ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
beşiktaş
-
bugün 4 yediğinde takımını terkeden yarın 4 kilo aldığında seni de terkeder. unutma, en güzel beşiktaş'ın çocukları sever.
a haber'in bacakları kesilen köpek haberi
-
adamlar, iyi güzel saf masum olan her şeye düşman.
kötülüğün neferi olmaya yemin etmişler.
yanılır şaşar da masum bir varlığın hakkını savunuruz diye ödleri kopuyor.
tinder'da günde 10 match aldıran übersonik taktik
-
evet arkadaşlar. devrim niteliğinde, ezber bozan bir yöntemle karşınızdayım.
olay çok basit. ilk olarak tinder hesabınızdaki tüm fotoğrafları kaldırıyorsunuz. en iyi fotoğrafınızı seçip, fotoğrafı 180 derece ters olacak şekilde profilinize ekliyorsunuz. sıra size geldiğinde ilgili tinder kızı fotoğrafınızın ters olduğunu farkediyor. sizi daha net görebilmek adına telefonu ters çeviriyor. sola atmaya karar veriyor. veee buummm! tebrikler eşleştiniz. ilgili kişi telefonu ters çevirdiği için artık kızın solu telefonun sağı olmuş oldu. bu durumda kullanıcı sizi sola atmak isterken yanlışlıkla sağa attı.
şimdi gidip eşleşmelerinizin ve fikifikilerinizin tadını çıkarın dostlarım.
merve nin doğum günü parti si klibi
ekşi sözlüğün mart 2005'teki hali
-
şuradan görülebileceği üzere bana gençliğimi hatırlatmış halidir.
yıllar sonra karşılaşılan eski sevgili gibi.
750 milyonluk ankapark'ın hesabını verecek kişi
-
(bkz: ankapark rezaletinin kimseyi çıldırtmıyor oluşu)
750 milyon dolar lan. bak bir daha diyorum. 750 milyon dolar.
ulan en fanatik akpli olsam şu meseleden sonra oturur iki dakika düşünürüm.
bu kadar fakirin fukaranın yetimin öksüzün hakkına girip pişkince sırıtabilmek, insan içinde gezmek... tarih sizin gibi insanları yazarken yeni bir kelime bulmak zorunda kalacak. akpli siyasetçi utanmazlığı anlamında. normal kelimeler karşılamıyor bu kansızların yaptıklarını...
fakirleri zengin hissettiren ucuz şeyler
-
yukaridaki listenin yarisini bile gerceklestiremedigimi gorunce hangi statuye girdigimi merak ettigimdir. ben kendimi orta halli sanirdim, fakir bile degilmisim amk.
indie
-
yaygın batıl inancın aksine müzik türü değildir. independent, yani bağımsız kelimesinin kısalmış halidir. bir tavır olarak endüstriden bağımsız müzik yapan gruplara "indie grup" denir. 70' lerin ikinci yarısında punk tepkiselliği başladığında, beş büyük plak şirketi, yeni akımlara ve deneysel çalışmalara yüz vermeyince bağımsız küçük plak şirketleri oluştu. o zamanlar gerçekten haysiyetli bir tavır olarak oluşan bu şirketler, bugün beş plak şirketinin hizmetine sunulmuş durumda. şöyle ki; beş büyük plak şirketi yayınladıkları müzikle kumar oynamazlar. çünkü onlar bir albüm için promosyon başta olmak üzere sektör içerisinde milyonlar harcarlar. dolayısıyla ancak bu paraları katlayarak geri döndürecek ünlüleri ya da piyasaya uygun yeni imajlarla yayınlayabilecekleri isimleri yayınlarlar. ancak bu arada yayınlamaya cesaret edemedikleri isimleri bedavadan denedikleri için bu "indie label"lara, yani independent plak şirketlerine destek verirler. dolayısıyla indie label'lar bu isimleri ortaya çıkarır, sonra da büyük plak şirketleri bu isimleri indie label'ların elinden almak suretiyle çarklarını sürdürürler. hip hop' tan post punk' a, rap' e kadar çok değişik türlerde albüm yayınlayan birçok indie plak şirketi vardır.
insanın dünyada ulaşabileceği en yüksek makam
-
hiçlik makamı..
nasreddin hoca’ya sormuşlar: “kimsin? ”
“hiç” demiş hoca, “hiç kimseyim.”
dudak büküp önemsemediklerini görünce sormuş: “sen kimsin? ”
“mutasarrıf” demiş adam, kabara kabara.
“sonra ne olacaksın? ” diye sormuş nasreddin hoca.
“herhalde vali olurum” diye cevaplamış adam...
“daha sonra? ..” diye üstelemiş hoca.
“vezir” demiş adam.
“daha daha sonra ne olacaksın? ”
“bir ihtimal sadrazam olabilirim.”
“peki ondan sonra? ”
artık makam kalmadığı için adam boynunu büküp son makamını söylemiş: “hiç.”
“daha niye kabarıyorsun be adam ben şimdiden senin yıllar sonra gelebileceğin makamdayım: ‘hiçlik makamı’nda.”
bir de ubûdiyet makamı var, hakîkî manada olanı tabi..
sma furyası
-
sanki bunca para, tek tek çocuk tedavisine değil de bu tedavi yönteminin ucuzlatılmasına harcansa daha fazla sma hastası çocuğun yararına olur gibi geliyor ama yine de emin değilim.
sobalı evde büyümüş çocuk
-
sobanın borusunda bulunan, çamaşır kurutma tellerine asılı olan okul önlüğünün kurumasını beklemiş çocuktur
bla bla car'daki ölücü yolcular
-
parasını geçtim öyle biriyle yola çıkılmaz. yakıtın hepsini karşılasa almam ben bunu.
latin erkeklerine dibi düşen türk kızı
-
(bkz: kezban avrupa'da)
kübra par'ın istiklal saldırısı yazısı
-
¦ tam da sınırlarımız yolgeçen hanı gibiyken...
¦ tam da sokaklarımız vıcık vıcık kaçak göçmen kalabalıklarıyla dolup taşıyorken…
¦ tam da almanya bizi kıskanıyorken...
¦ tam da ehonomi çoh eyiyken...
¦ tam da yol yabmışken...
oyun böyük yeğen...
(bkz: kübra par gibi köşe yazısı yazma tekniği)