3 entry daha
  • musevi kökenli bu hanim ablamiz 9 yaşına kadar moskova'da yaşadıktan ve babasının pop ve rock albumlerini dinleyip bir yandan da piyano çalmayı öğrendikten sonra ailesiyle beraber bronx'a taşınmış, burada da sinagoglar dahil olmak üzere birçok yerde piyano çalmaya devam etmiş, sonunda kendine ait bir piyanosu da olmuş. sonralar suny purchase music conservatory'ye devam etmiş, bu sıralarda da jazz müzisyenleriyle haşır neşir olmuş, ilk albumu 11* de boyle jazz esintili olmuş. gel zaman git zaman ikinci album songs'un ertesi they might be giants'ın davulcusu alan bezozi üzerinden strokes'un yapımcısına ulaşmış spektor'un namı ve almış yürümüş haliyle en son soviet kitsch'i de salıvermiş piyasaya.

    bu beyaz tenli, renkli gözlü hanımefendinin anti-folk yaptığı idda edilmekte. yani "punk müziğin folk müziğe yaptığını sadece bir gitar ve entellektüel sözlerle -laf sokarak da diyebiliriz- yapan müziktir" diyor kaynaklar. "peki acaba bu bir türü mü tanımlar bir duruşu mu?" diye soruyoruz biz de kaynaklara. regina spektor'un müziği genel olarak eğlenceli ve yaratıcı olarak tanımlanabilir, ille de bir şeylerle karşılaştırmak gerekirse mesela sadelik açısından biraz ani difranco, ses rengi açısından biraz fiona apple, piyano düzenlemeleri açısından biraz tori amos ve daha başka birçok şeye benzetilebilir ama tam olarak kavrayabilmek için sanırım dinlemek gereklidir.

    bir de şirin web sitesi var, burada albumlerine falan bakabilir, arada yazıp çizdiği şeyleri okuyabilir, iki şarkısının klibini* izleyebilir ve hatta tetris bile oynayabilirsiniz.
    http://www.reginaspektor.com/
186 entry daha
hesabın var mı? giriş yap