hesabın var mı? giriş yap

  • allah düşmanımı bile buna mecbur bırakmasın, olay karşılıklı flörtle çözülsün. valla bak. normalde cesurumdur, dışa dönüğümdür, lafımı da kimseden sakınmam ama şunu yapabilmek için 9 ay düşündüm, söylemeden . baktım olmuyor, çevremden de duyuyorum "bir şeyler olacak gibiymiş x'le y arasında.", eski kız arkadaşı sürekli konuşmaya çalışıyormuş bilmem ne, belki iki üç hafta sırf konuşmamı planladım ama nasıl stresliyim, nasıl gerginim. neyse en sonunda üç saniyeliğine beynimi kapatarak düşünceleri, endişeleri bir kenara ittim ve "konuşmamız lazım" dedim, doğru zamanı falan da beklemedim. planladıklarımdan aklımda kalabilenleri söyledim. arada düşünmüyor değilim, "bunu da söyleseydim, bunu da bilseydi, bana böyle dediğinde ben de şöyle deseydim ikna ederdim belki" diye ama sonra diyorum ki, ne değişecekti?insanların kalbini yarım saatlik bir konuşmayla veya bir cümleyle elde edemezsiniz sonuçta.

    o hayatına devam edip başka kızlarla çıktı, ben ise hep kendimdeki eksikliği merak ettim.

    2018 editi: ya siz ne güzel insanlarsınız, sene olmuş 2018 bana hala "kardeş kendinde eksik arama, onun kaybı" diye mesajlar geliyor. hızlı özet geçeyim, ondan sonra da hoşlandığım erkeklere açılmaya devam ettim. devam ettikçe daha kolay geldi, daha da devam ettim. ve yaşım ilerledikçe de daha kolay olumlu yanıt almaya başladım. olay ergenlikteymiş.

  • beceriksiz siyasilerin, ekonomiden anlamadan ülke yönetmeleri sonucu "sıcak para nerden buluruz amk" sorusuna buldukları yanıt...

    kıdem tazminatının tüm kontrolü devlete geçecek ve dolayısı ile çalışanlar kıdem tazminatlarını taaa emekli olduklarında anca alabilecekler. yani işveren işçiyi çıkarsa dahi kıdem tazminatını ödemeyecek işçiye, o hakkın bizde saklı merak etme diyecek devlet ve o parayı işverende değil kendinde biriktirecek.
    yasanın çıkmasıyla beraber tüm kıdem tazminatlarının tamamı ya da kısım kısım bir şekilde kendine ödenmesini sağlayacak.
    böylece sıcak para gelecek ki krizi öteleyebilsinler.

    kriz kapıda değil artık, kriz başladı ve krizin deliği büyümesin diye önlem almaya çalışıyorlar.
    iç güvenlik paketi olsun kıdem tazminatı kaldırılması olsun.
    hep bunlar kritik planlar.
    hele olur da kriz çıkarsa diye suçlanacak adam da hazır. faizi düşürmeyen erdem başçı.

    ülkeyi belediye başkanı yönetirse daha çok şeyler göreceğiz.
    dini inanışlarının kurbanı olan türk halkı bazı şeylerin farkına varır mı merak ediyorum ama gün geçtikçe şemsiye daha derinlere doğru ileriyor ve korkuyorum ki mutlaka açılacak...

  • ite köpeğe maskara olmak?

    din dil ırk ayırt etmeden su insanlar gibi insanları en azından saymayı ogrenemedikce sizden bi bok olmaz.

  • cannabis ailesine mensup bir bitkidir kendileri. tıpkı kuzeni marijuana bitkisi gibi bu bitkinin de erkek ve dişi bireyleri farklı bitkilerde olur. bira üretiminde kullanılan şerbetçiotu bitkisi döllenmemiş dişi çiçeklerinden oluşur. bunun tarımını yapan çiftçiler tarlalarındaki erkek bitkileri dikkatlice ayıklarlar zira bira firmaları döllenmiş şerbetçiotu bitkisi almazlar.

    bira üretim tarihinde biraya aroma vermek için çok farklı bitkiler denenmiştir. malesef bu bitkilerin bazıları zehirli oldukları için içenler için pek hoş sonuçlar ortaya çıkarmamışlar. biraya aroma vermek için şerbetçiotu kullanmayı deneyen ilk üreticiler elde ettikleri sonuçlar ile bu bitkinin bira üretimi için vazgeçilmez olduğunu farketmişler. bu sonuçlar özetle şöyle sıralanabilir.

    1- biraya kattığı karakteristik acımsı tat
    2- biranın köpüklü olmasını sağlaması
    3- biranın raf ömrünü uzatması

    tüm bunların yanı sıra 2001 yılında açıklanan bilimsel bir araştırmanın sonucuna göre güneşe maruz kalmış biranın iğrenç kokmasınının ve acılaşmasının sebebinin de şerbetçiotu bitkisinde bulunan ve güneş ışığı ile açığa çıkan serbest radikaller olduğunu ortaya konmuş. tabi güneşin birada böyle bir etkiye yol açtığı daha önceden de bilindiğinden bira şişeleri daima koyu renkli üretilmiştir. evet bazı dikkatli arkadaşlar hemen ama corona ve miller niye berrak şişede o zaman diyecek. ilk olarak bunun sebebi şeffaf camın daha ucuz olmasıdır. ama bu biralar da pek güzel diyebilirsiniz. ufak bir hatırlatma yapmakta fayda var.

    corona ve miller gibi biralar genelde ağzında bir dilim lime veya limon ile servis edilir. bu firmaların müşterilerine itelediği gibi bir geleneksel servis metodu değil sadece güneşe maruz kalmış biranın iğrenç kokusunu almamanız için akıllıca bir önlemdir. kapiş?

    türkiye'de bira kültürü emekleme seviyesini halen aşamamıştır. öyle ki türkiye'de insanlar efes pilsen dışında bira olduğunu keşfedeli 5 yıl ancak ya oldu ya olmadı. türkiye'de bu yeni yeni başlıyor ama yurtdışında kendi biralarını yapan sağlam bira pub'ları ile karşılaşabilirsiniz. bu pub'lardaki bira menülerinde her biranın yanında bir ibu değeri belirtilir. ibu değeri international bitterness unit'in kısaltılmışı olup biranın üretiminde kullanılan şerbetçiotu bitkisinin acılık değerini belirtir. bitterness unit için şu tarz bir klavuz örneği verebilirim.

    genel amerikan biraları 5-9 ibu
    porter 20-40 ibu
    pilsner lager 30-40ibu
    stout 30-50ibu
    indian pale ale (ipa) 60-80 ibu
    triple ipa 90-120 ibu

  • burda yazdığım entry'yi görüp beni aramak istemişler, buyrun arayın dedim. beni arayıp yaptıkları tek şey, ücretin 69 lira olduğunu tekrar hatırlatmak oldu. bu ücretin diğer bankalarda çok daha ucuz olduğunu, garanti'de niye bu kadar pahalı olduğunu sordum, "fiyat politikamız bu" cevabını verdiler.

    kendilerine çok teşekkür ederim. en kısa zamanda 3 hesabımı da kapatıp, başka bir bankaya geçeceğim. o 69 lirayı vermeyeceğim.