• an itibariyle doktora tezini basmakta olan, son anda printer sorun cikaracak diye odu kopan paranoyak. bu gunleri de mi gorecektim diyen, ne yapacagini bilemeyen saskin.

    (bkz: aglamak istiyorum sayin seyirciler)

    edit: departmanimizin emektar laser printeri brisbane tezimin son sayfalarini basmaya devam ediyor. basim prosesi su ana kadar olaysiz devam etti, sadece bir kez kagit yuklemek gerekti. simdi efenim, kagit deyip gecmeyiniz, ozel kagit bu. acid free olmaliymis, boyle normalden daha agir falan, yuksek kalite kagit. simdi ben bu cici kagitlarimi printera yuklemisken benim dokumandan once biri baska bir sey basmaya kalksa guzelim kagitlarim heba olacak falan. toner bitmesi gibi bir korkum da vardi ama o sorun olmadi. ay hadi son bir kac sayfa... ha gayret, aslan brisbane.

    ne bu yahu, canli yayinda tez basiyorum!!!

    edit2: (bkz: annea bittiiiiiii)

    edit3: dun tsi geceyarisi itibariyle omur torpusu tezini teslim eden, teslim alan gorevli son kontrolleri yaparken "mimiklerine dikkat et, kalpten gidebilirim!" diyen, elindeki bos zarflarla ofisten cikisindan sonrasini hatirlamayan kus tuyu.
  • 1000. entrysini kendi nicki altina girecek kadar megalomal yazar. bu vesileyle kendisini sizlere tanitalim:
    boy: 132cm
    kilo: 125kg
    sac rengi: fosforlu camgobegi
    goz rengi: gokkusagi mubarek
    yas: dinozorlardan hallice
    iq: muhabbet kusu ve sharon stoneunki arasinda gidip geliyor
    etnik kokeni: yari tumbuktu, yari igorot
    ayni anda idare edebildigi max. erkek sayisi: 0.65
    ayni anda idare edebildigi max. ogrenci sayisi: 360
    konusabildigi diller: kus dili, "geronimo, amerika'nin kopegisin olm" sivesiyle turkce
    garanti pick up line: itsun kudun nedun kiya-haaa, imayimayelo... yek yek yekamoa yeke yeke?
    en sevdigi alkollu icecek: limon kolonyasi
    kullandigi parfum: aqua di tezek
    hobileri: parazitlik, falan olmak
    begendigi erkek tipi: shrek'in esegi
    simdiye kadar duydugu en anlamli soz: "sen bir hatasin zaten."
    adresi: burdan 200m dogru gidiyosun, once sola, sonra ikinci saga don. sag tarafta bakkal husmen'e sor o gosterir.
    "sozluk yazari oldun da basin goge erdi mi bre gafil 6. nesil?" diye soracak olan olursa, soyle duygulu bir cevabi vardir kendisinin: "efenim, benim icin yazar olmanin okur olmaktan en onemli farki mesaj fasilitesi, zirve vs. derken bu birkac ay icinde gayet de enteresan insanlar tanimis ve bazilariyla tanismis olmamdir, bu acidan basim goge erdi, atmosferi gecti, mars'a dogru yolaliyor. hepicigine selam ederim, opsun sizi zeki muren."
    bu entrye burada son verirken yapim ve yayinda emegi gecen tum ekip arkadaslarim adina iyi gunler diliyorum. saglicakla kalin.
  • "bana kestane cizebilir misin abidin?" konulu cagri$imlarin sahibi, potansiyel berkeley'ci, evdeki gereksiz e$yalardan 5 dakikada kisir yapabilen macgyver a$cisi.
  • insani durduk yere mahcubiyetlerden mahcubiyetlere surukleyen bir van golu kedisi.

    daha kisa bir zaman once, hicbir blockbuster subesinin kasasinda, deposunda, mudurlerinin ceplerinde dahi bulunamayan 24 ucuncu sezonun son bolumlerini dvdye cekip gondermek suretiyle bagimliligimi rehabilite etmisti; simdi de kalkmis, alt tarafi bir nargile tutunu istemisken, "bir tutun alana memleketten lmanyak, lombak, kitap okuma aliskanligini pekistirici edebi eserler ve sarma bedava" kampanyasi dahilinde bir koli sey gondermis.

    hayir, keriz de degiliz, bunlari yatirim icin yaptigi belli; bir gun ayni durumda ben olayim, okyanus asiri sarimsakli zeytinyagli deniz borulcesi bile getirttirir, gozumun yasina bakmaz. ama yine de insan mahcup oluyor; dolayisiyla ben de, bu guzellikleri, yakin zamanda onu half moon bayde arkadan denize itip ehi ehi diye gulmekle, yahut cagimizin vebasi vejeteryanlik illetinden kurtarmaya calismakla geri odemeye calisacagim. gerci kendisinde poli sci standartlarina gore bile pabuc gibi dil var (diyarbekir usulu kirk gun kirk gece bulasik yikattirma tehdidiyle gelen edit: pabuc derken bebek patisinin kastedildigi asikar) , alttan girer ustten cikar bizi durduk yere vegan yapar diye korkmuyor da degilim. evet evet, en iyisi hic bulasmamak.

    "... ama ozunde iyi bir insan" -- ludwig wittgenstein *

    edit: efsaneye gore palo altonun kusbakisi haritasinin ustune illuminati piramidini cizdiginizde, piramidin agirlik merkezine denk gelen noktada dunyanin en "aerodinamik" evi varmis. bu evde, ayni cepheye bakan pencereler acilinca feci bir cereyan vuku buluyor, oz buyucusundeki gibi ev havalaniyor, oyuncak ayilar, inekler ucusuyor, arkadan da pink floyd caliyormus. bu evde sadece sebze degil, meyve ve tatli da sevmeyen bir vejetaryen yasarmis, bu huyu yuzunden de kasabada bretaryenizme gonul vermis olduguna dair dedikodular ayyuka cikmis. bagnaz kasaba halki isi abartip onu buyuyle kasabaya hapsetmisler; kasabadaki sallanan sandalyelerde tum gun pipo icen sakalli yasli amcalar heyetinin ileri gelenlerinden biri, ancak 7 senede bir golden gate'e gelip cakallarla dovuserek bu lanetten kurtulabilecegini buyurmus.

    o da tam bu noktada birsey yaparak hikayeyi yaratici ve ogretici bicimde baglayacakken, michael schumacher cikagelmis ve "evet belki bir bretaryen ama kimi fasulyeden moderatorlerden ** daha iyi bir co-pilot oldugu gercegini yadsiyamayiz" demis ve karmami dusurmus.
  • stanford university mezunudur.
  • amerikan tarihi bilgisi cok iyi olan sozluk yazari. birkac ay once kendisiyle 7-8 kere mesajlasmistik. boyumun olcusuyle ilgili ayrintili bilgi vermisti bana.
  • "ben.
    tam bir yil once bugun aysecikvealpella'nin torpiliyle* bir altinci nesil olarak sozluge adim atmis idim, ilk entrymden bir yil sonra bir time outun vaktidir artik.

    mesele su ki, ek$i sozluk yuzunden bir sekilde turkiye ile amerika arasinda kaldim, dunya uzerinde arafta kaldim, neresi cennet neresi cehennem an be an degisiyor ustelik. buradaki hayatimi yasarken yasarken sozlugun basina oturuyorum ve kendimi 10 saat sonrayi yasayan, bambaska hayatlari, bambaska gundemleri olan bir dunyada buluyorum. o dunyayi cok sevdigimden olacak, garip bir ikilem yasiyorum, buradaki gercek hayatimi yasamam zorlasiyor sozlukteki "vatan"dan kopamadikca.

    yazilacak entryler, verilecek $ukelalar, doldurulacak ukteler, oynanacak tetrisler, bakilacak summitz resimleri cok, bir gun kendime ceki duzen verir, geri doner kaldigim yerden devam ederim elbet! ama simdilik, dun parmak kemiklerimi kirmadan elimi sikmayi basarmis governator arnie'den bir iki replik atayim da tam olsun: hasta la vista baby, i'll be back!"

    ...demis idi a lifetime of type ii errors, bir bir bucuk ay once. "kimi kandiriyorum ki? sozlukle ya da sozluksuz, araftayim her halikarda caresi yok" diyor simdi.
    deadlinelar ardarda siralanmis, tez danismani "savunmayi 6 ay one alalim" demis kimin umurunda? sozluk kacamaklariyla yazacak tezini o pasa pasa!
  • tapu gibi doktora diplomasi olan ama hala dovmenin cozebilecegi konularin olabilecegini ornekle anlatan arkadastir. (bkz: doverim git yat)
  • senelerdir goremedigim arkadas. ozlenen sozluk yazari.
  • yazılarını uzun zamandır, merakla ve zevkle takip ettiğim ama son zamanlarda kayıp olan yazar.
hesabın var mı? giriş yap