hesabın var mı? giriş yap

  • gencler gundem bunlar olmali. millet parasizliktan sebze bile yiyemiyor. devlet de hazir sebzeyi halka ulastiracak organizasyondan bihaber. tarim bakaninin istifasini bugun istiyorum bir vatandas olarak. arkadas ulkeye sirk falan dedik ama kaliteli bir sirk olarak kalsin bari.

    eksici piclerden de ricam lutfen mevzuyu sulandirip ne kadar espirituel oldugunuzu burada kanitlamamaniz. adamlarin senelik emegi tak diye cope gidiyor lan. 5 liralik durumunuzun ekstra yogurtlu sosu degil bu.

  • ekmek arası kestane ; kazakistan'da yaşayan kuzenim arkadaşlarını işletmek için kestane ekmek arasında yenir deyip , o şekilde ikram etmiş.yedikten sonra da gerçek yeme şeklini söylemesine rağmen elemanlar , ekmek arası olarak yemeye devam etmişler.

  • nba şampiyonunun 3.5 milyon dolar aldığını bilmeyen safların hala 1 milyon euro bahsi yaptığı konu. ulan bir kişi de şunu demesin ya, şampiyonlar ligi şampiyonu 15 milyon euro kazanıyor, o zaman şampiyonlar ligi de değersiz zira 15 milyon euroya şu an getirilebilecek en iyi oyuncu xherdan shaqiri. önemli olan sponsorluklar ve yayın gelirleridir. euroleague'in havuzu da şu an 511 milyon dolar genişliğinde ve 2026'ya kadar 1 milyar euroya genişlemesi beklenmekte. nba havuzu ise 2018 itibariyle 7.5 milyar dolarlık bir genişlikte. euroleague havuzu nba'in yanında yavrusu gibi dursa da şampiyonlar ligi'nin 2 milyar euro (2.2 milyar dolar) dağıttığını düşünürsek aşırı korkunç bir vaziyette de değil, kıtanın 2 numaralı kupası olan uefa avrupa ligi'nin üstünde bir havuz söz konusu (uefa avrupa ligi havuzu 400 milyon euro boyutunda). ve buna basketbolun avrupa'da 1 numaralı spor olmadığını da eklersek (ve tabii ki ingiliz ve fransız takımlarının euroleague'de mücadele etmemesini de) bu durum anlaşılabilir.

    tanım: iyice suyu çıkan versus.

  • her şeyi daha da berbat edecek düzenlemedir.

    bir defa nafaka kalkmıyor, eşin sorumluluğu 5 yılla sınırlanıyor. bu 5 yıldan sonrasını ise devlet ödeyecekmiş.

    elin iki tane ergen kezosu evlenecek, anlaşamayıp boşanacaklar, 5 yıl nafaka ödeyecekler, ondan sonra hop devlet devam edecek nafaka ödemeye. bu nasıl bir mantık anlayabilmiş değilim.

    salak evlilikleriyle kendilerini yakanlar, artık sadece kendilerini değil bütün vergi mükelleflerini yakacaklar.

  • ortada yaşanan bir dram. 16 yaşında çocuk gelin olmuş, yıllarca şiddet görmüş hamile bir kadın var ve sizin gördüğünüz güzellik mi? bravo.

  • yahu corba olmus bu.

    simdi teslanin uzaktan ampul yakma deneyinde kullanilan teknikle haarpin bir alakasi yok. bambaska teknolojiler bunlar. tesla'nin bir de "deprem makinesi" vardi, ama o da bidigin matkabi yere vurup, binanin resonant frekansina uydurmaktan ibaretti. yani buradaki mantik su herhalde: ionosferden seken dalgalar, fay hatlarinin rezonant frekansina uyarlarsa, orayi yeterince sallarlar, hatta kirilma yasanir yani deprem olur..

    millet de diyor ki, haarp'in yolladigi dalgalarin frekansi ve enerji seviyesi oyle ki bu imkansiz. bunu birak, stratosferi bile dogru duzgun etkileyemediginden hava kosullarinda da degisiklik yaratamaz. zaten ionosfer dogal olarak surekli degisiyor gece ve gunduz arasinda, o degisimlerin de hava kosullarina bir etkisi yok, kaldi ki haarpin etkisi bu dogal degisimlere kiyasla cok daha dusuk.

    diyelim isin bilim kismindan anlamiyoruz. hepimizin elektromanyetik dalga uzmani olacak hali yok. o zaman mantigimizi calistiralim:

    haarp gizli bir proje mi? hayir. ilgili butun raporlar, finansman bilgileri, deney sonuclari halka acik. sadece raporlar degil, tesisin kendisi de halka acik bazi gunlerde. bolgedeki liselerle programlari var, gidip orada calisiyor ogrenciler. abd vatandasi bile olmayan bir suru yabanci tesiste calisiyor arastirma gorevlisi olarak. projenin spesifikasyonlari gizli askeriye birimlerince veya savunma sanayince degil, universitelerce belirlenmis. oyle bir tane universitenin bir tane adami da degil bu isten sorumlu olan: university of alaska, the leland stanford university, penn state university (arl), boston college, dartmouth university, cornell university, virginia tech, university of maryland, university of massachusetts, mit, polytechnic university, ucla, clemson university and the university of florida. yani dunya kadar insan -bircogu yabanci- bu ise bulasmislar.

    ulan bizim dandik sirketteki musterilerin yarisiyla konusabilmek satis elemanlarindan secret veya top secret clearance isteniyor, alt tarafi network kurulacak, burada herifler deprem yaratacak silah bulmuslar, elin cinlisi rus'u gelip ehliyetini gostererek tesiste takilacak aylarca. beyler, agalar, cilgin misiniz?

    ve japonya gibi bu depremlerden zarar goren onca ulkenin askeriyesi, gizli servisleri salak, girenin cikanin belli olmadigi, dingonun ahirina donmus bu tesisi sabote etmiyorlar. yahu koordinatlarini web sayfasina koymus adamlar, birileri icbm atacaksa veya sinsi sinsi denizaltidan fuze sallayacaksa kolaylik olsun diye herhalde.

    dahasi onca yildir hepi topu 250-300 milyon dolara mal olmus ve bilimsel yonu acikca bilinen sistemi baska kimse de kurmuyor; milyarlarca dolari tanka topa yatiran ulkeler parayi denklestiremiyorlar, mal mal bakiyorlar abd 22 senedir bununla ugrasirken.

    komplocu arkadaslarin bazen sabirlari tasiyor ya hani, sebep gostermeden kendileriyle dalga gecenlere diyorlar "bi siz akillisiniz zaten" diye. ben de putin olsam, chavez olsam, kuzey koredeki dumbuk cuce olsam aynisini onlara soylerdim, "bi size malum oldu, bizimkilerin aklina hic gelmemisti bunlar, hemen basliyoruz calismalara.. cuk kafali japon askerlere de soyledik, alaskayi istila edeceklermis" (tabii once eksi sozlukte bir hesap acar, oyle soylerdim. ra ra ras putin nickini alirdim. kimyongiller. hugo boss. bosta degillerse sahibinden alirdim, hayir diye bir cevap tanimazdim)

  • “kötü oynayıp da kaybettiğimiz bir maç gecesiydi. taraftarlarımız bizden önce tesislere gelmiş ve bir hayli de öfkelilerdi. takım arkadaşlarım tesislerden çıkmıyor, taraftarla göz göze gelmek istemiyorlardı sanki. ben ise eşyalarımı toplayıp arabama doğru hareketlendim. bana "gitme, bekle" dediler ama dinlemedim.

    kafamı öne eğip hızlıca arabama doğru giderken anlamadığım bir dilde ve öfkeli seslerle bana bir şeyler söylediklerini fark ettim. söylenenleri anlamadığımdan dönüp cevap veremedim. sanırım bu onları daha da öfkelendirdi. sonra üzerime koşanları görünce korktum ve arabayı bırakıp ben de koşmaya başladım beşiktaş semtine kadar ben önde, onlar arkamda 20 dakika boyunca durmadan koştuk. eve geldiğimde nefes nefeseydim.

    sonra düşündüm ve onlara hak verdim. maçta bunun yarısı kadar koşmuş olsaydım, o maçı kesinlikle kazanırdık dedim. bana koşmayı beşiktaş taraftarı öğretti. bunun için onlara minnettarım.”

    les ferdinand

  • kız arkadaşımın kankasının çökerttiği önerme.

    not: napiym abi, ben `güzel kıza yanaşmak için çirkin kankasıyla arkadaş olma` stratejisini uygulamaya çalışıyordum, bi baktım çirkin kızla sevgili olmuşuz. ben de kaderime razı oldum.