hesabın var mı? giriş yap

  • az önce david grusch, david fravor (eski yarbay) ve ryan graves (eski teğmen) amerikan temsilciler meclisinde kongre üyeleri ve halk önünde yeminli ifade verdi. fravor ve graves şahit oldukları ufo karşılaşmalarından bahsettiler. sadece teknolojimizi değil, bildiğimiz fizik kurallarını da fersah fersah aşan bir fenomenle karşı karşıyayız.

    grusch ise amerika'nın elinde sağlam halde (intact) insan yapımı olmayan araçların olduğunu yeminli şekilde tekrarladı. amerika'da bu yemin altında kongreye ifade verirken yalan söyleyemezsiniz. araçların yerlerini de bildiğini söyledi. araçları bizzat görüp görmediği sorulduğunda "topluma açık şekilde bunu söyleyemem, ama sizin yetkiniz var, özel olarak size söyleyebilirim" diye cevap verdi. ayrıca bu araçlarla beraber biyolojik varlıklar da ele geçirildiğini de söyledi.

    birden fazla kişinin hem bu ufo/uap tarafından, hem de bu konunun dışarı açılmamasını isteyenler tarafından yaralandığını söyledi. cinayetler ve öldürülenler hakkında public olarak konuşamayacağından bahsetti. doğrudan iletişim halinde miyiz sorusuna özelde cevap verebilirim dedi. bakın bunları söyleyen adam istihbaratta görev almış çok üst düzey bir bürokrat. istihbarat içindeki görevlerinden biri de ufo/uap konusunu araştırmak. araştırdıkça pek çok şey buluyor fakat yetkisi olmasına rağmen kapılar ona kapatılıyor.

    şimdi de spekülasyon kısmı: teori o ki, bu ele geçirilen araçlar lockheed martin gibi özel güvenlik şirketleriyle ortak olarak inceleniyor. hatta doğrudan o özel şirketlere devredilmiş de olabilir. bu şirketler de reverse engineering ile araçların nasıl çalıştığını vs anlamaya çalışıyorlar. fakat onlarca yıldır çok ilerleyemiyorlar. bob lazar 89'da ilk konuştuğunda en az 9 uzay aracı olduğunu söylemişti. grusch geçtiğimiz haftalarda verdiği röportajda en az 10 uzay aracının amerika'nın elinde olduğunu ve hatta ilk crash retrieval'ın mussolini italya'sında 1933'te olduğunu söylemişti.

    bugünkü duruşma tarihi bir duruşma. amerikan ve dünya kamuoyunun önünde yeminli olarak ifade veren eski bürokratlar insan dışı bir medeniyete ait araçların amerika'da olduğunu söylüyor. yakın zamanda bu sırların artık saklanamaması için özel yasa tasarısı oylanacak ve bütün bu ufo ifşa dalgasının arkasında bi-partizan yani hem cumhuriyetçi hem demokrat kongre üyeleri var. kongre çoğunluğu lideri chuck schumer yasa tasarısını hazırlayan adam.

    gülün, eğlenin, dalganızı geçin ama farkına da varın ki, tarihe tanıklık ediyoruz: sadece evrende değil, dünyada bile yalnız olmayabiliriz!

    edit: ingilizcesi olanlar, iki buçuk saatlik duruşmayı buradan tekrar izleyebilir: https://www.youtube.com/…vy&ab_channel=gopoversight

  • - eee peki sonra ne olmuş
    - işte onlar da şatoya gitmişler hep beraber
    - hangi şatoya
    - olm masalın başında dedim ya, büyük şato hani
    - kim gitmiş
    - hepsi
    - kim yani
    - yavrum gözünü kapat dinle sen böyle soru sorunca uyuyamazsın ki…

    - sonra kötü kraliçe çıkmış dışarı
    - en kötü olan mı?
    - soru yok!!!

    yemek yemeyi bilmese, yedirirsin; okuyamasa, okursun; kalem tutamasa, öğretirsin; oyun oynayamazsa, oynarsın da uykuya dalmayı bilmeyen çocuğa ne yapılır bilmiyorum. kaç masal okuduğumu kaç ninni söylediğimi unutuyorum bazen. yeri geliyor çocuk gelişimi kitaplarının çalışma kampını andıran, odasına kilitleyin bırakın ağlasın nasıl olsa uykuya dalacaktır türünden insanlık dışı önerilerini uyguluyorum ama bana mısın demiyor çocuk. uykuya dalmak nedir bilmiyor, öğretemiyorum.

    uykuya gidip de yarım saatte dışarı çıktım mı evde zafer turu atıyorum. uykudan ölen çocuğun nasıl olup da 1 saat yatakta beni soru yağmuruna tuttuğunu anlayamıyorum. gözünü kapatır uyursun, bunu çocuğa öğretemiyorum. sanırsız yarın iki vizesi var, sanırsın senedinin günü geldi, sanırsın çeki karşılıksız çıktı da sıkıntıdan uyuyamıyor. lan çocuksun, kafa pırıl pırıl devrilip uyutsana?!

    bir saat sonra, 10 dakikalık sessizliğin ardından…
    - kraliçe hani o siyah giysili olan mıydı?
    - ………
    - ………
    - o prenses değil miydi ki?
    - la uyusan ya!!

  • helecanli genclerin siyaset goruslerinin temeli. halihazirda nefret edilenden nefret etmek, kolay yoldan "perspektif" kazanmanin yolu. fast food gibi, hizli siyasi bilimler egitimi. halihazirda nefret edilen de cogunlukla en bazal, en magazinsel, en yuzeysel objeler oluyor, yani kisiler genellikle, hani su "kucuk beyinler kisileri tartisir vidi vidi" klisesinin dedigi gibi. kisilerin otesini tartismak dusunmeyi, ogrenmeyi gerektiriyor cunku. yapisal sorunlari kisilerin basarisizliklarina yahut ahlaksizlarina indirgemek ise herkesin yapabilecegi bir sey.

    konformizm, nefretin hedefini sasirtmanin yaninda, nefretin kendisini de kavrayistan once getiriyor. nedenini nasilini ogrenmek onemsizlesiyor, tepki ve sert eylemler yuceltiliyor. yumrugunu masaya vurup slogan atmak, kitap acip okumaktan daha kolay; bir kahvehane dolusu insanin bagirislarinin yarattigi gaz, bir kutuphane dolusu insanin neden olacagi ogrenme isteginden katbekat fazla. hele ki deriiin bir stadyum kulturune haiz ulkelerde...

    fakat is sadece kotulerden nefret etmekle kalmiyor. neden-nasilin bilincte yarattigi yukten kurtulundugu zaman, yani duygular ve eylemler dusunceden once gelmeye basladiklari zaman, yanlis hedeflerden gereginden fazla nefret etmenin yaninda yanlis ideallere ve onlari temsil eden kisilere gereginden fazla baglanmak da kolaylasiyor. irak savasi hakkindaki dusuncelerinin onda dokuzu bush'a kufretmekten ibaret olan insanlar, ayni fanatiklikle ve ayni kolaylikla hitlerin genclik kollarina yazilip hayatlarini dolduran insanlardan cok mu farklilar?

    buyuk seytanlardan nefret edenlerle buyuk biraderleri sevenler ayni hastalikli dusuncenin, daha dogrusu dusuncesizligin, tohumlari.

    yogun duygular, tepkiler, masaya vurulan yumruklar, girtlaklari yirtan sloganlar kimseyi hakli yapmaz, dunyayi da daha iyi bir yer haline getirmezler. bir kopek de eve gelen yabancidan nefret eder, avazi ciktigi kadar havlar, salyasini akitir, disini gecirir. ama hala kopektir. insani kopekten ayiran nedenini nasilini ogrenebilme yetisi. duzgun insani aptaldan ayiran da bu yetiyi kullanmak icin gereken meraktir.. neden ve nasil sorularini, kim sorusundan once sorabilme disiplini yani.

    bu yazinin da sonucu sudur: kopekle kopek olmayin. belki cok havlayip, birkac kisiyi isiranlar, heveslerini alip o gunun gazetelerine manset olurlar ama tarih, pek az kopegi hatirlamis, hicbirini de minnetle anmamistir. sanmiyorum ki konformizmin miskinligine alismis kimse o olumsuzlugu tatmis olsun.

  • jon snow ile ortak bir noktamızın olduğu dizi.

    ikimiz de hiçbir şey bilmiyoruz amk. ulan bu diziyi ben de izliyorum insanlar bu kadar çıkarımı nasıl yapıyor? hadi jon snow rol icabı hiçbir şey bilmiyor. ben niye bilmiyorum? sebebi neydi ki?