hesabın var mı? giriş yap

  • pitbull larin toplum için ne kadar tehlikeli bir varlık olduğunu gözler önüne seren bir videodur.

    bu videodaki gibi bir at a değil de bir çocuğumuza, evladımıza saldırdığını düşünün bu canlının? düşünmesi bile korkunç. bu köpek bir halk sorunudur, tehlikelidir ve agresiftir. istisnaların tabii ki vardir, çok uysal ve eğitimli olanları da vardir lakin bu durum pitbull larin ne kadar tehlikeli olduğunu değiştirmez.

    defalarca at tarafından savrulmasina rağmen kaç kere saldırdığını siz de gördünüz. hayvanda vazgeçme yok, takıntı yapıp bir çocuğumuza saldırsa allah korusun.

  • diyanet vakfı'nın topladığı kurban bedellerini türlü katakulli ile kendisine gelir yazma hadisesi. özetle kurban bedelleri ile et balık kurumu'ndan kurban alınıyor. sonra hayvanlar kağıt üzerinde kestirilip karkas et olarak et balık kurumu'na zararına geri satılıyor ve bedel gelir olarak diyanet vakfı'na kaydediliyor. imzalanan protokole göre et balık kurumu, dağıtılmak üzere vakıf tarafından et istendiğinde istenen miktarı gönderiyor. işin skandal kısmı, bugüne kadar toplanan kurban bedellerinin ederinin %2'si değerinde et dağıtılmış olması. diyanet vakfı aracılığıyla vekâleten kurban kesmek isteyen müslümanların parası nerelere gitmiş, bilmiyoruz.

    haber linki

  • kayserili dede artık ölüm döşeğindedir, tüm ailesi yanındadır ve olay gelişir;

    + oğlum burda mı?
    - burdayım baba.
    + karım burda mı?
    - burdayım hayatım.
    + torunum burda mı?
    - burdayım dede.
    + hepiniz burdasınız, dükkana kim bakıyo lan !?!?

  • t: ankara'ya film çekmek için gelmiş turist.
    h: harun.

    t: bu şehre geldiğime geleceğime pişman ettiniz beni ya!
    h: e gelmeseydin keşke. niye geldin ankara'ya? gitseydin istanbul'da çekseydin filmini.
    t: daha da ankaraya asla gelmem ben!
    h: gelme! zaten ankaranın da çok sikindeydi ha. nolur gel. sen ne filmi çekiyon oğlum?
    t: taşrada hayatın monotonluğu.
    h: sen ankara'ya taşra mı diyon la! taşra mı diyon sen ankara'ya? oğlum burası başkent başkent. eskiden burda deniz varmış!*

  • nurdan gürbilek'in kötü çocuk türk'te ağlayan çocuk resmi ile ilgili bir saptaması vardı. bu kitsch resmin 80'lerden itibaren bu kadar çok "trend" olmasında çok temel bir neden var: hepimizin içi çok buruk. içine doğduğumuz ailenin reisi olan baba, şefkatten ve merhametten oldukça yoksun bir profile sahip. genelde kızar, bağırır, döver, aşağılar, ortalıkta görünmez, başına buyruk yaşar, "karıya" gider, çocuklarının rızkını sigaraya, alkole harcar, ortalıktan kaybolur, annemizi gözümüzün önünde aşağılar, döver. babalarımız bizi sevmiyor; bırakın babalar günü şatafatlarını. babası tarafından gerçekten müşfik bir temasa "layık" görülmüş o kadar az çocukluk var ki... baba saldırgan, ruhsuz, sefil bir yabani gibi dolanıyor duruyor. türkiye'nin "paternalist" bir toplum yapısına sahip olduğu düşünülecek olursa, bu babanın gökten zembille inmediği, bizatihi "devlet baba"nın bu özelliklere haiz olduğu görülecektir. biz tepeden tırnağa gudubet bir babaya batmış durumdayız. 2017 senesindeyiz ve hala "acı çekme" bir numaralı trend konusu. instagram'da "yarine kavuşamayan delikanlı"lar için sigaralar yakılıyor, garibanlık öyküleri hot topic oluyor, efkar dolu bitirim ağız tabloid edebiyat dergilerine hit kazandırıyor. mazlumluk, bitkinlik, tepetaklak olmak hala fiyakalı gözüküyor. e bu kadar "patolojik" bir atmosferde sevgi değil, hep intikam, rövanş, meydan okuma konuşuluyor.

  • yaşanmış türkiye versiyonunu anlatayım; bir avukat arkadaşımın aynen başından geçmiştir; tuvalete bile emniyet kemeri takmadan gitmeyen arkadaşıma, (2018 yıl sonu) emniyet kemeri takmamak dolayısıyla trafik cezası gelir, avukat arkadaş üşenmez, cezanın kesildiği yeri bulur, orada görev yapan polis memurunu bulur, durumu anlatır ve neden böyle yaptığını sorar, trafik polisi, kendisine, yukarıdan verilen ceza koçanını doldurması yönünde talimat verildiğini söyler ve kusura bakmayın der; bunun üzerine avukat arkadaşım, trafik cezasının iptali için dava açacağını, mahkemede cezanın hatalı olduğunu söyleyip söyleyemeyeceğini sorar; polis memuru da elbette der; avukat arkadaş sulh ceza mahkemesine itirazını yapar, mahkeme, usul olduğu üzere, cezayı kesen trafik memurunu tanık olarak çağırır, memur mahkemeye gelir ve avukat arkadaşın gerçekten de emniyet kemeri takmadığı için ceza yazdığını söyler; itiraz reddedilir.

    türkiye'de hak, hukuk, adalet diye bir şey yok arkadaşlar; çoktan öldü, unutun siz onu; onyedi yıldır serbest avukatlık yapan birisi olarak söylüyorum.

  • tweet serisi
    bu da ahmet onay'in açıklaması link

    ne diyo lan bu? bu silahlarla türkiye tarihinin en büyük terör saldırısı yapılabilir. reina saldırısını hatırlarsanız 39 ölü 70 yaralı olmuştu. buna benzer saldırılarla ortalık kan gölüne döner. akp gençlik kolları başkanı, eğer bu iddialar doğruysa sen ve içinde olduğun organizasyon kaçacak delik aramaya başlayın çünkü kurduğunuz bu çürük düzen bile sizi kurtaramaz. sedat peker, sen de gündemde kalmak için parça parça anlatıyorsun. varsa elinde bir video veya ses kaydı paylaşki olaylar kısa zamanda çözülsün. ulan 21. yuzyilda bu kadar yozlaşma, kanunsuzluk ve yolsuzluk nasıl mümkün olabilir? lütfen kabus olsun..

    sanırım bahsettiği ahmet onay bu oluyor.

    https://youtu.be/t51dbfdw-7m

    1- kıymetli dostlarım, seri tweetler halinde esenyurt belediyesiyle ilgili iki ayrı paylaşım yaptım. buradaki amacım esenyurt belediyesinin bizim süslü süleymanın ve onu gelecekte cumhurbaşkanı yapma düşüncesinde olan güç odaklarının bu ülkeyi merkez üs olarak...

    2-...kullandıklarını anlatabilmek içindi. önemli olduğuna inandığım bir iki tane daha yolsuzluk konusuna değinip dünkü paylaşımda belirttiğim ciddi konulara geçeceğiz (doncu süleyman geliyor gelmekte olan).

    3-esenyurt’ta bahaş holding diye bir firma var. esenyurt belediyesi ile anlaşıp esenyurta 40 milyon tl değerinde hastane yaptılar. karşılığında ise bugünkü piyasa değeri 1 milyar tl olan devasa boyutlardaki sembol residence’ların yapıldığı arsayı hibe olarak aldılar.

    4-yani kıymetli kardeşlerim, bizlerin en az 500 milyon tl’lik değerini çaldılar (daha fazla ama ben masraflarını çok yüksek tuttum). bu bahaş holding, amblemi şaha kalkmış at olan diğer özyurtlar holdingle beraber meydan ardıçlı projesini de beraber yaptılar.

    5-bu da binin çok üzerinde daireden oluşan devasa bir proje. sizin de tahmin edeceğiniz üzere imar oyunları ile sizlerin milyarlarca tl hakkınızı çaldılar. süslü sülüman ve onu cumhurbaşkanı yapmak isteyen klik, yeni kurulan bu ilçeyi finans sağlama yeri olarak kullanırken

    6-...biraz sonra anlatacağım karanlık işlerini de buradan koordine ettiler. bahaş holding yüklenici firma olarak paşa karadenizi görevlendirmiş olsa da tüm büyük projelerin sahipleri bahaş holding ve de iki ayrı özyurtlar inşaat grubudur.

    7-süslü süleymanın ekibinden olan eski belediye başkanı ali murat alatepe, beni bütün türkiye tanır namuslu olduğumu bilir diyerek tweet paylaştığında ne acıdır ki sadece 4 kişi reetweet yapıp sekiz kişi beğeniyor. vatandaşımız da onların kim olduğunu çok iyi biliyor.

    8-halkın çoğunluğunu oluşturan mağdur vatandaşlarımız, asgari ücret acaba 3.500 tl olur mu diye beklerken bu harami yapısı yeni kurulan bu ilçeden milyarlarca doları ceplerine koyuyorlar. kullandığı don parasını bile partisine ödettirecek kadar cimri olan doncu süleymanın

    9-… bir önceki oturduğu ev ardıçlı villalarındaydı. yani özyurtların villalarıydı (yani süslü sülünün gizli kasası olan firma).süslü sülü şu anda ise kuzu gruba ait spradon villalarında oturuyor. o projede normal villaların fiyatı 7 ya da 8 milyon tl.

    10-kuzu grubu hatırlarsınız, daha önceki paylaşımlarımda sadık soylu üzerinden süslü sülümanın gizli kasası olduğunu anlatmıştım.kıymetli dostlarım, ülkemiz tehlike altında olduğunda milli mücadele verebilmek için sivil halkı örgütlemek gerektiğinde, halka silah dağıtarak …

    11-…sivil direniş oluşturma görevi özel harp dairesi’ne aittir (daha önceki adı seferberlik tetkik kuruludur). öncelikle bu tip yapıların var olması gerektiğine inanan, teşkilat-ı mahsusa ruhunu savunan bir kişiyim. şu ana kadar anlattıklarımın içinde en önemli bölüme geldik.

    12- 15 temmuzun hemen akabinde ülke genelinde demokrasi nöbetleri tutulurken ağustosun ilk haftasında ekrem gökçekerden alınan, özyurtların bünyesinde olan renault beyaz fluence marka arabayla, esenyurt cumhuriyet meydanının arkasında karanlık bir sokakta…

    13-…(dap hotelin arka tarafında) arabaya koyulan bir kasa kalaşnikof silah istanbul balat’a gitti. ak parti istanbul gençlik kolları başkanı olan taha ayhan’ın yardımcısı olan osman tomakin’e teslim edildi (osman tomakin siyah passat araçla silahları teslim almaya geldi).

    14-bu araç ak parti gençlik kolları il başkanına tahsisli bir araçtı, herhangi bir polis uygulamasına girmesin diye. osman tomakin şu anda ak parti istanbul gençlik kolları başkanıdır. silahların olduğu kasa esenyurt’tan gece 23:30 gibi yola çıktı.

    15- silahları getiren araçta esenyurt ak parti gençlik kolları başkanı abdülsebur soğanlı,ve de 15 temmuz gazisi içişleri bakanlığı personeli ahmet onay vardı.bu kişiye gazi olması dolayısıyla ben araba alıp hediye etmiştim.kendisi sayın cumhurbaşkanımızın da sevdiği bir isimdir.

    16-silahlar balat’ta demir kilise olarak bilinen sveti stefan kilisesi’nin hizasındaki boş bir ara sokakta, gece 01:00 civarında siyah passat’a yüklendi. o zamanki gençlik kolları başkanı taha ayhan şuanda islam işbirliği teşkilatları gençlik kolları başkanlığını yapmaktadır.

    17-süslü süleyman,bu giden silahlar özel harp envanterine kayıtlı değiller.devletin herhangi resmi bir birimine de kayıtlı değiller.sen o tarihlerde sosyal çalışma ve güvenlik bakanlığındaydın.15 temmuz’da kahramanlık rolleri oynarken trt binası baskınına gittiğinde…

    18-…hepsinin elinde kalaşnikof marka silahlar olan birçok sivil şahıs vardı. bu silahlar da devlet envanterine kayıtlı değil. biraz önce anlattığım, dağılımı senin tarafından koordine edilen hiçbir silah da devlet envanterine kayıtlı değil.

    19-senin cumhurbaşkanı olmanı planlayan arkandaki şaibeli organizasyonla 15 temmuz sonrasında da bu silahları dağıtmaya neden devam ettiniz? öyle ya, bu silahları gerektiğinde dağıtma görevi özel harp dairesi’ne ait.

    20-sana bir fırsat veriyorum, benim yalan söylediğimi kanıtlarsan bugüne kadar anlattığım her şeyin boşa çıkmasını kabul ediyorum. isimlerini verdiğim bu kişilerin hts kayıtlarını ve o güne ait mobese kayıtlarını kamuoyuna açıklayın

    21-size söz veriyorum, eğer doğru çıkmazsa bugüne kadar yaptığım tüm iddialarımın hepsinden de vazgeçeceğim. (daha önceki iddialarımın doğruluğu delillerle ispat edildiği halde). ahmet onay sen şerefli bir adamsın, bildiğin doğruları çık anlat.

    22-süslü süleyman, fetöcüler bu ülkenin en büyük düşmanı.fakat senin de onlardan aşağıya kalır bir yanın yok.insanların milli ve dini duygularını tahrik edip iç savaş çıkarma amacının en büyük parçası,15 temmuz sonrasında da el altından bir çok yapıya dağıttırdığın bu silahlardır