hesabın var mı? giriş yap

  • bu adamı olcay'ın sırtına bağlama gibi bir projem var. olcay bundan daha iyi pozisyona giriyor, daha çok kosuyor lakin bitiricilik rezalet olduğu için sonunu getiremiyor. tam pozisyona girdiği zaman sirtini dönüp demba ba'ya bırakacak topu, o da golleri atacak leblebi gibi. tabi lan..

  • paketlerin üstüne öldürür süründürür yazmak uzun süredir sigara üreticilerinin hedef kitlesi olarak belirlediği yeni yetme gençler üzerinde hiçbir etki yaratmayacaktır. o yaşlarda ölüm çok uzak bir kavramdır. hızlı yaşa genç öl sloganını benimsemiş çocukların asiliklerini sergilemeleri için bir fırsat doğurmuştur yeni kampanya. elinde sigara öldürür yazan paketi ağzına dayayıp bir sigarayı dudağının kenarına sıkıştıran, tek eliyle açtığı zipposunun ateşine önce kısık gözlerle bakan, kafayı hafif yana eğip sigarasının ucunu ateşe yapıştırırken tek kaş havada karşısındaki kızı kesen veletleri şimdiden görür gibiyim.

    sen yaz o paketin üstüne "atlama tütüne, koyarım o g.tüne" diye bak bakalım alıyo mu bi daha.

  • 1. filmlerinde mutlaka dramatik ve "yalin" bir yasam oykusu anlatir, her sey oldugu gibidir. oyuncularin "rol yapmamasi" da bir nevi "rol"dur, bu haliyle empresyonist, yani izlenimci bir profil cizer. (bu akim asghar farhadi ve pawel pawlikowski ile son 10-15 senede bir nevi "trend" oldu, ama ceylan bunun temellerini kasaba ve uzak ile atmisti. mesela ulas inan inac'in 2005 yilindaki "turev"i de buna benzer bir ornektir)

    2. hikayede sizi gulumsetecek unsurlar yoktur, pesimizm had safhadadir. filmde mutlaka bir trajedi vardir ve olay orgusu bu trajedi ustune kuruludur (bknz: uc maymun, bir zamanlar anadolu'da) eger trajedi bir olay etrafinda sekillenmiyorsa (cinayet vb.) karakterin ic hesaplasmasi uzerinde sekillenir. (bknz; kasaba, kis uykusu, ahlat agaci)

    3. hemen her karakterinin temel ozelliklerinden biri "yalnizlik"dir. hikayenin ana kahramani bir sekilde bulundugu yere ait degildir ve cevresiyle hastalikli, eklemlenememis iliskileri vardir. (bknz; uzak, kis uykusu, ahlat agaci)

    4. filmlerindeki karakterlerin bir diger ozelligi ruhsal acilarina cevap aramalaridir, bu arayis, aslinda ruh acilarini dindirmeleri icin de bir firsattir. filmlerinde karakter irdelemelerinde pek "gizli-kapakli" anlatim yer almaz. insani ve insanla alakali her olayi anlatir. kahramanin dis gorunusu yalin, ic dunyasi karmasiktir.

    5. bilindigi uzere tarkovski'den etkilenmistir ve sinemasinda ondan izler tasir. basit, sade ve siirsel (bknz: zerkalo) bir anlatim tercih eder. yapitlarinda sagduyulu metaforu, ritmik tekrarlari (bknz: stalker) cokca goruruz . monokrom renk paletini, en başta üç maymun olmak üzere, cok iyi kullanmistir. (bir ihtimal "iklimler" istisna olabilir, ancak iklimler de bergman'i kiskandiracak olcude introspektif bir filmdir o da ayri bir konu)

    6. filmlerinde donem donem, goruntu/sinematografi , hikayeden one cikar. "uzak" filminin kar ve kışı, "bir zamanlar anadolu'da" nin çorak ic anadolu bozkirlarini hatirlatmasi lirizm'in sembolik yanini kullanmada ne denli basarili oldugunu da gosterir.

    7. filmlerinde yapayliga yer yoktur, bu nedenle yakin plan cekime sıkca basvurur. yakin plan cekimin bir baska ozelligi de, diyalogun onemini belirgin olcude azaltmasidir.

    8. ana karakterler, genelde, hayalleri olan ama henuz gerceklesmemis erkeklerden olusur.

    9. kadin karakterlerin cekimleri kisa sureli ve durgundur. bu anlatim bicimiyle, psikolojik cozumlemeyi seyirciye birakir, bu yonuyle de kadinlarin toplumda konumlandirilmasi izleyicinin inisiyatifine birakilmistir.

    10. "kis uykusu" ve "bir zamanlar anadolu'da" da anton cehov'un kisa oykulerinden esinlenmistir. bir diger yandan, filmlerinde dostoyevksi ve henrik ibsen'in eserlerinden de izler bulunur.

  • mal olduğumun küçükten belli olduğunun ispatı olacak ama bunlardan biri de benim.

    yanlış hatırlamıyorsam sene 88 veya 89 ilkokul 2 veya 3'e gidiyorum, ankara'daki tanıdıklarımızın yanına gelmişiz yazın, tanıdıklarımızın kızı da benim yaşımda ve ted'e gidiyor, atakule'nin inşaatının bittiği ama açılmamamış olduğu zamanlar, susam sokağı'nın meşhur jenerik çekimleri yapılacak, kızla beraber ben de oraya gittim, hatta bizi atakule'nin tepesine falan çıkardılar, nasıl mutlu oldum anlatamam. sonrasında ise bizi toplayıp koşturmaya başladılar, nerden baksan 1 saat mal gibi koşturdular. en sonunda "şimdi şemsiyeler açılacak, onların etrafında koşacaksınız" denildi, yüzlerce çocuk üstünde susam sokağı'nın her harfi bulunan şemsiyeler etrafında koşarken, ben arasından geçmeye başladım, hatta şemsiyelere çarptığımdan harfler falan döndü. senelerce bu görüntüyü izleyip kendimin mal olduğu gerçeğiyle yaşadım.

    [http://www.youtube.com/watch?v=ckgl9qxgicu http://www.youtube.com/watch?v=ckgl9qxgicu]

    12 ve 13. saniyede şemsiyelerin arasından geçen beyaz şapkalı mal benim.

    edit: link düzeltildi.

  • şöyle bir şey.

    nasıl da mutlu not yazmışlar.

    "kutsalımıza saldırıyöörleeer" diye inleyip durup gururla böyle bir şey paylaşmak...

    bu adamlarla aynı ülkede yaşıyoruz lan. inanılmaz.

  • bunun normal bir açıklaması yok. muhtemelen rte hapse girdiğinde bir gece kendi kendine "bu ülkenin ağzına sıçacam, görecekler" diye söz verdi. kendi ülkesine kin ve nefret duymayan biri şu vaziyet karşısında 1 saniye bile beklemeden seçim kararı alır.

  • hakkında web sayfasında yer alan "fun facts" bölümünden derlediğim bazı bilgileri paylaşmak istediğim afilli çakmak:

    - zippo'yu 1932 yılında george g. blaisdell, bradford-pennsylvania'da icat etmiştir.

    - zippo'nun adı "zipper" yani "fermuar" sözcüğünden geliyor. mucidimiz blaisdell, "zipper" sözcüğünün kulağa çok hoş geldiğini düşünüyormuş, mamafih "zipper"ın patent hakkı alınmış durumdaymış.

    - te o zamanlardan bir zipponun orjinal fiyatı 1.95 dolarmış... evet 2 dolardan az.

    - zippo çakmakların üzerine böyle harfler, simgeler, motifler eklemeye yani janjanlı üretime 1935'te geçmiş.

    - "zippo rüzgara dayanıklı çakmak" için ilk patent 3 mart 1936'da alınmış. patent no: 2032695

    - zippo ilk ulusal reklamını 1937'de yapmış. peki nerde? esquire dergisinde.

    - zippo 1934-1940 yılları arasında punchboard (böyle bir tür dama oyunu yüzeyi gibi bir şey) reklamları/promosyonları ile tam 300.000'den fazla çakmak satmış. 1940'da bu punchboard'ların bir tür şans oyunu olduğu düşünülerek yasa dışı olduklarına hükmedilmiş.

    - 1932'den beri zippolar bradford-pennsylvania'da üretiliyor. zaten üretim mekanı olarak her çakmağın altında belirtilmiş bu. 1949-2001 arasında üretilen "zippo kanada" ise niagara şelalesi simgesiyle damgalanmış...

    - 1932'den beri zippo 400 milyonun üzerinde çakmak üretmiş. 400 milyonuncu çakmağın üretimi 3 eylül 2003'te kutlanmış.

    - zippo yılda 12 milyon civarında çakmak üretiyormuş.

    - 1950'lerin sonunda bir balığın karnından zippo çakmak çıkmış ve zippo ilk çakışta yanmış... (yuh!)

    - ince tasarımlı bir zipponun ortalama ağırlığı 1.50 ons, tipik hafif tombiş zipponunki ise 2.05 ons.

    - dünyanın çeşitli yerlerinde (japonya, güney afrika, italya vb) 15 zippo koleksiyon kulübü varmış.

    - zippo kullananların % 21'ini zippo koleksiyoncuları oluşturuyormuş.

    - bugüne kadar üretilen tüm zippolar yan yana getirilirse dünyanın çevresinin yarısını kaplıyorlarmış. 122 amerikan futbolu sahasını dolduruyormuş şimdiye kadar üretilen tüm zippolar.

    - ilk körfez savaşı sırasında "desert shield" (çöl kalkanı) ve "desert storm" (çöl fırtınası) adını taşıyan bir zippo tasarımı üretilmiş. tasarım bildiğiniz asker kamuflajını zippoya uyarlamış.

    - "operation iraqi freedom" (irak'a özgürlük operasyonu) serisi farklı tasarımlardan oluşuyor ve irak'ta savaşmış askerlere atfedilmiş.

    - "vietnam collectors set" ise sadece 5000 adet zippoyla sınırlı... vietanam'da savaşmış 2.7 milyon abd askerine adanmış.

    - son olarak; kore savaşı'nda görev almış abd askerlerine adanmış "korean war collectors set" ve general montgomery, eisenhower, iwo jima gibi tarihsel figür ve olayların tasarımında kullanıldığı "ikinci dünya savaşı"nda savaşmış "özgürlüük muhafızlarına" adanmış zippolar var bir de....

    kaynak:

    http://www.zippo.com/funcenter/funfacts.aspx

    http://www.zippo.com/…enter/zippointhemilitary.aspx

    pipo dostlarına edit: değerli pipo dostları, gönül yoldaşları... zippo'nun pipo çakmakları da var elbette. mamafih bazı pipo severler zipponun o kendine has "gazının/benzininin" tütüne kötü bir koku verdiğini düşünür o yüzden pipo için üretilmiş zippolardan uzak durulması gerektiğini söylerler.