• baba whistler'ın çok kolay hiç edildiği bir film. karakter seçimleri daha iyi olsa biraz daha izlenilebilir olurmuş. çok paldır küldür vermişler yedirmişler konuyu. soundtrack dışında pek bişey vermedi bana şahsen. blade her zaman candır ciğerdir o ayrı tabi. manav da işletse gene gider izlerim nasıl kesiyor domatesleri diye. (manav niye kessin lan domatesleri)
  • her sey tamam da dracula karakteri ciddi anlamda davut gulogluna benziyordu. bir turlu konsantre olamadim filme. her an blade'e "ne oldu sana ne oldu boyle sen de oldun layt vampir" diyecekmis gibi bakiyordu.
  • bu film ile ilgili gecen sene patton oswalt bir ropörtajinda bazi anekdotlar paylasmisti..
    onun evvelinde bilinmesi gereken ise; david goyer aslinda senaryoyu ikinci filmin 20 sene sonrasina yerlestirmek istemis. ki bu vampirler dünyayi ele gecirmis bir nokta olacakti ve blade de insanligin son kozu olarak vampir rejimi ile kapisacakmis. lakin stüdyo bu senaryoyu fazla karamsar buldugu icin degisiklige gitmek zorunda kalmislar. o sebeple dandik bir dracula var filmde.(vampir imparatorlugu>dracula yani)
    film aslinda avci olan yeni elemanlar "nightstalker" ler icin (genc yeteneklerin önünü acmak icin) bir gecis filmi olarak tasarlanmis. yani wesley snipes´in rolünün kisa olmasi ve whistler´in hemen ölmesi dahi bu sebepten gerceklesmis.
    gelelim oswalt´in aciklamalarina: üstteki rol kisitlamasindan hosnut olmayan bir wesley snipes ile calismak durumunda kalinmis. bunun ötesinde snipes sürekli kafasi dumanli ve yönetmen ile arasi bozukmus. hatta bir noktadan sonra birbirleri ile sadece post-it lerle iletisime geciyorlarmis. yönetmen ve basrol oyuncusunun bir nevi soguk savasindan hali ile diger oyuncularda etkileniyormus. zaten snipes cekimler boyunca, kamera karsisinda olmadigi zaman da, "ben blade´im" diye dolasip ve kendini role fazla kaptirmis görünüyormus.
    üstteki ve daha nice sebepten dolayi bu filmden bir cacik olmayacagi belli imis. peki bu durumda sormazlar mi, ne bok yemeye cektiniz bu filmi diye? wesley snipes sette bir gün goyer´a "sen bu filme zarar veriyorsun, birak git" diyecegine, böyle filmde oynamadan kendi cekip gitse imis.(hos, goyer de bunu söylemis, ama snipes ile ilgili sahneler cekildikten sonra)
    film serinin en zayif halkasi, ama bir artisi var ki o da sonlari. üc cesit son var filmde:

    --- spoiler ---

    1) sinema versiyonu: drake´in blade´in kiligina girip, fbi otopsisinde geri drake´e dönüsmesi ve blade´in kurtulmasi.
    2) director´s cut: blade otopsi masasinda uyanip orada bulunanlara katliam yapmasi. hatta milletin kanini icip kacmasi.
    3) werewolf: burada virus bütün vampirleri yok ediyor ve blade emekliye ayriliyor. nightstalkerler bu sefer kurtadam ve vampir melezleri ile kapisiyor.

    ücüncü son zaten gecis filmine uygun olurdu, yani oradan yeni bir seri icin malzeme cikiyor.
    ama bence blade serisinde devrim yapmak icin director´s cut sonu ile devam filmi cekilebilirdi. cünkü bu sonda blade artik kendisi tamamen vampir moduna geciyor ve savastigi yaratiklarla ayni duruma düsüyor.(drake de kavga dan sonra bunu ima etmisti, eninde sonunda kana susamisliga yenik düsecek diye) bu halde villain olarak bir blade filmi cekilebilirdi. tabi blade´in karsisina kahraman olarak kim cikabilir o da ayri bir mevzu.

    --- spoiler ---

    özet: blade bitmis.
  • yeni bir türün ortaya çıkıp vampirleri düdüklediği, bunun üzerine fena halde tırsmış kan emicilerin:
    - ya blade abi, nedir bu çektiğimiz, başımız bitten götümüz sikten kurtulmuyo. yardım ediversen de bize, şunlarla bir başa çıksak.

    demesi ve olayların gelişmesiyle sürebileceğini düşündüğüm serinin üçüncü filmi.
    (bkz: blade 2)
  • zayıf bir plotu olmasına rağmen yinede güzel action ve efekt görmek isteyenlerin birazda olsa hoşuna gidebilecek olan film.

    --- spoiler ---
    kanımca filmdeki en iyi espri , psikiyatristin bladee, "do you know who is in the white house right now" sorusuna bladein "an asshole" diye cevap vermesidir.
    --- spoiler ---
  • tahminen whistler'in tekrar olmesi ile cekilecek bir 4. filmin sinyalleri verilmi$tir. whistler canlanacak ya hani, gelecek bolume de onun bi olurunu buluruz hesabi.

    $aka bir yana yapan ve edenler bekledigimiz actionlari bizlere vermi$ lakin blade efsanesinin icine iyiden iyiye etmeye ba$lami$ olmasi canimizi sikmi$tir bu filmde. canim wesley snipes karizmasini onu du$urup durduklari olmadik katakulliler ve sikintilarla yerle bir etmi$lerdir. hannibal king ve whistler jr. bile bizlere neredeyse blade kadar cok a$ilanmaya cali$ilmasi da ayri bir can sikici yon. ulan elin wampirinin kopekleri ve hannibal king'in abidik gubidik sahnelerini bile hap gibi yutturdular resmen.

    hani nerede blade'in tekli sololarindaki o eski endam? o eski cekicilik? her yeni cekilen filmde butcenin katlanarak artmasi bizlere ne kazandirmi$? hadi bizleri gectik filme ne kazandirmi$? bu kadar paraya kiyacaksaniz bari adam gibi bir $ey yapip gelin kar$imiza. en az butceyle cekilen serinin ilk filmindeki yaraticilik ve marvel comics'in neredeyse oldugu gibi yansitilmi$ligi nerede? nerede o bizleri bizden alan hikaye ve surukleyici tempo? tamam kabul ediyorum fazla soru sordugumu ama insanin kendisine hakim olmasi cidden cok guc filmi izledikten sonra. 2. filmdeki hayalkirikligini ortadan kaldirip ilk filmin tadini yakalamak icin onca paraya kiyip sinemaya gelmi$im, almi$im elime popumu cornumu, yayilmi$im koltuga -koltuga ki en arka siranin ortasi, ortasi ki hemi de onumdeki adamin boyu siksen 1.60'i gecmiyor!- oyle sereserpe, icimde az sonra ya$ayacagim karizma otesi hareketlerle blade dolu dakikalarin tarifi zor heyecani. ama gel gor ki ortada heyecani ya$attiracak sahneler yok!

    "karde$im bunca harcadiginiz paraya, yordugunuz beyin hucrelerine yazik degil mi?" diyesi geliyor insanin gayriihtiyari olarak. zaten ekonominin kicini dogrultmak icin vatanda$in belini bukmekten bikip usanmami$ ve mali gucunu iyiden iyiye a$$agilara cekmi$ bir ulkenin insani icin luks sayilacak bir aktiviteye gelmi$ligin vicdan azabini en derin noktalarimizda hissederken yapilir mi boyle kalle$lik bize? $imdi sinemaya bayildigimiz paraya mi yoksa sinemaya bayildigimiz parayla doyurabilecegimiz ama doyurmadigimiz karnimizi mi du$unelim?

    hayir, du$unmuyorum hicbirini. ben kendi e$$ekligime doymuyorum sadece. neden doymuyorum? doymuyorum cunku filmi divx olarak izleyip olasi bir "mukemmel film" tadini alamamayi istememi$tim. istemi$tim ki bu filmi ilk olarak sinemada seyredeyim de o guzel dakikalari o guzel ambians ile bunyeme sindireyim. yok anasini satayim, nerde?

    lakin bunca satiri buraya yazarken unuttugum bir hadiseye de deginmek istiyorum musadenizle. ben dogma buyume blade hastasiyim. marvel comics sayesinde daha film haline gelmeden beri bu amcayla yatip kalktigim cok zamanlar oldu. ilk film ile kendimden gectim, ustuste kac kere izledim sayisini hatirlamiyorum bile. 2. film oldu sukut-u hayale ugradim, ama vazgecmedim. onu da tekrar tekrar izledim -hayvanotesiligimden oturu belki bilmiyorum-. bu guzel hikayenin boyle kotu yansitilacagini hic du$unmedim. iyi halt etmi$im. ho$ 3. film ne kadar kotu olursa olsun yine izleyecektim. daha kotu bir 4. film cekseler, hatta hatta 5. 6. veya 29381923812352412. bolumu ceksinler onu da izlerim, acik acik soyluyorum. ama ne olurdu sanki kar$imiza daha guzel bir uyarlama ile gelselerdi? ne olurdu sanki?

    ey amerikan sinemasi, ey marvel comics'in tum hikayelerini 2000 bilmem kac senesine kadar tamamen cekmeyi du$unen zihniyet, burdan size 2 satir olsun laf etmek belki bana du$mez ama seyirden oturu hayalkirikligi ya$ami$ biri olarak haddimi a$ip 2 cift laf edecegim sizlere. seyircinin gecmi$teki hayranliklarina ve bagimliliklarina guvenip film cekecekseniz bunu hic yapmasaniz daha iyi. daha iyi cunku cizgiroman olarak kazandiginiz kitleyi filmlerle kaybediyorsunuz. filmden, filmin iceriginden bahsetmiyorum. "film cekip millete hap gibi yutturucaz, nasil olsa gi$e hasilati belli bir rakamin altina du$meyecektir" zihniyetinden kurtarin artik kendinizi. diyorlar da inanmiyoruz eskisi gibi degil hicbir $ey diye. aynen oyle halbuki. hatta daha da kotusu sanki...
  • blade'in 1.sindeki ilgi çekiicilik hiçbir diğer bölümde olamadı... trinty'ye drakulayı getirmişler, ama pek iyi etmemişler... vampir ırkının ilk örneği, emsalsiz olan dracula her hafta sonu izlediğimiz buffy ya da angel'daki yaratıklara benziyor... dracula'yı dracula yapan o muhteşem karizması ve etkileyiciliği yok...
    bu hollywood ne zaman korkunç bir yaratın deyince, kocaman ağzı boylamasına açılında içinden bir tane daha ağzı çıkan, boynuzlu, salyalı bir şey dışında bir şey düşünecek diye merak ediyorum.
  • drakrober turuyle tanistigimiz filmdir.
    bu filme gore 4000 yillik efsane "yaratigin" bildigimiz magazin dergilerinde hande yener'le falan cikan heriflerden farki yoktur.

    (bkz: yapmayin)
    (bkz: yaziktir gunahtir)
  • --- spoiler ---
    sayın drakulanın bebegi kacırarak asagı atmaya calısması, o genetikci kor kızı ve ustekileri savunmasızca oldurup film boyunca onurdan, soyluluktan bahsetmesi, live by the sword die by the sword edebiyatı yapması super celiski yaratmıstır..
    --- spoiler ---
  • film çekileli çok olmuş, ben de daha önce izlemiştim ama cumartesi günü 3 filmi baştan izlediğim için yeni fark ediyorum. çok bariz bir hata yapmışlar.

    --- spoiler ---

    drake ya da daha fazla bilinen adıyla dracula suriye'de bulunur. hannibal king, blade'e durumu açıklarken ırak der.

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap