oluyor mu size koskocaman bir "sosyolojik laboratuar"...

    özellikle döneme damgasını vuran vietnam savaşı'nın birleştirdiği bi devasa gençlik güruhu; siyasetten müziğe, edebiyattan modaya kadar çeşitli alanlarda marjinaleğilimlere öncülük ediyorr, "karşı kültür" diye adlandırdıkları yeni bir felsefenin ebeveyni oluyorlar...

    efendim bu yeni felsefeye uygun olarak aşk sözleri yerini politik mısralara, melodik notalar ise ritmik tınılara bırakmış şarkılarla bezenmiş konserler, happeningler ve şiir okuma partilerinin devamlılığı hippi kavramının da doğumuna annelik eder...

    tabi ki bu protestocu amerikan gençliğinin en önemli özelliği lsd kullanmaları...

    algılama düzeninde bozulma ve sapma yaratan bu uyuşturucuların, özellikle o dönemde psikedelik müziğin mabedi haline gelen fillmore*'daki konserlerde kullanılan rengarenk ışık şovlarının da pekiştirici yan desteğiyle beyinde yarattığı görsel ve işitsel etkiler tabi ki ister istemez yaptıkları sanatsal üretime yansımaya başlar... buna algılama problemi mi yoksa algılama başarısı mı demek lazım bilemiyorum...

    işte günümüzde tüm dünyada yerini almış psikedelik* kavramı böyle doğar and they lived happily ever after...

    lakin bu hikayede gökten 3 elma düşmemiş... lsd'nin algılamada yarattığı distorsiyondan mütevellit, hikayenin sonu da uçuk olur ve yerden 3 elma göğe çıkar...
  • halusinatif.

    (bkz: psychedelic)
    (bkz: psychedelia)
  • saykodelik şeklinde kullanıldığında çok itici olan kavramın asıl karşılığı.
  • psikedeli, grekçe psişe* ve delos* kelimelerinden oluşur. anlamı gözle görülmeyen ruhsal dünyanın görünür hale gelmesi halidir. psikedelikler de bu hali sağlayan madde ve diğer** unsurlardır.

    ayrıca (bkz: enteojen)
  • psikedelik terimi stahl'ın temel psikofarmakolojisi'nde şöyle anlatılır:
    duyusal farkındalığın arttığı, yaşanan deneyimin kişinin aklında adeta bir çeşit inanç etkinliği gibi görüldüğü ve tüm dünya ya da evrenle bağlantılı olduğu sanılan tablolar için kullanılır. halüsinasyonlar belli bir bilinç düzeyinde, konfüzyon olmadan yaşanır.
  • belkide hayatımız; ölüm anında beyin tarafından salgılanan dmt ile bilincimizin sonsuz bir psikedelik zamana sıkışmadan önceki kısa kesitleridir.
  • psikedelik maddelerin bilinç dönüşümünün şamanik ve yogik geleneklerle bağlantısı vardır.

    ralph metzner, bilincin genişlemesi kitabında şöyle anlatıyor:

    “psikedelik maddelere bilinci genişleten veya farkındalığı artıran da denilir. enerjik fenomenler içsel durumların süptil algılarını ve aura, enerji alanları gibi dış fenomenleri aşırı derecede artırabilir ve onlara canlılık kazandırabilir, bu durum netlik ve içgörü sağlar.

    psikedelik deneyimler, bir spiritüel varlık olduğumuzun apaçık bilgisine doğru, bedenimizin normal sınırları içindeki benliğimizin ötesinde, kimlik hissimizde bir genişleme meydana getirir. burada psikedelik deneyimin, ölüm sonrası yaşamın kabulü, ruhun doğası ve bedenlemenin gizemleriyle olan derin ilişkisi görülür. farkındalık ayrıca, hayatın müthiş ekolojik ağındaki tüm yaşam formlarıyla olan bağlılığımızın geniş ölçüde artmış algısına ve olağan dünya merkezli bakış açımızın ötesindeki daha büyük kozmosa doğru da genişleyebilir. ışığın çok boyutsal kozmik varlıkları olarak gerçek kimliğimizi idrak edebiliriz.”

    burada iyileştirici veya mistik deneyimi sağlayan direkt olarak psikedelik maddeler değil, bir aracı olarak kullanılıyorlardı. ancak insanoğlu yine kötüye kullanmanın bir yolunu buldu ve psikedelik maddeler sokaklara düştü.
  • bazı gurulara göre bu tip halüsinasyon yapan maddeler, insanı spiritual yolculuklara çıkarabilir. bu tez; harvard’lı ünlü psikolog ram dass’ın üniversitede uyuşturucu kullandırdığı denekler üzerinde araştırmalar yapması üzerine, arkadaşlarıyla beraber harvard’dan kovulmasına mal olmuştur.

    ram dass’dan alıntı:
    “maharaj-ji derdi ki; psikedelik uyuşturucuyla isa ve buda’nın varolduğu bir odaya girebilirsin. ama sadece bir kaç dakika kalırsın. sadece bir kaç dakika...”
  • ünlülerin yaşadıkları halüsinojenlerin inişli çıkışlı hallerini anlatan netflix belgeseli.
  • lsd, dmt gibi türleri var.
hesabın var mı? giriş yap