hesabın var mı? giriş yap

  • titanic enkazına turist taşıyan "titan" adlı bir denizaltı'nın kaybolduğu bildiriliyor.

    1.500'den fazla insanın ölümüne neden olan titanic, 15 nisan 1912'de battı. enkazı 1985 yılında keşfedildi.

    turistleri taşıyan şirketin (oceangate expeditions), gezi için konuklardan talep ettiği ücret: 250.000 dolar. gezi, kanada'dan, enkaza 400 deniz mili uzaklıktan başlıyor, ve sekiz gün sürüyormuş.

    kaybolan denizaltıda bir pilot (kaptan), bir "içerik uzmanı" ve üç ücretli yolcu olduğu söyleniyor. titan'ın bir dalış için 96 saatlik hava stoğu varmış. arama kurtarma çalışmaları devam ediyor.
    kaynak: cnn, wikipedia.

    güncellemeler (saatler türkiye saati ile):
    1. 6/19 22:20: kayıp yolculardan biri "hamish harding" isimli milyader bir ingiliz işadamı. havacı, gezgin, ve uzay turisti olarakta tanımlanıyor. 4 haziran 2022'de blue origin adlı araçla uzaya da gitmiş.

    2. 6/20 09:50: taşıyıcı şirketin kurucu ve ceo'su "stockton rush" (pilot) ve kendisine "mr. titanic" diye hitap edilen "paul-henry nargeolet" isimli fransız asıllı kişi de titan'daymış. kaynak: sky news.

    3. 6/20 19:40: gezi kanada'dan gemi ile başlıyor: 4 gün varış, normal dalış ve çıkış (8 saat), ve 4 gün dönüş. titan 6.7 m uzunluğunda, ve 10.432 kg ağırlığındaymış. titanic civarında bir yere "takılmış" olduğu hipotezi üzerinde duruluyor.

    4. 6/20 21:26: bu saate kadar bulunamamış olması kötü haber. bulunmuş olsalar bile, o derinliğe kadar inebilecek başka bir aracın bölgeye intikali en az bir gün daha alacak. dip dondurucu soğuk, kapkaranlık, ve oksijen azalıyor. titan'daki kişiler şunlar: 1. hamish harding, ingiliz işadamı, 2. shahzada dawood (pakistan asıllı yönetici), 3. oğlu suleman (19 yaşında), 4. paul-henri nargeolet (titanic'e 35'ten fazla dalış yapmış), ve 5. stockton rush (oceangate ceo, 1984 princeton mezunu). kaynak bbc.

    5. 6/21 02:58: aramalar devam ediyor. bulunsa bile çıkarılabileceği zaman aralığı daralıyor. bazıları ip, kablo, vesaire yazmışlar, ama dipteki basıncın eşiti şu: yüz katlı saf kurşundan yapılmış bir apartman ağırlığının titan'ın üzerinde olduğunu düşünün. eğer önümüzdeki 30-35 saat içerisinde, su üstüne çıkamaz ve hemen bulunamazlarsa, kurtulma ihtimalleri yok gibi.

    6. 6/21 08:25: dün 30 dakikada bir "vurma" sesi duyulmuş. ne zaman ve ne kadar devam ettiği söylenmiyor. uzman yazar rochallor'ın kablo sistemleri konusundaki detaylı açıklamaları için: (bkz: #153754889)

    7. 6/21 23:15: kritik, son 14-15 saat. arama faliyetleri çok sayıda gemi ve araçla devam ediyor. uzaktan kumandalı insansız dalış araçları da kullanılıyormuş. duyulan seslerin ne anlama geldiği tam çözülememiş ama yeni bazı sesler de duyulmuş. iki eski oceangate çalışanı güvenlik problemini dile getirmişler, ve geçen yıllarda mahkemelik olmuşlar.

    8. 6/22 03:13: son bir umutla, vurma seslerinin geldiği yer, sonar ve diğer cihazlarla taranıyor. titanic'e iniş 3 saat kadar sürüyor. ana gemi ile bağlantı 1 saat 45 dakika sonra kesildi. iki ihtimal var: 1. ihtimal: titan'da daha önceki dalışlardan kalan bir hasar/çatlak sebebiyle titanic'e ulaşmadan içine doğru çökmüş olabilir (implosion). 2. ihtimal ise: daha önce de komünikasyon problemleri olduğu için, titan, titanic'e ulaştı ama bir yere takılı kaldı. her iki ihtimal de makul görünüyor. eğer araç hâlâ sağlamsa, 10-11 saatlik kadar oksijen kaldığı tahmin ediliyor.

    9. 6/22 10:45 kalan oksijenin tükenmesi için tahmini 4 saat kaldı. herhangi bir gelişme yok. kazazede hamish harding haraket etmeden önce hatıra olarak gezi posterini imzalıyor: görsel. diğerlerinden bir kaçının isimleri de okunabiliyor.

    10. 6/22 20:52 sahil güvenlik, titanic yakınlarında bir "enkaz" bulunduğunu açıkladı. durum değerlendirmesi yapıyorlarmış. enkazda titan'ın metal ayakları (landing frame) ve sivri uçlu arka dış kısmının bulunduğu bildiriliyor. içe doğru çökme/patlama (implosion) olduğu teorisi doğru görünüyor. resmi açıklamayı bir kaç saat içinde yapacaklar.

    11. 6/22 22:40 sahil güvenliğin resmi açıklamasına göre: titan'ın enkazı titanic'ten 500 metre kadar uzaklıkta bulundu. beş kişinin öldüğü kabul ediliyor. ölümleri,"implosion" sebebiyle ani olmuş olmalı. aileleri haberdar edilmiş. cesedlerinin bulunduğuna dair bir bilgi yok. kaza uluslararası sularda olduğu için, hangi ülkenin koordine etmesi gerektiğine karar verilmesi gerekiyor.

    12. 6/23 10:00 kanada'ya ait bir gemiden idare edilen uzaktan kumandalı araç (remotely operated vehicle (rov)) bulmuş kalıntıları. doğrudan kaza ile ilgili bir fotoğraf henüz paylaşılmadı. sadece titan'a binerken, su üzerindeyken çekilmiş bir videoları var. twitter'da veya burada dolaşan kaza fotoğraflarının doğru olma ihtimali yok.

    13. 6/27: aracın karbon-fiber komposit yapısı kazaya sebep olarak gösteriliyor. james cameron titan kazasını titanic kazasına benzetiyor: kaptanın ısrarı, güvenlik uyarılarının ihmal edilmesi, vesaire.. kaza kanada ve amerikan makamları tarafından soruşturuluyor. kaza sırasında, christine dawood ve kızı alina da destek gemisindelermiş. covid öncesinde eşi (shahzada dawood) ile geziye katılmayı düşünüyorlarmış. sonrasında oğlu, babalar günü olduğu için, babasıyla gitmek istemiş. pazar günü, geminin yola çıktığı yer: st. john's, kanada'da, dawood'ların cenaze namazlarında tüm beş kazazedelere dua edilmiş.

    14. 7/7: titan'ın büyük bir kısmı ve bazı ceset parçaları çıkarıldı. barack obama, --buradaki bazı yazarlar gibi-- akdeniz'de boğulan göçmenlerin medyada çok daha az yer almasını bir eşitsizlik olarak nitelendirdi. oceangate ticari faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı.

    debe editi: bu noktadan sonra çok önemli bir gelişme olmadığı sürece bu giri güncellenmeyecek.
    teşekkürler...

  • herşey güzel giderken hiçbir sıkıntımız olmazken ,sene 2000 türkiye nin mali kriz geçirdiği, doların alıp başını gittiği, esnafın kepenk kapatmaya başladığı bir dönemdeyiz. babamda dolarla bir araba almış dolar birden artış gösterince de onu ödeyemez hale gelmişti işler iyi gitmemişti. ben o sıralar öğrenciyim daha yeni gelmişim eskişehir e yurtta kalıyorum işte derslere gidip geliyoruz okuyoruz ediyoruzz . ben tabi yeni bir şehre gelmişim ortama daha yeni alışmışım kendimi yalnız hissediyorum sevdiklerimi özlüyorum böyle bir bocalama devresindeyim falan herşey ilk başlarda güzel giderken babam yurt parasını ödemekte ve bana harçlık göndermekte zorlanmaya başlıyor. öğrencilikte idare ediyosun bi şekilde sadece yumurtayla beslen, sadece makarnayla beslen farketmiyor. ama zamanı gelince yurt sorumlusu ödemenin geciktiğini her ay tekrarlayınca sende de motive kalmıyor . sonra bir gün telefonla konuşurken anneyle eve haciz geldiğini öğreniyosun başka problemlerin olduğunu öğreniyosun. kalkıp memlekete gittiğin bir gün yine haciz memurlarıyla karşılaşıyosun hatta aynı gün babam kredi alacak bankadan, eve de exper gelecek annem haciz memurunu exper zannedip buyrun buyrun diye içeri davet etmişti (sonradan buna çok güldük) baktım olmuyor 1 sene sonra ben okuldan ayrıldım. toparlanmak zorundaydık o sene annem emekli oldu mecburen çünki emeklilik parsını borçlara vermek zorundaydık. sağlık problemlerimiz çıkmıştı ortaya ve de üstüne üstlük 5 senelik sevgilim benden ayrılmıştı kısacası hayatın dibinde olduğumuz bir dönemdeydim.markete gittiğimizde elimizde hesap makinasıyla alışveriş yapardık sadece temel ihitiyaçlar alınırdı. öyle her beğendiğimizi sepete atamazdık artık. bu süreci geçirmek uzun zaman aldı herşeyi düzene sokabilmek, tabi bu ailemizin birliği beraberlği sayesinde oldu. sonra ben tekrar başka bir üniversiteye girip okudum hayatıma yeni bir yön verdim işlerimizde düzeldi çok şükür şimdi eskiisnden de daha iyiyiz. ama şunları öğrendim paralı da parasız da nasıl yaşanabildiğini, dipten nasıl çıkılabildiğini, beraber olmanın güç kazandırdığını en önemlisi sabretmeyi ve savaşmayı öğrendim.

  • yakın gelecekte osmanlıcalarını da göreceğimiz çocuklar.

    kimseyi seyreylemedim ben
    zat-ı aliyenizden daha evla
    kimseye meşk eylemedim ben
    zat-ı aliyenizden müstesna

    (bkz: asdhashdha)

  • tibetin dini lideri. oldukten sonra yeni bir bedende tekrar dogduguna inanilir, bu sayede dünyadan hiç yok olmami$tir. en son ve onücüncü dalai lama lhamo thondup'dur. küçükken kendisine kundun adi da takilmi$tir.

  • "ey kahraman türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın." demiş bir atanın, içi rahat bir şekilde geleceği emanet ettiği gençler olarak, ilkelerini, düşüncelerini, fikirlerini savunamamış olmaktan bir kez daha utanç duymamı sağlayan yobaz söylemi.

  • zaman çok hızlı geçiyor. ufak bi hesap yaptım. iki gün sonra ben tam 34 yaşında ve tam 22 yıldır babasını görememiş biri olucam.

    bu 22 yılda o kadar çok şey birikti ki ona söylemek istediğim nereden başlasam bilmiyorum. cenazesinin olduğu gün "ne kadar çok seveni varmış babamın geldiğinde söyleyelim" demiştim annemede daha bi hıçkırarak ağlamıştı. ölümü, ölenin artık gelmeyeceğini hemen kabullenemiyor insan. ağzımdan öyle kaçmıştı işte.

    başlarda kızgındım hep. sanki ölmeyi o istemiş gibi söyleniyordum sürekli kendi kendime. allaha da kızıyordum. dedem daha yaşlı o ölseydi babamı almasaydı allah. bi kaç ay sonra dedem de öldü zaten evlat acısına daha fazla dayanmadı kalbi. o da ölünce kaldık dımdızlak. evin hatta ailenin tek erkeği olmak 12 yaşındaysanız biraz zor oluyor. maddi olarak söylemiyorum. babamın 39 yaşına kadar yaptığı serveti çok uğraşmama ramen 22 senede bitiremedim. şu an ölsem kendi oğluma mirasım babamdan bana kalanların bir kısmı olacak :/

    konuyu dağıttıkça dağıtıyorum. uzun lafın kısası babama bir kez olsun "seni seviyorum baba" demeyi çok isterdim. sanıyorum ki hiç söylememiştim sağlığında. anneme de söylediğimi hiç hatırlamıyorum. şimdi arayıp söylesem " niye bu kadar çok içiyorsun oğlum" der. yarın da şu anki cesaretim olmaz. ben niye böyle bi adamım ya?

    kafa güzel olunca uzatıyorum böyle. buraya kadar okuyup sarhoş muhabbetimi çekenlerden özür diliyorum.

    son sözlerim babama olsun. söylemek isteyip de söyleyemediklerimin bir kısmı;

    " babacım ben seni çok seviyorum.. çok özlüyorum.. oğluma senin adını verdim. babacıııım diye seviyorum onu. ben sana layık bi evlat olamadım ama oğlum umarım senin gibi bi insan olur. gözlerim yanıyor baba. sanırım toz kaçtı. bu arada cenazene o kadar çok kişi geldi ki inanamazsın. ne çok sevenin varmış"