• samimiyetsizliğin dibine vuran geyiklerdir.
  • ülker peki üzerine mum, en önemli temsilcisidir.
  • herkesin birbirinin anasını bellemek için fırsat kolladığı ortamda komik olandır. bir de facebook'a falan koymuyorlar mı, deliriyorum.
  • çalıştığım yerde bir dönem zorla gerçekleştirilen geyiktir. hatta sürekli kişilere ayrı ayrı pasta alınması ve organizasyon düzenlenmesi maddi ve manevi olarak kaldırılamaz duruma gelince, her ayın bir günü o ay doğum günü olanlar için tek bir organizasyon düzenlenip dev boyutta tek bir pastaya toplu olarak üfleme zorunluluğu vardı. sonra her ay da sıkıntılı hale gelince 2 ayda bir o 2 ay içinde doğum günü olanlarınki kutlanmaya başlandı. en son ben istemiyorum dediğimde arkadaşın " başkanın talimatı var gelecek ve üfleyeceksin" uyarısıyla kendimi toplantı salonuna atarak 5 kişiyle beraber dev pastaya üflerken bulmuştum. *
  • i$ yerindeki her$ey gibi mekanikle$ir bu geyikler de.
    her seferinde aynı ki$i organize eder, aynı pastaneden birbirine benzeyen pastalar alınır.
    aynı ki$i ortamı hazırlar, aynı ki$iler dağıtır.
    bir nevi seri üretim doğumgünü'dür.

    ama mesela, $ubatta sadece 2 ki$inin doğum günü kutlanırken bu sayı mayısta 16'ya çıkınca $irketteki herkesin boğa burcu olduğunu anlarsınız.

    "e bu ayın aidatını ne zaman veriyoruz ?"
    (eski patronum, pasta+hediye için toplanan paralar için)
  • bazı işyerlerinde sadece pastayla sınırlı kalmayan, yanına bir de üzerinde sözüm ona herkesin iyi dileklerinin olduğu kağıt parçası iliştirilen mesnetsiz, gereksiz organizasyonlardır. pasta kısmı herkesin malumu olduğundan ben bu kağıt kısmını anlatayım.

    her ofiste ne iş yaptığı meçhul ama her taşın altından çıkan beyinsizler vardır. bu kağıdın organizasyonunu üstlenenler de hep bu dangalaklardır. zira kendilerine her dingillikten vazife çıkarmayı iş edinmişlerdir. işte bu arkadaşlar birinin doğum günü varsa, hemen bilgisayarlarında bulunan forward mail mahsülü salak resimlerden bir tanesini bir a4'ün kenarına iliştirip, renkli bir çıktı alıp, üşenmeden masa masa gezerler. herkes doğum günü olan kişi hakkında içlerinde biriktirdikleri iyi dilekleri, ama illa esprili bir üslupla ve çeşit çeşit fosforlu, simli kalemlerle yazarlar. iyi de ne var bunda diyebilirsiniz. ama bir düşünün ortalama otuz kişinin çalıştığı bir ofiste kaç kişiyle gerçekten samimisinizdir ve kaç kişi arkanızdan konuşmaktadır. bu durumda ne beklersiniz o siktiriboktan kağıt parçasından. bu kağıtlarda erkekler muhakkak kişinin tuttuğu takımla ilgili, kadınlar da aşk meşk konularıyla ilgili bir şeyler yazarlar.

    "kaba'cım bir avrupa kupası aldığınızı görene kadar yaşaman dileğiyle (yani sonsuza kadar) hedecan"
    (illa sonunda smiley vardır bunun. o kupa senin bir tarafına girsin demek yerine gülümseyip teşekkür edersin.)

    "kaba'cım bilmem ne burcu birini bulman dileğiyle (kova burcuna başkası tahammül edemez çünkü) hödögül"
    (yine smiley. kaba'cımmış! sen o götüme benzeyen suratına bakacak birini buldun mu diyemeyeceğin için ona da gülümsersin. ne kadar da şakacısın!)

    bu böyle uzar gider. bu kağıdı bir de görünür bir yere asmak gerekir. herkesin mantar panosunda bir tane asılıdır bundan. arada bir geçenler bakar salakça gülünür, "ay alem kız şu hödögül hahaayt!". orada iyi dilekleri yazılı insanlar kuyunu kazarken, bütün sene indirilmez o kağıt parçası mantar panodan.

    bir de pasta almaya tenezzül etmeyip sadece bu kağıtla geçiştiren iş yerleri vardır ki, ben onların topunun... yok küfür etmeyeceğim, sonra biz suçlu oluyoruz. yapmayın ulan! kutlamayın benim doğum günümü. mecbur musunuz?
  • olmayana ergi masturbasyonunun ulke capina yayilmis, bati ozentiliginin masumane ornegidir. asla olmayan isyerindeki aile olgusunun,takimdasligin her zmana sadece patronlarin fantezi dunyasinda gezinirken kurduklari cumleler olmadigini kanitliyor oldugunu sanmanin en basit yoludur. asla kimse kimseyi umursamamaktadir. orasi is yeridir, herkes iscidir. diger fanteziler aydinlik dunyalarin sen insanlarina aittir. turkiyede calisan kesim aydinlik dunyanin sen insani olamaz. bknz. ozdemir asaf tan korku
  • birazdan yaşayacak olduğumuz bir olaydır. sözlükte ilgili başlığı görüyorsunuz ve biraz sonra yaşayacağınızı anlıyorsunuz şaka gibi.
    edit: pasta çilekli ve çikolatalı leziz bir parça çıktı. kola ve fanta su gibi aktı.
  • başka ortamlarda görülmeyecek olaylarla karşılaşabileceğiniz durumlar vardır bu zorunlu doğum günü kutlama fasıllarında.

    doğum günü çocuğu olan 30 yaşında herife pastayı kessin de herkese birer dilim dağıtsın diye verdiler abi bıçağı, o da gitti kendine bir dilim kesti, tabağına koydu, kenara çekilip yemeye başladı. bütün departman, müdürler de dahil toplanmış onun için, herifin yaptığı karşısında yüzlerinde zoraki gülümsemeyle dondu kaldı millet. sonra ne mi oldu? geldi departman müdürü kesti pastanın geri kalanını, çalışanlardan biri de yardım etti tabaklara koyup millete dağıttı.

    hala hatırlar, hala ilk günkü gibi şaşırır kalırım.
  • öğle yemeğinden sonra bi anda aşçı pastayı getirir, önünüze koyar. güya sürpriz olacak işte. istisnasız herkesin doğum gününün kutlandığı yerde ne sürpriziyse artık... yalandan teşekkürler, iyi ki doğdunlar, öpücükler falan. sonra da herkes pastaya gömülür.

    amaç, tatlı ihtiyacını karşılamaktır bir nevi.
hesabın var mı? giriş yap