ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
24 mayıs 2016 evimin önünde bulduğum şey
-
suriyeli sığınmacının kira kontratı.
ibb tv'nin stok resim kullanarak logo değiştirmesi
-
gerçekten büyük rezillik,oysa yandaş bir ajansa 1-2 milyon verip 10$ lık görseli milyonlara mal edebilirlerdi. 10$ lık görseli kullanmak ne demek . itibarımız yerlerde başgannnnn olmuyor böyle.
fernando muslera
ben pokemon'um deyip camdan atlayan çocuk
-
bir dünya çizgifilm severi pokemon'un sekiz buçuk sezonundan mahrum bırakan çocuk. görenlerin insanlık namına en yakından camdan atmaları rica olunur.
olay gündemden düştükten sonra tv de devirdaim eden eski bölümlerden ne zaman charizard'ın magmar'ı yamulttuğu bölüm çıksa "bu bölümde kalmıştı, yarın yeni bölümler başlıyacak." deyu umutlanıp, her seferinde başa döndüğünü görünce kendimi kaybederdim, yıkılırdım. şimdi de "eşşek kadar oldu halen pokemon sayıklıyor" engeli var izleyemiyorum. heryer engel, o engel, bu, hiç gerekliler, luzumsuz, batan güneş, zeplinler
dostoyevski vs kafka
-
"sevgili okuyucular, şimdi siz dinlemek isteseniz de istemeseniz de ben size niçin bir böcek bile olamadığımı anlatmak istiyorum. tüm içtenliğim ve ciddiliğimle söyleyeyim, böcek olmayı bile şiddetle istedim."
yeraltından notlar* - fyodor mihailoviç dostoyevski
"bir sabah tedirgin düşlerden uyanan gregor samsa, devcileyin bir böceğe dönüşmüş buldu kendini."
dönüşüm* - franz kafka
kafaları aynı çalışan ama dilleri farklı dönen, benzer acıların içinde debelenen ama bu acıları farklı açılardan anlatan iki yazarın karşılaştırması. ikisi de toplumdan, insanlardan, düzenden ve bunların çarpıklıklarından şikayetçi ve genel bir değişikliğin/düzelmenin mümkün olmadığının farkında olduklarından bu şikeyetlerini kişisel isyanlarla dile getiriyorlar. biri tüm bu çarpıklıklardan kurtulmak için böceğe dönüşmeyi arzularken, diğeri bu dönüşümün nasıl bir çarpıklıkla sonuçlanabileceğini anlatmış.
şehzade mustafa
-
sadece kara kuru bir olum hikayesi olmayan, zirve yaptigi donemde olumuyle osmanlinin sonunun basladigi sehzadedir, zira diger sehzadelere nisbeten babasini en fazla seven sayan hatta ibadet derecesinde itibar edendir, ornek alan ondan ogrenendir, babasini iran sahina satmiyacak kadar asil ve sadiktir adi guzel kendi guzeldir mustafanin, lakin olmustur artik agiziyla akcigerleri arasindaki borusu kesilmistir ne cevap vermeye mecali vardir ne de verecegi cevaplari inandirabilecegi merciiler, cok gectir artik.
yatagin paylasildigi kisinin yalan yanlis, gercekle alakasi olmayan iftiralara kisiyi inandiricak kadar gozleri kor ettiginin tarihi belgesidir olumu. candan bir parca olmanin degerinin kucuklugunun gostergesidir hatta. baba baba ben yazmadim o mektuplari deseydi ne olacakti ki acaba; alternatif entrikalar bitmez di elbette hurremde.
kendisini kurtarmaya geliyor diye dusundugu zal mahmut aga da ondan beklenmiyecek sekilde davranmistir mustafaya.
sadece mustafa yi oldurmemistir suleyman, kendisinden sonra 2. selimin padisah olmasina sebebiyet vererek bir imparatorlugunda sonunu hazirlamistir aslinda, tirnaklarla kazinilarak gelinen yerleri, bir kalemde kumar masasina koyuvermisitir suleyman, kendi zayifligina yenik dusup asli olmayan savsatalara inanmistir, hurremin anlattiklarini dinlemis onun kurdugu hayale kendiside inanmistir. sadece hurrem hatrına canında bir parcayi koparmamistir ayni zamanda osmanliyida cokmeye mahkum etmistir. demek ki anildigi kadar da muhtesem degilmis suleyman sıradanmis hatta yoldan gecenler kadar.
piyasada kaliteli çay kalmaması
-
7 haziran 2020'de rize'de( ikizdere- sivrikaya mevkii) bir tır devrildi. 1 kişi öldü, tır 21 ton iran çayı taşıyordu. mevzuattaki boşluklardan yararlanılarak kaçak çayların( pek azı faturalı ve kayıtlı, büyük bir bölümü de kayıt dışı) yıllardır rize'ye getirildiği ve "türk çayı" olarak harmanlandığı ve paketlendiği çay üreticileri dayanışma derneği başkanı tarafından açıklandı.
"çayın susurluk vakası" olarak ararsanız sonuçlara ulaşırsınız. sahi bu ülkede kirletilmeyen- bozulmayan ne kaldı ?
tüm zamanların en başarılı erkek düşürme repliği
-
- merhaba.
aidatı ev sahibi mi yoksa kiracı mı ödemeli
-
ev sahibi ödemeli diyenlerin yarın bir gün ev sahibi olunca 'tabii ki kiracı ödemeli aq' diyeceğinden emin olabilirsiniz.
not: müzmin kiracı.
ahmet hakan
-
bugun ekrem ımamoglu ile yaptigi programda kendini rusva etmistir.
ekrem ımamoglu "ben ıstanbul belediyesi`ndeki israfi anlatayim" dedi,
"onu anlattiniz" dedi,
adam "hayir, anlatmadim" dedi,
"sure doldu" dedi,
"bana 12 dediler" dedi,
"o zaman reklama gidelim" dedi.
utanmaz adamlar.
kılıçdaroğlu'na oy yok ikinci turda da yok
-
bu basliklari akpliler aciyor farkindasiniz heralde degil mi? her yorumdan etkilenen saf ve hassas vatandaslara söylüyorum. adayin kim olmasini istediginiz farketmez, eger tayyip in karsisina millet ittifakindan kim cikarda ciksin 2. turda tayyip e atiyorsaniz siz muhalefet degilsiniz. siz kralcisiniz. %0.1 lik kesim sarayda yasasin gerisi ac kalsin diyenlerdensiniz. kendinize muhalefet demeyin.
doğaçlama tiyatro
-
1500-1700'lü yıllarda, commedia dell arte sanatçılarının italya sokaklarında sergiledikleri doğaçlama performanslarla tohumları atılmış, avrupa'da improvisational theatre ya da kısaca improvisation, improv, impro denen tiyatro türü. 1890'larda oyunculuk teorisinde önemli akımlara öncülük eden constantin sergeyevich stanislavski ve jacques copeau tarafından tiyatro eğitimi ve prova çalışması olarak yoğunlukla kullanılmıştır. modern anlamda doğaçlama skeçlerin bir oyun olarak kullanılmasıysa 1940'larda viola spolin (nam-ı diğer doğaçlamanın amerikalı büyükannesi) ve 1950'lerde keith johnstone ile başlar.
viola spolin'den etkilenerek doğaçlama tiyatronun kurgusuz komedi tadı kazanmasını sağlayan ve impro kurallarının şekillenmesine öncü olan, 1950 ve 1960'larda şikago'da the compass players ve the second city topluluklarıdır. saturday night live'ın da orjinal ekibinin çoğu the second city topluluğundan gelir ve programın bazı ülkelerde gösterilen uyarlamaları mike myers, chris farley ve john belushi gibi komedyenlerin yıldızlaşmalarını sağlamıştır.
keith johnstone'ın londra kökenli grubu the theatre machine'in avrupa turnesi, sanatçının sadece atölye çalışmalarında kullandığı doğaçlama sporunun sahnede de kullanılmasını başlatmış ve kendisinin kanada'ya yerleşmesiyle bu performansların kalbi toronto olmuştur.
avrupa ve amerika'da hızla yaygınlaşan doğaçlama tiyatro, 1988'de ilk kez amerika ulusal komedi ligi turnuvasının yapılmasıyla popülerliğini arttırmıştır.
doğaçlama tiyatronun, komedinin yanı sıra politik bir yolu da kullanması 1950'lerin sonlarında polonya'da jerzy grotowski, 1960'ların başlarında ingiltere'de peter brook ve 1960'ların sonlarında amerika'da augusto boal ile görülmüştür. bunlardan bazıları saf doğaçlama performansları, bazıları da öncü deneyleri geliştirmişlerdir. (bkz: forum tiyatrosu) (bkz: görünmez tiyatro)
günümüzde türkiye'de futbol maçı neyse, şu anda amerika, ingiltere, fransa, belçika, kanada vb'de doğaçlama tiyatro biraz öyledir. bir çok profesyonel (bkz: süper lig) ve amatör (bkz: halı saha) tarafından sevilir, yapılılır, takip edilir.
he, bi de ülkemizde örneklerini gördüğümüz kadarıyla zihin açar, canlandırır, insanın kendini ve çevresini algılamasını geliştirir, yapanlar iyi ki vardır, artsındır.
daha detaylı bilgi için:
(bkz: oyuncular ve oyuncu olmayanlar için oyunlar), (bkz: augusto boal)
(bkz: stanilavski sistemi), (bkz: sonia moore)
http://improvencyclopedia.org/…eferences/index.html
http://en.wikipedia.org/…ki/improvisational_theatre