hesabın var mı? giriş yap

  • arkadaşlar ben maçtaydım.

    bıçak fırlatılması gibi bir durum yok.

    bıçağı çeken bizzat bursaspor'lu josue.

    ibreti alem için maç iptal edilip, finale fenerbahçe çıkartılmalı.

  • + oglumuzun adi hayko cepkin olsun necla.
    - sadece hayko desek? hani soyadi zaten cepkin olacak, ondan diyorum...

  • belli ki marifettir. burada gururla anlatıldığına göre hırsızlar tarafından yönetiliyor olmamız şaşırtıcı değil. hırsızlar yönetici olarak kimi seçecek ya? tabii ki içlerinde en becerikli olanları. yazık benim annem çağ dışı kalmış, bize hırsızlık yapmamayı öğretti, sonra biz kopya bile çekmedik hırsızlıktır diye. meğer ahlak algısı değişeli çok olmuş, hırsızlık marifet olmuş. zavallı annem, zavallı ben. siz burada yediğiniz küçük (!) boku böyle keyifle anlatırsanız başka hırsızlar tabii övünür gemicikleriyle. aranızda hiçbir fark yok, biliyor musunuz? sizin çaldığınız küçük bir şey değil, onların imkanları sizde olsa aynı boku yiyeceksiniz. midem bulandı...

    edit: hiç gençlik aklı demeyin, ben de genç oldum. koca üniversiteyi bir tane kot pantolon, iki çift ayakkabı ile bitirdim. ama böyle şeyler yapmadım. ahlaksızsınız sadece.

  • ulan buna da şükredenler var, ben daha kısayım hatundan. dik yürümekten sırtım sikildi bir yıldır, ecnebi tabutu gibi geziyorum sokaklarda. kıza babet giydiriyorum, topuklularını da ben giyiyorum, onlarla yürümek de zormuş amk, ayaklarıma vurdu heb. ama hala dırdır hala laf sokmalar. bak daha beş dakika olmadı, bak ya muhabbete bak;

    ben-bensiz sıkılırsınız ya ben de geleyim

    manita-tamam süper ben bakıcam biletlere

    ben- hobin zaten 1-bilet bakmak 2-kiralık ev bakmak
    sal bilet bakmaya, üç gün bakar sıkılmadan teyzesi

    manita-senin hobilerin 1-boş boş içmek 2-boş boş içmek

    ben- boş boş değil, düşünüyorum ben !!!!1!

    manita-fazla düşünme boyun uzamaz.....ay sen zaten :/

    resmen ibnelik ya, ayıptır.

  • her şeyin çıkarlarımızla ilgili olması. birine aşık olduğumuzda bile asıl hoşlandığımız şeyin, aşık olduğumuz kişinin bizde yarattığı his olması. en basitinden bir iyilik yaptığımızda duyduğumuz tatmin, 'ne kadar da iyi insanım ben' hissi. her şeyin aslında tamamen kendimizle alakalı olduğu. ne kadar bencil olduğumuz.

  • kafalar 300 yıl geriden geliyor dedirten harita. millet mars'ta koloni hazırlığı yapıyor, biz halen daha orta çağ kafasıyla, amerikan ve israil silahlarıyla ıslak fetih rüyaları görüyoruz. devir teknoloji devri. sınırlar kalkıyor dünyada. adam gibi üretip, paranla ve teknolojinle dünyada söz sahibi olmadığın sürece üç karış fazla toprağının olması veya olmaması kimsenin sikinde değil.

  • bir tarafta beylikduzu'nu traktorle yararak dere yapmayi vaat eden ak partisi, diger tarafta guneydogu anadolu bolgesine 3 milyon nufuslu bir endustri sehri kurmayi vaat eden chp.

    evlatlarinin gelecegeni kurtarmak bu milletin elinde, ya kendilerini de bizi de yakacaklar ya da birlikte bu bok cukurundan cikacagiz. hayirlisi olsun.

  • nisan'ın ikinci haftası b segment aracımı istediğim fiyatın yüzde 5 altına sattım.

    satış fiyatına yüzde 20 ekleyerek binmek için aynı yıla ait tok kapı c segment bir araç aldım.

    aldığım günün ertesinde aracın piyasa fiyatı yüzde 5, haftasında ise yüzde 5 daha, yani toplamda yüzde 10 arttı.

    muhtemelen bayram sonrasında bir yüzde 5 daha, yaz döneminde ise dördüncü bir yüzde 5'lik artışla toplamda yüzde 20 oranında yükselecektir.

    bir örnekle açıklarsak;

    piyasa değeri 200 bin lira olan x aracınızı yüzde 5 pazarlıkla 190'a sattınız diyelim.

    üstüne yüzde 20 fark (40 bin) ekleyerek y aracını alıyorsunuz.

    230 bin liraya aldığınız y aracı bir hafta içinde 250 bin liraya çıkıyor. ardından yaz döneminde yine yüzde 10'luk artışla bu kez 275-280 bandına geliyor.

    eğer baştaki yüzde 5 indirim + yüzde 20 farkı gözünüzde büyütürseniz, bu kez neredeyse yüzde 40-50 civarındaki kazançtan oluyorsunuz. ticaret bu yüzden mantıklı riskler alma sanatı.

    ikinci el araç alacaksanız, aralık ayında sıfır araçlar piyasaya sürüldüğü için ocak-nisan aralığında almalı, talebin arttığı temmuz-ağustos aylarında da satmalısınız.

    türkiye'de araç sahipliği yüzde 15 oranında. yani 50 milyon araç kullanabilecek kişiden ancak 7,5 milyonunda araç var. geri kalan 42,5 milyon ise talebi oluşturan pazar. 7,5 milyon araç sahibi de meseleye yatırım gözüyle baktığı için karşımızda müthiş bir hareketlilik mevcut.

    durgunluk var, fiyatlar düşecek diyenlere bakmayınız. ötv, döviz kuru, enerji krizi, çip krizi, rusya-ukrayna savaşı varken orta vadede (6 ay) sıfır araç üretimi ve piyasalara dağıtımı azalacağı için kendi aracını üretemeyen, yüksek oranda kentli nüfusa sahip ülkelerdeki talep ikinci eldeki fiyatları daima şişirecektir.

    eğer sabit gelirliyseniz, birikiminizi korumak için uzun vadeli borca girip konut veya araca yatırım yapmak mantıklı. aksi takdirde mevcut birikiminiz konut veya model/segment bazında yatırımınızı korumak için vereceğiniz yüzde farkı (enflasyon) karşısında eriyecektir.

    alacaksanız bugün alın, al(a)mayacaksanız en azından ocak-nisan aylarını takip edin.