• personeli oldugum sirkette, insan kaynaklari tarafindan hediye olarak iyi dusun dogru karar ver dagitiliyor, killanmiyor degilim.
  • sadece karın doyurmak, mola vermek ve bu arada yakın arkadaşlarla bir kac dakika laflamak için mecburen katılınılan ve nefret edilesi ofis aktivitelerinden biri olan organizasyonklar; bir de üzerine doğum günü çocuğu olunca bi sürü insanı maalesef şapır şupur öpmek durumu oluyor
    bence böyle bir aktivite tamamen kaldırılmalı; şirketler pasta kaleminden de önemli miktarda tasarruf eder böylece; yılda yaklaşık 100 pasta hic de az degil
  • seni düşünüyoruz ve önemsiyoruz demeye getiren işverenlerin çalışanlarının gazını alma, onları motive etme yöntemlerinden biri. fakat herkese yapıldığında hiçbir anlam ifade etmiyor. sahte gülücükler, sahte şaşkınlıklar, ne zahmet ettinizler... bir kere de farklı birşey yapın pastadan dansöz çıkarın. (bkz: pastadan dansöz çıkması)
  • bu tarz partilerden ne kadar nefret ederseniz edin, sıra size geldiğinde ola ki unutulursa üzülürsünüz. sonra da üzüldüğünüze üzülürsünüz.
    hani nefret ediyordum ben bu yapmacık partilerden yahu? diye şöyle bi yoklarsınız kendinizi. ama "ulan şu şirkette hedö hödö kadar değerim yokmuş bee... herifin bütün işi bütün gün oyun oynamak. az mı paraladım kendimi burada geceyarılarına kadar. ama bundan sonra nah! saat 5.59'da kaçarım ben artık" diyerek bir nevi intikam hisleriyle dolup ve de taşarsınız.bu gaz sizi bi hafta götürür artık. sonra yine başlarsınız akşam yemeklerinizi ofisten yemeğe. ama madem sizin doğum gününüzü unuttular, siz de oradaki akşam yemeklerini sushi co.'dan falan söyleyin. şirkete girsin...
  • birazdan yaşayacak olduğumuz bir olaydır. sözlükte ilgili başlığı görüyorsunuz ve biraz sonra yaşayacağınızı anlıyorsunuz şaka gibi.
    edit: pasta çilekli ve çikolatalı leziz bir parça çıktı. kola ve fanta su gibi aktı.
  • sampanya ile kombine edildigi ve is arkadaslarının kafa insanlar oldugu zaman gayet keyif veren aktivite.
  • olmayana ergi masturbasyonunun ulke capina yayilmis, bati ozentiliginin masumane ornegidir. asla olmayan isyerindeki aile olgusunun,takimdasligin her zmana sadece patronlarin fantezi dunyasinda gezinirken kurduklari cumleler olmadigini kanitliyor oldugunu sanmanin en basit yoludur. asla kimse kimseyi umursamamaktadir. orasi is yeridir, herkes iscidir. diger fanteziler aydinlik dunyalarin sen insanlarina aittir. turkiyede calisan kesim aydinlik dunyanin sen insani olamaz. bknz. ozdemir asaf tan korku
  • gün içinde sekreterden bir mail gelir;
    "arkadaşlar, bu akşam saat 17.30'da toplantı odasında küçük bir kutlama yapılacaktır."
    bilirsin ki; birinin ya da birilerinin doğumgünüdür ve bu mail o kişilere gönderilmemektedir.
    ertesi gün aynı sekreter hanım kızımızdan bir mail daha gelir...
    "x arkadaşımızın doğumgünü kutlaması için yapılan harcamalar için kişi başı 8 ytl'nin hesabıma havale edilmesini rica ederim."

    işte geyik o anda başlar şu sözlerle;
    ".mına koyiim bir dilim pastaya 8 kaat verdik iyi mi?"
    devamı yan masadan gelir, "zaten sevmem ipneyi, bir de şakşak yaptık adamın bilmem kaçıncı yaşı için"
  • bazı işyerlerinde sadece pastayla sınırlı kalmayan, yanına bir de üzerinde sözüm ona herkesin iyi dileklerinin olduğu kağıt parçası iliştirilen mesnetsiz, gereksiz organizasyonlardır. pasta kısmı herkesin malumu olduğundan ben bu kağıt kısmını anlatayım.

    her ofiste ne iş yaptığı meçhul ama her taşın altından çıkan beyinsizler vardır. bu kağıdın organizasyonunu üstlenenler de hep bu dangalaklardır. zira kendilerine her dingillikten vazife çıkarmayı iş edinmişlerdir. işte bu arkadaşlar birinin doğum günü varsa, hemen bilgisayarlarında bulunan forward mail mahsülü salak resimlerden bir tanesini bir a4'ün kenarına iliştirip, renkli bir çıktı alıp, üşenmeden masa masa gezerler. herkes doğum günü olan kişi hakkında içlerinde biriktirdikleri iyi dilekleri, ama illa esprili bir üslupla ve çeşit çeşit fosforlu, simli kalemlerle yazarlar. iyi de ne var bunda diyebilirsiniz. ama bir düşünün ortalama otuz kişinin çalıştığı bir ofiste kaç kişiyle gerçekten samimisinizdir ve kaç kişi arkanızdan konuşmaktadır. bu durumda ne beklersiniz o siktiriboktan kağıt parçasından. bu kağıtlarda erkekler muhakkak kişinin tuttuğu takımla ilgili, kadınlar da aşk meşk konularıyla ilgili bir şeyler yazarlar.

    "kaba'cım bir avrupa kupası aldığınızı görene kadar yaşaman dileğiyle (yani sonsuza kadar) hedecan"
    (illa sonunda smiley vardır bunun. o kupa senin bir tarafına girsin demek yerine gülümseyip teşekkür edersin.)

    "kaba'cım bilmem ne burcu birini bulman dileğiyle (kova burcuna başkası tahammül edemez çünkü) hödögül"
    (yine smiley. kaba'cımmış! sen o götüme benzeyen suratına bakacak birini buldun mu diyemeyeceğin için ona da gülümsersin. ne kadar da şakacısın!)

    bu böyle uzar gider. bu kağıdı bir de görünür bir yere asmak gerekir. herkesin mantar panosunda bir tane asılıdır bundan. arada bir geçenler bakar salakça gülünür, "ay alem kız şu hödögül hahaayt!". orada iyi dilekleri yazılı insanlar kuyunu kazarken, bütün sene indirilmez o kağıt parçası mantar panodan.

    bir de pasta almaya tenezzül etmeyip sadece bu kağıtla geçiştiren iş yerleri vardır ki, ben onların topunun... yok küfür etmeyeceğim, sonra biz suçlu oluyoruz. yapmayın ulan! kutlamayın benim doğum günümü. mecbur musunuz?
  • ayrica sirket ayni ay icinde birbirine yakin dogan birden fazla calisanina ayri ayri dogum gunu duzenlemek istemez bu yuzden dogum gunlerini birlestirirler ve bu aktiviteyi mail yolu ile bildirirler ve sirket icerisinde igrenc espriler silsilesi baslar.

    mail icerigi de soyledir :

    -nice yillara x bey ve y hanim!

    "hayrola bu birlikteliginizin kacinci seneyi devriyesi bak hic haber vermiyorsunuz.!!"

    -nice yillara x bey ve y bey!!

    "kardesim hadi hollandaya biz burada escinsel hareket istemiyoruz."

    -nice yillara x bey, y bey ve z hanim!!!

    "oo demek grup seks"
hesabın var mı? giriş yap