hesabın var mı? giriş yap

  • ne ilginçtir ki almanya'da şakır şakır almanca konuşur.

    debe olduğundan uzatılmış entry edit: başlığın amacı belki troll lemekti, ciddiye almamalıydım. ama debe olduğuna göre bir ek açıklama mecburiyetindeyim.

    kimse kimsenin ağzına bant yapıştırmıyor. aklı ve az çok eğitimi olan kimse sokakta konuşulana karışmamalı. ancak bunu ben anayasa'ya taşırsam, vatandaşların devletten beklediği gibi devletin de vatandaşlara uyması için yönelttiği bir duruma döner. madde 3'te belirtilen resmi dili türkçe ve "kürtçedir" denirse, bu muğla daki hatice teyzeyi, kayseri deki muhittin amcayı kapsamaz. devlet dairesine gittiğinde kürtçe tapu çıkartmasına gerek yoktur, %20 yi kapsayayım diye %80 ve hatta içindeki diğer etnik gruplar mağdur edilemez.

    bir devlette her azınlığa dil verilemez. yüzölçümü zaten milyon kilometrekareleri bulan her ülkede etnik çeşitlilik vardır. devleti yöneten çoğunluk kimse resmi dili o hale dönüşür. bugün anadoluda iranlılar devlet kursaydı farsça, araplar olsaydı arapça olurdu. eyaletler birliği değil üniter bir devlette bu durum kaçınılmazdır. almanya da artık 4 milyon türk var ve birçoğunun da vatanı oldu. almanya hiçbir zaman türkçeyi resmi dili yapmaz, yapamaz. ki haklıdır da. işbu yüzden düsseldorf ta hastanede şakır şakır almanca konuşan ve itiraz etmeyen bir kürt, nusaybin de devlet dairesinde kürtçe tapu isteyemez.

    argin nickli yazardan: "ben dediydim"

  • biri canon, diğeri nikon'dur. ama gelin görün ki hangisinin hangisi olduğunu bilecek kadar ne futbol bilgim var ne de fotoğraf makinelerinden anlıyorum. fotoğraf makinesinin megapikseli ne kadar çoksa o kadar iyidir hacı.

  • gün geçmiyor ki ekşi sözlük fakirliğimizi yüzümüze yüzümüze vurmasın.

    lan ben markayı şimdi duydum, millet ev düzerken bu olsun diyormuş.

    merak edip websitesini inceledim, “technology with style” sloganları var. italyan tasarımı olunca pahalı sanırım, fiyat listesi bile yok.

    edit:
    merak edenler için amme hizmeti
    dg narenciye sıkacağı 6.750 tl
    dg su ısıtıcı kettle 6.750 tl
    dg ekmek kızartma makinesi 8.750 tl
    hamur karıştırma makinesi 9.250 tl
    düşünün daha küçük ev aletleri bunlar.

    x dg retro mavi buzdolabı 89.950 tl

    fakir kardeşlerim için ek bilgi:
    dg = dolce&gabbana

  • ''allah'a hamdolsun ki bu salgın günlerinde kongremiz lebaleb dolu. ''
    diyen birisinin yaptığı açıklamalardır.

  • kahvaltı yanında yenebilecek güzel bir tarif;

    karabiber, tuz, zettinyağı ve lime (yoksa limon) suyu ve püre haline getirilmiş avokado karıştırılır servis edilir.

    cips ile dip sos olarak ise; soğan, karabiber, tuz, zeytinyağı, püre haline getirilmiş avokado.

    not: olgunlaşmış avokado ile yapılır.

  • --- spoiler ---

    akp adıyaman milletvekili mehmet metiner: sevsinler sizin anayasanızı… anayasanızı ne zamandan beri referans göstermeye başladınız ya. anayasa vesayetin son kalesidir. onu da paramparça edeceğiz merak etmeyin….
    --- spoiler ---

    kaynak

    üzerine yemin ettiği anayasa için söylemiş bunları.
    “namusum ve şerefim üzerine”…

    bu konuşma bana abd başkanı obama’nın şu sözlerini hatırlattı;
    “2. dönemindeyim ancak anayasaya göre devam edemem. seçime girsem kazanırım fakat bunu yapamam. hiç kimse yasanın üstünde değildir,başkan bile. bir lider görevde kalmak için kuralları değiştirmeye kalkarsa ülkesine istikrarsızlık ve çatışma riski getirir”

  • "ortalama bir insanın ne kadar aptal olduğunu düşünün, şimdi de insanların yarısının bundan da aptal olduğunu düşünün" demiş. helal olsun.

  • sözü edilen kız kemal kılıçdaroğlu'nun kızı olsa başbakan mitinglerde "kızına, evladına sahip çıkamayan, onlara edep, terbiye veremeyen zihniyet nasıl olacak da ülkesine sahip çıkacak. işte bizim bunlarla aramızdaki fark bu." diyecekti.

    en azından bana öyle geliyor.

  • grönland her ne kadar soğuk ve çoğunlukla ıssız bir ada olarak bilinse de bir zamanlar durum hiç de böyle değilmiş.

    hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse grönland, kuzey amerika'nın kuzey doğusunda yer alır ve 2.166.086 km2 büyüklüğüyle dünyanın en büyük adasıdır. ismi norsça yeşil diyar anlamına gelir. ada, norveçli norslar tarafından keşfedilmiş ve sonradan danların eline geçmiştir. şu anda danimarka'ya bağlı bir özerk cumhuriyettir. 59° ve 83° n enlemleriyle, 11° ve 74° w boylamları arasında yer alır. 22 aralık 1992 itibarıyla, kuzey yarımkürede en düşük sıcaklığın (-69,6 °c) ölçüldüğü yerdir. grönland buz tabakası 1.710.000 km2'lik büyüklüğüyle adanın yaklaşık %80'nini kaplar. antarktika buz tabakasından (yaklaşık 14 milyon km2) sonra dünyanın en büyük ikinci buz tabakasıdır. adanın geri kalanı permafrosttan oluşmaktadır. permafrost, en az iki yıl boyunca sıfır derece veya altında bir sıcaklığa sahip toprak parçasıdır. adanın iç kesimleri doğal olarak denize daha uzak olduğundan buralarda aylık ortalama sıcaklıkların sıfır dereceyi aşamadığı kutup iklimi ve deniz sebebiyle daha sıcak olan kıyı kesimlerinde ise toprağın yosun ve likenlerle kaplı olduğu tundra iklimi görülür.

    buzla kaplı yerler ve kalınlıkları

    copenhag üniversitesinden paleontolog eske willerslev, 2006 yılında, grönland'ın kuzey doğusunda yer alan kap københavn oluşumunda, ekibiyle beraber eski insan kalıtıntılarını arıyordu. yaklaşık 2 milyon yıl önce oluşmuş, 100 metre kalınlığa erişen, donmuş çamur ve kum birikintisi olan bu oluşumdan (permafrost) tortu örnekleri topladılar. birkaç sezon boyunca topladıkları örnekleri kopenhag üniversitesinin dondurucularında sakladılar ve teknolojinin gelişmesiyle beraber bunları incelediler. sonucunda tortu örneklerinde çevresel dna'ya (environmental dna) rastladılar. çevresel dna, organizmadan doğrudan elde edilmeyen, onun çevresine bıraktığı dna kalıntılarıdır.

    canlının dna'sını bulaştırmasından keşfine kadar çok uzun bir zaman geçtiğinden (2 milyon yıl) genoma ulaşmak zor belki de imkansız bu yüzden kısmi dna parçaları ile çalışıldı. antik canlıların dna'sı günümüzde yaşayan akrabaları ile karşılaştırıldığında grönland'ın günümüzden oldukça farklı bir ekosisteme sahip olduğu anlaşıldı. bilim adamları porsuk ağacı, ladin, kavak gibi daha düşük enlemlerde yetişen bitkilerin yanı sıra ren geyiği, kaz ve tavşan dna'sına rastladılar. willersev, paleontologların söylediğine göre ren geyiklerinin o zamanlar orada bulunmaması gerektiğini söylüyor. işin daha ilginç tarafı mastodon dna'sına da rastlanmasıydı. mastodonlar, fillerlerle ve mamutlarla akraba olan ve bundan yaklaşık 5,3 milyon yıl önceden 11 bin yıl önceye kadar amerika kıtasında yaşamış bir soyu tükenmiş hortumlu cinsidir. görsel stockholm üniversitesi'nden bir araştırmacı olan love dalen, "bir milyon yıl geçse grönland'ın kuzeyinde mastodon bulmayı ummazdım" dedi. ilgili çalışma 7 aralık 2022 tarihinde nature dergisinde yayımlandı.

    aslında bölge 40 yıldır biliniyordu ve eski kuzey kutbu tortullarını arayan bilim adamları, antik huş ağacı dallarının ve kozalaklarının küçük parçalarını, bir tavşan dişi parçasını ve bölgenin bir zamanlar ormanlarla kaplı olduğuna dair kanıtlar bulmuşlardı. 2006 yılında elde edilen dna örnekleriyle de ekosistem hakkında daha fazla bilgi edinilmiş oldu. yapılan tüm keşifler gösteriyor ki grönland'ın kuzeyi günümüzden daha sıcak (11 ila 17 derece), ormanlarla ve günümüzde göremeyeceğimiz hayvanlarla kaplı bir yerdi.

    2 milyon yıl önce grönland

    elde edilen sonuçlar bununla da sınırlı değildi. bulgular, bu zamana kadar elde edilmiş en eski dna rekorunu kırdı. dna 2 milyon yıl boyunca varlığını sürdürebildi.

    kaynaklar ve ileri okuma
    *national geographic
    *nature
    *wikipedia