hesabın var mı? giriş yap

  • hızlı ve öfkeli 5/fast five adli film ve filmde oynayan vin diesel uzerine cevirdikleri muhabbet:

    cenk: bugun hizli ve ofkeli 5/rio soygunu adli filmden biraz bahsetmek istiyorum.
    erdem: cenk bey hizli ve ofkeli'nin sonuncusu ta$ ve sopalarla cekilecek demi$tiniz. dogru mu?
    cenk: dogrudur, bunu ba$ka $eyler icin de soylemi$tim.
    erdem: peki diesel dostumuz oynuyor mu filmde?
    cenk: dizel dostumuz var biraz hesapli olsun diye kendisini oynatmi$lar.
    erdem: hic bu filme uygun biri degil. dizelden o kadar surat hayatta cikmaz.
    cenk: ama devamli yari$iyorlar ya butun film boyunca. kim bilir kac depo gitmi$tir.
    erdem: dizel olduguna gore o ofkeli olan. hizli olan oburu. benzinli.
    cenk: benzinli olan hizli. bu da "beni geciyor devamli geciyor, ben yoku$ bile cikamiyorum." diye sinirleniyor. 5. filmin butun hikayesi bu.

    beynimi tokatlayan ikili. diyalogu dinledigimden beri pambik gibiyim amk.

  • kesin olarak anlamanın imkansız olduğu hadise. kesinlikle sanıldığından çok daha yaygın. üstelik sadece galericiler yapmıyor bunu. sahibinden diye güvendiğiniz araç ilanlarında da yapılıyor.

    şimdi bunun iki tipi var. daha doğrusu iki farkı zamanda yapılanı var. birincisinde aracı satacak olan kişi yahut aracı eline geçiren galerici son muayene km sini kontrol edip onun az üzerinde bir değere düşürüyor. ikincisinde ise araç sahibi her muayene öncesi aracın kilometresini düşürüp öyle giriyor muayeneye. böylece kağıt üzerinde her şey kusursuz oluyor. bilmeyenlere de kanı bozuk şerefsizin biri akıl veriyor. abi senin aracın kilometresini düşürelim muayeneden önce, satarken zorlanırsın sonra diyor. üç kuruş için kendini düzdürmekten imtina etmeyecek tiynetteki araç sahipleri de uyuyor bu tavsiyeye.

    bu sebepten tek başına tramer kayıtları asla güvenilir değildir. ayrıca 2009 öncesinin muayene bilgileri görünmez. zira o zamanlar tüv muayenesi yoktu. görünenlerin hepsi de gereçeği yansıtmaz.

    peki nasıl anlayabiliriz ya da en azından tahmin edebiliriz km ile oynanıp oynanmadığını:

    1. tramer kayıtlarında yanında erp yazan kazaların eksper raporu sistemde görünür. o kaza için ayrıca mesaj atarsanız aracın değişen parçalarını, parça ve işçilik miktarını ve kaza anındaki araç kilometresini öğrenebilirsiniz. diyelim ki araç 2104 yılında 200 bin km de idi. araç sahibi 2 yılda 60 bin km yaptı. 2016 yılında da muayeneye girmeden önce km yi 210 bin yaptı ve muayene kayıtlarına da öylece işlendi. kağıt üzerinde bir hata yok. ancak kendini uyanık zanneden sahtekarın atladığı bir şey var ki araç 2015 yılında kaza yapmış ve eksper raporu da var. hemen mesaj atıyorsunuz ve görüyorsunuz ki kaza anında araç 240 bin km de. 2015 yılında 240 bin olan araç ne hikmetse 2106 da 210 bin olmuş. bariz bir km ile oynama örneği. yani ne yapıyoruz, iki muayene tarihi arasında bir "erp" kodlu kaza varsa hemen ayrıca mesaj atıp kaza tarihindeki araç km sini öğreniyoruz.

    2. her aracın belli bir müşteri kitlesi ve bu kitlenin araçtan beklentisi mevcuttur. bazı araçlar, kullanan kişiler itibariyle yüksek km ler yapar. örneğin megane, accent, polo gibi şirketler tarafından sıkça kullanılan araçların düşük km li olması çok düşük ihtimaldir. bir de bu araçlar dizel ise senede 30 bin km altı yapmış ise ciddi şekilde şüphelenin. hele bir de bu araç mercedes-bmw-audi gibi premium bir araçsa senede 50 bin km bile beklenilebilir bir değerdir. zira bu araçların sıfırını alabilecek adamlarda para vardır ve yakıt masrafını düşünmezler. hele ki dizelini almışlar ise senede 50 bin km çok normal bir değerdir. o sebepten bu tarz araçlarda düşük km görünce en az beş defa şüphelenin.

    3. yine aynı şekilde lüks yahut yarı lüks araçlarda lpg takılı ise kilometresinin orijinal olmama ihtimali çok yüksektir. bu araçları ilk sahibinden alan gelir seviyesi daha düşük olan ikinci sahibi ilk iş olarak bir lpg taktırır ve araca canı çıkana kadar tepe tepe biner. bakımlarına vs de pek dikkat etmez. teklemeye başlayınca da hemen km sini düşürüp satışa koyar. hem düşük kilometreli hem de lpg li bir aracın mevcut olması istisnalar dışında akla mantığa da aykırıdır. senede 5-10 bin km yapan adam tüm arıza risklerini ve sorunlarını göze alıp bir de üzerine en az 1000 tl vererek lpg taktırmaz. o lpg'yi taktırmış ise tepe tepe biner aracına. ezcümle lpg takılmış olan araçları alırken de temkinli yaklaşıyoruz.

    4. aracın kilometresi aracın içinden az çok belli olur. ancak öyle durumlar vardır ki araç çoğunlukla sadece şoför varken hareket etmiştir. ön yolcu koltuğunda dahi nadiren oturulmuştur. hele ki kullananın çoluk çocuğu da yoksa aracın içi yüksek kilometrelere rağmen temiz olacaktır. bu tip araçlar km düşürmek için en ideal araçlardır. ancak bu araçların da yüksek km den ötürü pedalları, direksiyonu ve vites topuzu aşınması başlayacaktır. buralardaki yıpranmalar size ipucu verebilir. bazı uyanık galericiler ve araç sahipleri bu durumun direksiyonun ve vites topuzunun derisini yenileyerek üstesinden gelmektedir. ancak arabadan anlayan biri derinin orjinal olup olmadığını anlar. özellikle direksiyon dersinin. aracın içi pırıl pırılken direksiyon derisi yenilenmişse ve araç 100 bin km nin altında ise muhakkak şüphelenin. değiştiğini anlamak için deri ile airbag göbeğinin rengine bakın, ton farkı var mı? bir diğer yöntem ise deriyi kontrol etmektir. bu tip çakallar genelde kalitesiz suni deri ile bu işi yaptırırlar. dolayısıyla o lüks dokunma hissini alamıyorsanız derinin değişmiş olma ihtimal yüksektir. en iyi yöntem ise direksiyon derisinin orjinal olduğuna emin olduğunuz bir araç ile kıyaslama yapmaktır.

    5. aracın koltuk döşemesi komple yenilenmiş ise ve kilometresi de 200 binin altında ise orada da bir km sahtekarlığının olmuş olma ihtimali çok yüksektir.

    6. aracın kapılarının özellikle de sürücü kapısının nasıl açılıp kapandığını kontrol edin. dışarıdan bastığınız kapı kolu sürtünerek açılıyorsa, kapı kolayca kapanmıyorsa yüksek kmli bir aracın kapısını açıyorsunuz demektir. bunu en güzel arka kapılar ile karşılaştırarak anlayabilirsiniz. bir sol arka kapıyı açıp kapatın bir de sürücü kapısını. arka kapının kolu yap gibi açılırken, sürücü kapısını açarken rahatsız bir is oluşuyorsa o aracın kmsi yüksektir. düşük deniyor ise büyük ihtimal oynanmıştır. bu arada bu söylediklerim kapılarda çarpma sebebiyle fiziki bir zorlanma olmadığından emin olunduğu durumlarda geçerli. kapı zor açılıp kapanıyorsa o yönden alınmış olan bir darbeden de şüphelenin.

    7. eğer sahibi aracın servis bakımlı olduğunu iddia ediyorsa servis kayıtlarını isteyin. sahtekar biriyse zaten kaybettiğini söyleyecektir. bu durumda yetkili servisle görüşüp kayıtları kontrol edin. servis bakımlı değilse bile arada sırada önemli arızalar için servise gitmiş olabilir. böyle bir durumda servise gittiği tarih ve km belli olduğu için 1. maddede anlattığım gibi tutarsızlığı yakalayabilirsiniz.

    8. tuzak kilometrelere dikkat edin. böyle değerler varsa özellikle şüphelenin. 40, 70, 120, 180, 290 gibi psikolojik sınır değerlerin altında ise daha çok şüphelenin. örnek vermek gerekirse 305 bin km deki aracın kilometresinin gerçek olma ihtimali 295 bin km deki aracın km sinin gerçek olma ihtimalinden daha yüksektir.

    9. araç garantiden sonra yetkili servise uğramamış olsa bile servis kayıtları bize km nin doğruluğu hakkında bilgi verir. örneğin araç ilk 3 yıl yetkili servise gitmiş ve son gittiğinde 100 bin km de. siz baktığınızda araç 6 yaşında ve 130 bin km de. ya araç sahibi sağlıklı yaşamın sırlarını keşfedip işe bisikletle gidip gelmeye başlamış ya da ...

    10. tüv kayıtlarını da yukarıdaki mantıkla tutarlılık testine sokabilirsiniz. dediğim gibi her aracın binici profili vardır ve senede yapacakları km üç aşağı beş yukarı bellidir. hele ki iki muayene arasında 2-3 bin km geçmiş olan araçlar var ki benim kilometre sayacım geriye çekildi diye bas bas bağırıyor. yapacaksanız biraz daha mantıklı düşürmeler yapın sayın sahtekarlar. en azından senede bi 10 bin km yapmış olsun şu araç.

    toparlamak gerekirse yukarıda yazdığım tüm yöntemleri bir araya getirsek dahi km sahtekarlığını anlayamayabiliriz. bu işi profesyonelce yapan birisi hiçbir şekilde açık vermeyebilir. bu yüzden çok fazla km takıntılı olmayın. km'den önce aracın kendisine bakın. biliyorum klişe olacak ama aracın ne kadar km yaptığı değil o kilometreyi nasıl yaptığı önemlidir. bu yüzden haşat bi aracı sırf düşük kmli diye alacağınıza yüksek km li ama bakımlı bir araç alın. emin olun daha az masraf çıkaracaktır. ha hem bakımlı hem de düşük km li istiyorsanız kesenin ağzını açacaksınız. ikisini bir arada uygun fiyata bulduğunuzu düşünüyorsanız büyük ihtimalle yanılıyorsunuzdur.

  • devlet tarafından son zamanlarda ülkemizin getirildiği durum. televizyondan her istediğini izleyemezsin. internet yasak, koridorlarda sigara içmek yasak, akşam 22.00'den sonra içki yasak, eylem yapmak yasak, kızlı erkekli oturmak, yürümek, aynı odada bile kalmak yasak. her yer polis, güvenlikçi kaynıyor. başımızda zaten yurt müdürü tipli bıyıklı amcalar var. etrafta sağcılar, solcular birbirlerine devamlı ahkam kesiyor. arkadan cemaatçiler dirseğinizden tutup, "kardeş bi baksana, akşam pilavlı sohbet var" diyor...

    oldu olacak herkese akşam 10.00'da imza attırıp, zorla uyutun bir de hıammına. bu nasıl bi hayat tarzı lan? bizim ne suçumuz var olum? neden bi ingiltere, abd, norveç gibi bi yaşamımız yok da yozgat kyk öğrenci yurdu gibi yaşayan bi ülkeyiz?
    yakında yunanistan falan da uyarmaya gelecek amk; "çoraplarınızı, donlarınızı yıkayıp yıkayıp cama asmayın, bizim de anamız bacımız var lan!" diye.

  • aracın işletim sistemine tuner yardımıyla müdahale edilmesi işlemidir. aracın saklı(kısıtlanmış da denebilir) beygirlerini ortaya çıkarma fırsatı yaratır. dünya normlarında kabul edilebilir yazılım motor ömründen çok çalmadan en fazla performansı ortaya koyan yazılımdır. bir tuner olarak son zamanlarda yazılım adı altında satılan ve oldukça yaygınlaşan motoru linç etme kültüründen, çok fazla tekniğe girmeden bahsetmek istiyorum.

    öncelikle kaliteli yazılım avans değerlerini sonuna kadar açma ve turbo-basınç değerlerini maksimum seviyeye çıkarma işlemi değildir. her model ve her marka araç için farklı yazılım kritikleri olduğu gibi aynı model iki araç için kilometre farkı bile yazılımda farklı kritiklere eğilme zorunluluğu yaratır fakat malesef ki ülkemizde bu zorunlulukları ne düşünen var nede denetimini yapan. günde 6-7 araç için yazılım yazabilen tunerların olduğunu duyuyorum. bu kişiler yüzde bir milyon emin olmakla beraber sadece para odaklı çalışan, motor dinamiklerini zerre önemsemeyen, araç en hızlı benim yazılımımla yürüsün, 1-5 sene sonra araç turbo yese bile umrumda olmaz diyen tipler. gülüyorum sadece... her aracın kilometresini, turbo durumunu, araç sahibinin sürüş karakterini, şehirdeki ortalama sıcaklığı bilmenin yanında bu yazılım için oturulup en azından 3.5-4 saat hesap yapılması gerekir, düşünülmesi gerekir. bu işin hakkı budur, bu iş yurt dışında böyle yapılır. piyasadaki tunerların %75'ini gözlemlemiş biri olarak; işini bu dinamiklere göre yapan benden başka 2-3 firma daha var, onun dışında birçoğu matbaa misali copy-paste yapıp, servetlerine servet katmaktadır.

    peki bu sahte yazılımların kalitesi nasıldır, her şeyden önce bu soruya cevap vermek için türkiye'de ki tunerların nasıl çalıştığını bilmek gerekir. ülkemiz'deki çoğu tuner direk kendi cebinden para verip bayi açmak yerine, bazı kişilerle kar ortaklığına girişerek bayilerini bu kişilere açtırır. zaten tuner için hali hazırda önemli olan şey sadece ecu üzerinden dosyanın kess adı verilen cihazla okunması ve bu dosyanın kendisine atıldıktan sonra işlem yapılan dosyanın tekrar ecu'ya okutulmasıdır. yani ecu üzerinden dosyayı çekip kendisine gönderecek biri olduğu sürece internet erişimi olan her yerden yazılım yazabilir. böylece hem reklamını kendisi yerine başkası yapar hemde ülke çapında daha çok kişiye ulaşarak kar marjını yükseltir. dünya standartlarında iyi bir araç yazılımının tanımı dinamikleri üzerinde iyi düşünülmüş olarak yapılırken bu insanların türkiye toprakları üzerinde 15-20 bayi açıp günde 7-8 adet yazılım düzenlemesi yapılan işin kalitesini ziyadesiyle anlatıyor olsa gerek.

    ayrıca şunu da belirtmek isterim kaliteli tunerlar iade garantisi verir. hakkında iyice araştırma yapmanız sonra seçim yapmanız gerektiğini tavsiye ederim. aksi halde aracınızda bir sorun olursa yırtmak için türlü taklalar atan, yok araba buraya geldiğinde zaten bitikti yok bu araçların turbosu zaten sorunlu deyip hala yazılım atmaya devam eden birçok yerle ilgili duyum aldım. bu tecrübeler firmama gelen müşterilerin aktarımlarıdır. sayfalarında otomobil camiasınca tanınan-ünlü kişilerin yorumlarını görerek de yapılan işin kaliteli olduğuna kanat getirmeyin, birçok tanınmış isimden çok astronomik fiyatlar istenerek reklam yapabilecekleri teklifini aldım. anlayacağınız, bu da bir ölçüt değil her şey para-çıkar ilişkisi. genel olarak şunu eklemek isterim, yaptığı araçlar 15.000 km'yi görmeden blok çatlatan, turbosu üfleyen bir sürü tuner var ve bu tunerlar kötü şöhretten sadece isim değişikliğiyle kurtulup tekrar piyasaya çıkabiliyor. ayrıca 3 farklı firma ismi adı altında çalışan tunerlar da bu işin cabası...

    -iyi bir yazılım arabayı tanıyarak yapılan yazılımdır. mevcut stock yazılımıyla 170bin km'de turbo üfleyen ve muhtemelen kısa bir süre içinde yeni bir turbo isteyecek fluence'i ufak bir basınç kısıtlamasıyla bu dertten kurtabildiğimizi hatırlıyorum mesela. yani kısaca yazılım her zaman daha çok hız değildir araç sahibinin isteğine göre ve araca göre yeniden tanımlanabilir bir ihtiyaçtır.

    -en merak edilen konu yakıt tüketimine etkisidir. bunun için kesin bir şey söylemek benim için her zaman zor oldu ve olmaya da devam edecek.kesin olan ise %15-25 yakıt tasarrufunun hiçbir somut veriye, gözleme dayanmayan kirli satış politikalarından biri olduğudur ama bu işin matematiği iyi bir yazılımın kesinlikle yakıt artışına sebebiyet vermeyeceğini hatta ve hatta %5-8 civarında yakıtı düşüreceğini söylüyor. şuan bulamadığım autoweek'in ingilizce bir makalesinde araçların güçlendirilmesi sürücüyü normal zamanlarda daha sakin bir kullanıma teşvik ettiğini bu sebepten tüketimin düştüğünü okumuştum ama bunu yazılıma bağlamanın pek etik olacağını düşünmüyorum, tamamen insan psikolojisi ve apayrı bir konu.

    -türkiye'de tuner sayısının 20'yi geçeceğini sanmıyorum, bu kişilerinde sadece 3 veya 4'ünün her araç için farklı harita çıkardığını kesin olarak söylebilirim.

    -1500 tl'ye yazılım atanların olduğunu görüyorum, bu kesinlikle yazılımın kalitesini göstermiyor. bu kişiler yukarıda saydığım sahte yazılımcıların ta kendisi... kritikleri yukarıda tutan, yazılımları motora en çok yük bindiren ama en hızlısı oldukları için toplum tarafından en iyisi olduklarına kanaat getirilen insanlar. piyasa çok yeni olduğu için ortada bir belirsizlik var, daha ortada patlayan turbolar, devir çeviremeyen motorlar çok olmadığı için en çok kazanan onlar.... benim tanıdığım 4 kişide bu astronomik fiyatlara kesinlikle yazılım atmıyorlar, üst limit 800tl olsun herkes için.

    -bazı arkadaşların bizi kara büyücü ilan etmesi gerçekten üzücü, araç yazılımı konusunda dünyanın önde gelen firmalarından biri olan skn’nin bizzat simülatörlerine canlı katılmış biri olarak çok rahat söylebilirim ki yakıt tüketimini azaltığını artık benim için bilimsel bir gerçek. dyno üzerine çıkarılan ilk araç 2.0tdi passatdı, running on null denilen koşuda (araç tekerlerinin havada olduğunu düşünebilirsiniz) yazılım öncesi-sonrası: 1.4lt-1.4lt/100 km
    ikinci koşuda +1 eğimde aracın rampa inişi simüle edildi yazılım öncesi-sonrası: 3.1 lt-2.9lt/100km
    3. koşuda 0 eğimde aracın düz yolda gittiği simüle edildi yazılım öncesi sonrası: 4.2lt-3.9lt/100km
    4 .koşuda aracın -1eğimle rampa çıktığı simüle edildi yazılım öncesi sonrası:6.2lt-5.7 lt/100 km
    5.koşuda -3eğimle rampa çıktığı simüle edildi yazılım öncesi sonrası:8.2lt-7.1lt/100km
    6.koşuda aracın -3 eğimde 100 km boyunca 150kmhıza çıkıp daha sonra serbest salınımla 80e düşmesi beklenip tekrar 150ye kadar gaz basılıp aynı cycle 100 km bitene kadar tekrarlanması amaçlandı yazılım öncesi sonrası: 9.2 lt-7.7lt/100 km. testlerin tamamen sürücü farkından muaf olması için bilgisayar destekli yapıldı. gaz veren bilgisayardı yani. kısaca biz tunerlar araçların yazılımla yük-yakıt eğrisinin nonlineer olduğunu görmüş olduk benim için en büyük kazanım bu olmuş oldu.

    sizlerde yukardaki tasarruf oranlarını doğru yazılım olmak şartıyla kendi aracınız için uygulayabilirsiniz, 6 lt yakıt ortlamanız var ise yazılımdan sonra 5.5 ltleri görebilirsiniz. eğer 9 lt ortlamanız var ise 8leri görebilirsiniz.

    edit: sorulan sorular çerçevesinde elimden geldiğince editlemeye çalışacağım.

    edit2: malesef trde yazmıyorum artık. marka tavsiyesi isteyenler çok oluyor önerdiğim birkaç arkadaş kendi reklamımı yapmakla suçladı beni bende artık marka ismi vermiyorum malesef. benim için üzücü bir deneyimdi.

    ayrıca entryde verdiğim fiyat bilgisi aradan geçen sürede yüzde 30 yükselmiş olabilir.

  • çocuk acil servisi..

    d---> doktor
    çb---> çocuğun babası

    d- kaç gündür kabız çocuğunuz?
    çb- 20-25 gün oluyo işte doktor bey..
    (doktor şok olur..)
    d- peki getirmek için niye bugünü seçtiniz acaba? bugün taş mı sıçtı?!!

  • kimi gerçekçi diyaloglara çıkış olabilecek düşüncedir.

    - boş zamanlarınızda kitap okumayın.
    - ya ne yapalım?
    - çocuk yapın.
    - ...
    - üçer beşer tane yapın.
    - meslek neydi abi senin?
    - özel bir ülkede başbakan olarak çalışıyorum.
    - bambaşkaymışsın.