performans
-
-işbu deklarasyonla ben, bilinçli olarak performans yapmayı reddediyorum.
-fakat diyorum ki, bu yine de bir performanstır.
-değildir, reddettin!
-performanstır, deklare ettin!
-değildir, çünkü eylemiyorsun.
-performanstır, çünkü eylememek de bir eylemdir.
-değildir, performans anti-akademiktir.
-performanstır, performans anti-akademiktir.
-değildir, performans anarşiktir.
-performanstır, performans anarşiktir.
-değildir. çünkü performansın bir yeri olmaklığı gerekir, bu performans hiç bir yerde yapılmıyor.
-performanstır. çünkü yeri zaten hiç-bir-yerdir. bu performans hiç-bir-yer’de yapılmaktadır.
-değildir, çünkü hiç-bir-yer yoktur.
-performanstır, çünkü hiç-bir-yer vardır ve her-yerin yanıbaşındadır.
-değildir, performans bir zamanda yapılmalıdır. bu hiç bir zaman yapılmıyor.
-performanstır, zamanı hiç-bir-zamandır. hiç-bir-zaman, her-zaman deneyiminin yanıbaşındadır.
-değildir, ortada perform ettiği / göstergelediği hiç bir şey yok.
-performanstır, çünkü sizlere zaten hiç’i perform etmekte / işaret etmekteyim.
-fakat görmüyor musun, bu salt bir metin?
-fakat görmüyor musun, bu metin “hiçliğe iliştirilmiş bilincim”dir?
-bu bir performans değildir; kaydı yok.
-bu bir performanstır. dilerseniz kaydı boş bir kasettir, fotografı boş bir karttır.
-bu bir performans değildir, performans yeni bir iddiadır.
-bu bir performanstır, performans yeni bir iddiadır.
-bu bir performans değil, çünkü saçma.
-bu bir performans, çünkü saçma.
-buldum! bu psikolojik bakımdan bir tür kişilik bölünmesidir.
-bravo! sanatsal ve dolayısıyla bütünsel alandaki psikolojist, postu daha baştan güvenceye almaya ve hep arkamda durmaya çalışan bir tür korkaktır.
-bu metin, felsefi açıdan kimi tutarsızlıklar içeriyor.
-bütün beyaz kuğuları da saymalısın.
-bu bir performans olamaz, çünkü -ne bileyim- her şey çok çabuk karşıtına falan dönüşüyor.
-bu bir performans olabilir, çünkü sanatın kaygan zemininde her şey çok çabuk karşıtına falan dönüşebilir.
-boşversene. rerformans değildir. çünkü sen performansın içinde kendi reddettiğini bile reddediyorsun.
-evet evet, performanstır. çünkü performans, reddeden sanat içinde reddeden / avant -avant garde’dir.
-fakat sen burada, kendin çalıp kendin oynuyorsun.
-doğru! benim yaşadığım ülkede hakiki plastik sanat, kendi göbeğini kendi kesmek zorundadır. yoksa engizisyon, göbekbağı diye boynunu keser sanatçının.
- ya.... ya da... hem.... hem de...
-hem... hem de hiç.
hiç!
-tamam, tamam, seni şimdi çözdüm. bu bir performansmış.
-üzgünüm, çözemedin.
-neden?
-çünkü artık değil.
-fakat nasıl olur? bir şaka falan mı bu?
-tersine, şunu duymuyor musun?
-neyi?
-sysyppos’un kayası gümbürtüyle geri yuvarlanıyor. haç!
-baksana! benoyn baysgur kimdir, biliyor musun?
-elbette biliyorum, aptal!
-fakat nasıl bilebilirsin ki?
-biliyorum, çünkü ben zaten sen’im.
peki söyle bakalım. kimdir?
-.........
-ee! cevap versene.
-.........
-ha tamam!.... elbette... anladım.
edit: alınteri, göznurudur: serdar toka.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap