• zamanımızda kendisine iltifat edilen bir kişinin işi tevazuyla karşılayarak kullandığı kelimelerden bir tanesi.. yalnız ıstılah(kullanım) manası olarak burda "rica ederim" manasında kullanılan bu kelime lugat manası olarak "allah mağfiret etsin" manasına gelir.. ve bu zaviyeden iltifat ve övgüye maruz kalan kişinin estağfirullah demesi eskiden allah dostlarının böyle bir iltifat ve övgüyle karşılaştırklarında iyilik ve güzellikleri kendinden bilerek kalbin gurura kapılmasına mani olması babından "estafirullah"ı söylerlermiş.. böyle demekle "bu övülen meziyetlerin hakiki sahibi ben değilim bunlar allahtandır, bunları sahiplenen nefsimden dolayı -beni bağışla allahım- " kabilinden kullandıldığı kanaatindeyim..
  • arapça "gafare" kökünden gelmedir
    şöyle bir örnekle de açıklanabilir:
    - çok güzelsiniz
    - estafurullah ( yani güzel olmamdan allah'a sığınırım. o beni yarattı, ben bununla övünemem)
  • aslı "estağfirullah" olan bu kelimenin arapça gramer dünyasındaki zorlu yolculuğu şu şekildedir:

    "ğafera" mazi(geçmiş zaman) fiil kökü, fiile talep anlamı kazndıran istif'al babının mazi sigasına nakledildiğinde "istağfera" şeklini alır. bu ibarede bize lazım gelen muzari fiil anlamı (şimdiki ve gelecek zaman) olduğundan fiil çekimine başlanır.

    "istağfera, yestağfiru, istiğfaren.." baştaki mazi fiil, ikinci muzari fiil, sonuncu da istif'al babının mastar halidir.

    muzari fiilin ilk sigası "burada bulunmayan er kişi"dir ve "ben" sigasına ulaşana kadar şu şekilde çekilir:

    yestağfiru, yestağfirâni, yestağfirûne (o, o ikisi, onlar - erkek)
    testağfiru, testağfirâni, yestağfirne (o, o ikisi, onlar - dişi)
    testağfiru, testağfirâni, testağfirûne (sen, siz ikiniz, siz - erkek)
    testağfirî, testağfirâni, testağfirne (sen, siz ikiniz, siz - dişi)
    estağfiru, nestağfiru (ben, biz)

    "ben af talep ederim" anlamına gelen bu kelimenin ardına, allah ismini getirmek ise elbette elzem olandır.
  • karsi taraf tarafindan ovuldugunde tevazu gostermek için edilen soz. yani tesekkur ederim ama gotumde kalkmiyo'nun kisaca soylenisi. cok kullanilan bi kelime. yaw bunun daha turkcesi var mi? benim aklima gelmiyo.
  • "allahtan af ve mağfiret dilerim." demek olan arapça söz.
  • bu öyle bir sözdür ki söyler söylenmez insanın üzerine bir ağırlık, bir huzur çöker. "eh ben de yaşımı başımı aldım tabi" halet-i ruhiyesidir bu.

    - alo; iyi günler, dedenizle görüşecektim, ben bir arkadaşıyım.
    - iyi günler, bir saniye beklerseniz, çağırayım hemen
    - zahmet olacak size de.
    - estagfurullah! (vakur bir ifade ile ahize dedeye uzatılır)
  • uzak diyarlarda derler ki, estağfirullah diyene, "estağfirullah aynen demektir" diyenin ağzına bir kere vurmak adaletten sayılır, vurana günah yazılmaz.

    bu sözü söyledikten sonra etrafına bakınıp, bu espriyi ilk defa yapmışcasına gülen ve çevredekilerin de ilk defa duymuş gibi gülmelerini bekleyenlerde, kızılcık sopasına bile cevaz veriliyormuş diyorlar.

    diyeceğim o ki, amman dikkatli olun. yapmayın artık bu espriyi. unutun gitsin.
  • necmiye alpay'ın metis'ten çıkan türkçe sorunları kılavuzu'nda şu şekilde açıklama getirdiği kelime:

    " 'estağfirullah' şeklinde yazmamak gerekiyor.
    yeni kuşaklar, "estağfurullah demek, 'aynen öyle' demektir" şakasını ciddiye almışa benzerler. hayır, "estağfurullah" sözcüğü "aynen öyle" anlamına gelmiyor. teşekkür eden birine yanıt olarak söylenen, "rica ederim" ve "bir şey değil" gibi sözlerle aynı anlamda, saygı tonu belki biraz daha yüksek olan, arapça kökenli bir sözcük. sözcük anlamı, "allah'tan bağışlanma dilemek"."
  • kalb'in cilasıdır, rabıta'nın harcıdır ve de 25'e tekabül eder.
hesabın var mı? giriş yap