4 entry daha
  • bitmemiş hissi veren dostoyevski romanı.

    ne oluyor en sonunda moskova'dan gelen konuk bay ovrov evlenmek mi istiyor netoçka ile? yeni bir evde
    devam edecek sanki bunalımlar.

    özellikle ikinci bölümü okurken pek bunaldım ben, "aaa sıkıldım be bu kitaptan dostoyevski değil feriştahı olsun isterse
    yazarı" deyip kenara koydum bir iki defa. ama kısa süre sonra tekrar alıp okumaya başladım. yok, öyle ben başladığım
    işi muhakkak bitiririm diye kastığım için değil, aslında okumak istiyordum galiba.
    e ama bunalıyordum da. neydi bu şimdi yani. biraz geç olsa da jeton düştü. sıkılıp, bunaldığım kitabın kendisi değildi aslında.
    kahredici bir yoksulluk, çaresizlik, başarısızlık, yoksulluktan mıdır hilkattan mıdır diye tereddütler içinde bırakan bir adilik,
    sonra tekrar yoksullukla kuşatılmış bir aile. gidip onlara yardım etmek istediğimi ama yardım etmemin mümkün olmadığını
    hatırlıyorum. roman o, kitap, kitaaaap diyorum, hayali karakterler onlar. ama hayali olamayacak kadar gerçek gibi herşey diyorum.
    ve okurken roman olduğunu unutturabilen bir romanın yazarının feriştah olduğunu bir de ben keşfediyorum.
    insanlık için küçük ama benim için büyük bir adım.

    alternatif bitiş cümlesi:sevgili dostoyevski yüreğine sağlık. (bu lafı çıkaran kalp hastası ol da sağlıklar uzak olsun yüreğinden, ne kadar skimsonik bir laf bu)
34 entry daha
hesabın var mı? giriş yap