dandy

• 20 inci yuzyil basi tikkysi
• the art of seduction isimli kitabin icerdigi, 9 tip "bastancikarici"dan bir tanesi. kitaba gore bu tip, imajiyla bol bol oynar, ve vurucu androjen bir goruntu sergiler. bizim "takilip kalmislik" hissimizi yokeden, daha "akici" daha "ozgur" tiplerdir. kategorize edilemeyen, maskulen ve feminenlikle oynayabilen bu tiplere hayran oluruz. her iki cinse de degisik sekilde cekicidirler- onlarin narsist taraflarina vurucu etkileri vardir. bu tipler, insanlari grup grup etkilerler. bastirilmis istekleri olan insanlar, bu degisken kisilere bayilirlar.
  bir feminen "dandy" (yani erkek), kadinlarin narsist tarafina hizmet eder, yani kadinlar kendilerinin soylu gururlu guvenli gorunuslerini gormekten zevk alirlar bu adamda. ayna gibi. hafif bir koketlik sosu yedirerek, asagidan asagidan ise erkekce "zalimlik"lerini ortaya cikararak bastan cikarirlar.
  maskulen bir "dandy" ise (yani bir kadin), saf feminen bir kadinin veya saf maskulen bir kadinin dezavantajlarindan arinmistir. soyle ki: yuzde yuz saf feminen bir kadin, belki hep erkek ilgisi cekebilir, ama her zaman erkegin ilgisini yitirme riski altindadir. maskulen kadin ise bu ilgiye zaten sahip olamaz. halbuki dandy ise, notralize edilmis bir erkegin gucu ile donatilmis bir kadindir. son derece aktif ve cinselligi kuvvetli gorunumu olmasina ragmen, vakur ve kendinden emindir. kontrolunu yitirmez. kitaba gore, erkekler, kendi silahlarini kendilerine karsi kullanan kadinalra karsi ne yapacaklarini kestiremezler. apisip kalirlar.
  freud'a gore insanin libidosu esas temelinde biseksueldir. dandy, bu biseksuelitenin ortaya cikmasini engelleyen faktorleri ortadan kaldiran bir kolaylastiricidir. insanlarin ilk bastaki memnuniyetsiz yaklasimlarindan korkmayin, dandy olmayi bir deneyin, cunku bu sekilde insanlarin karanlikta kalmis isteklerine yanit verebilme goruntusu cizebileceksiniz..
• çoğunlukla yanlış bir biçimde snob yerine kullanilan sözcük. züppe ya da tiki olarak adlandırılabilecek snobların aksine, bir dandy toplumu dönüstürücü etkiye sahiptir.
  (bkz: andy warhol)
• dandy’nin aynasına bakılırsa “güzel ve soylu olan herşey aklın ve hesabın sonucudur” . ayna önünde biçimlendirilir, toplum içinde de ilk olarak dış görünümündeki titizlikle göze çarpar dandy; “modern kahramanın kabuğu” olan giysileri ve o mağrur duruşuyla “yapay biçimlerin o herşeyden üstün görkemi” ne sahiptir çünkü. üçüncü gözlerin nazarında yarattığı bu kurmacadan kıvanç duyar. ancak baudelaire bunun sadece “ölçüsüz bir giyim kuşam, bakım ve maddi zerafet merakı” gibi anlaşılmaması gerektiğini söyler; “bu tür şeyler mükemmel dandy açısından sadece aklının aristokratik üstünlüğünün simgesidir” . dandy’ninki, bir ideale yaklaşma uğraşıdır. güzeli geliştirmek, tutkuyu tatmin etmek, haz almak, hissetmek, düşlemek ve düşünmek; “şaşırtmanın zevki ve hiç bir zaman şaşırmamanın gururu” nu duymak; yararlılığa dönüşecek herşeyden uzak duran bir aylaklığı yaşamaktır onun işi. üretkenliğin kutsandığı, üretici güçlerin sonsuza dek geliştirilmesinin tek amaç olduğu "kapitalizmin yükseliş çağı"nda, sanat bile yararlılık terazisinde tartılmaktadır. bu koşullar altında, yararsızlığı iş edinen dandy elbette asidir, doğurgan tembelliği manifestolaştırmış bir muhaliftir.
• marcel proust' un yazdigi kitaplarda elestirdigi, ozelliklede fransa daki erkeklerde yaygin olan bir cesit insan cesiti. tam turkce karsiligini bulmak zor, ama tiki olarak cevirelim olsun bitsin.
• bir vakitlerin en canyakan sakizi. her sakizda "d", "a", "n", ve "y" harflerinden biri cikardi, "dandy"i olusturunca katalog filan kazanirdiniz. fakat "y" harfi cikmaz allah cikmazdi..
  
  gunde dort bes sakiz cignemek, hadi cignedik diyelim, harclik yetistirmek zordu, cileliydi.. cogumuz su an daha farkli seylere sahip olabilirdik..
• işçileri sendikaya üye oldu diye işten atan sakiz markasi.. aylarca direndiler tam uzlaşma oldu derken adamlar meğer güç topluyormuş, attiklari işçi kadar özel güvenlik aldilar. direniş sirasinda bir işçinin şiiri herşeyi özetliyor sanirim...
  
  ...o sabah vardiyaya gelen bir işçinin, içeri girmeden kapı önünde yazdığı üç kıta, işçi lokalinde çay ocağına asılmıştı:
  
  dandy yönetimine
  
  bak attığın işçiler hep birlikte direndiler
  
  ne eve gittiler ne de pes ettiler
  
  sen neden anlamadın bu işçinin tutumunu,
  
  bunlar kararlı, sendika oldu onların gururu.
  
  sen sandın ki işten attım kurtuldum,
  
  biraz süre verdim, bak onları susturdum.
  
  be akılsız yönetim
  
  asıl sen bunlarla kendini kandırdın.
  
  duvar ördürdün, güvenliği artırdın,
  
  biz sana el uzattık, sen gözaltına aldırdın.
  
  işçinin duruşunu görünce neden yıldın!
  
  o ses geçirmeyen camlar, o yüksek duvarlar
  
  seni korur mu sandın!
• her ne kadar şehrin yalnız, asi ve bezgin kahramanlarının içinde bulundukları toplum yapısına, sosyo kültürel duruma, ahlak yapısına duydukları alaycı veya öfkeli tepkinin tezahürü olduğu kabul edilse de dandyliğin, ben böyle bi tanıma götümle gülmeyi tercih ederim kabul etmektense.. bi kere bunlar flamboyant, gösterişperver insanlar olarak en başta tavan yapmış bi ego sorunsallaıyla birlikte anılmalıdırlar, sanatçı kişiliklerinden önce.. farklı olduğun için mi dandysin yoksa dandy oluğun için mi farklısın sualini sorarsak tarihin meşhur dandylerine, bazısı al benim şiirim budur nesrim budur resmim budur konuşma fazla derkene bazısı da yapımdan ileri geliyo bu benim , ben böyle doğmuşum, derler ki sinir dolu bakışlar fırlatmak istediklerim de bu ikinci kategoriler ve onların günümüze kdarki ve günümüzdeki uzantılarıdır elbet .. senin elinden yhiç bişi gelmiyoken herhangi bi yeteneğin yokken, varsa da üstüne gitmeyip ebleh ebleh gezinirken çıkıp da sanatçı ruhluyum ben bakın parlak kırmızı yelek giyiyorum, pabuçlarım da damalı damalı, dersen neye tepki duyuyosun tam olarak diye sorarım ben sana o vakit, öd gibi kalırsın oracıkta .. nedir senin derdin , tamamen psikolojikse eyvallah renkli renkli hani bi bok olamadım bari farklı olıyım hesabı, ego tatmini , mastürbatör gibin bişi, yok değilse sen bunu bezgin ruhunun tepkiselliği şiddeti olarak anlatıyosan siktiri basarım şahsen, git hiç bişi yakışmıyosa eline toprakla oyna yine bi fikrin varsa anlaşılır amanla, ama nerdee tabi.. baudelaire, wilde gibileri hani tek tük bulunan şahsiyetler öteleri modaya uyanlar, modayı yozlaştıranlar, basitleştirenler , poz verenler.. modern toplumun ikiyüzlü kesimi, takiyecileri .. bohem diyince şapka çıkartırım ama dandy lere, punklara, emolara vb. o kadar sevgiyle bakamıyorum ..
  ruhunu kirletiyosun o giydiklerinle diyesim gelir.. diyemem içimde kalır..
• çok hoş bir parov stelar şarkısı. eğlenmek isteyenler için bire-bir. yola-b eşlik ediyor parov stelar'a.
• polisiye edebiyatta en onemli tiplemesi agatha christienin hercule poirot isimli karakteri olan zuppe tiplemesi