• üç yıl önce bir sabah körü gelen telefonla aramızdan ayrıldığını öğrenip kahrolduğum büyük müzisyen,bas gitar ustası,dostum,hocam,sahne ve stüdyoda çalışmış olmaktan gurur duyduğum,birlikte havuz dolduracak kadar çok rakının günahına girdiğimiz güzel insan.

    bir kere sormuştum "abi ne kadar kayıt çalmışsındır sence?" cevap olarak;

    "moruk bi ara sayıyordum 3000 albüm üstüydü bıraktım sonra" demişti.

    özlüyoruz.
  • bassı gerektiği kadar çalan, yerli yersiz solo, slap çalmayan show adamı olmaktan kaçan basscı. kanımca türkiyenin en iyi basscısıdır
  • satılık*ta cherokee'de duyulan bas adamı
  • çok iyi basçıdır, aziza mustafa zadeh'le turneye çıkmıştır. aynı zamanda telvin'in basçısıdır.
  • ismailden daha yetersiz oldukları halde bass albümleri yapanların bulunduğu bi ülkede müzik piyasanın yıllardır gerek konser gerek kayıtlarda sırtını yasladığı ancak buna rağmen ufak bi kesimin tanıdığı , onun dışında kimsenin adını bile duymadığı türkiyeyi çoktan aşmış 2001 tarihiyle türküyenin en iyi bassçısı. eli öpülesi adam. 50 yaşında daha yeni albüm yapıo.. biraz bu hareketi sanırım düşünmek laazım.
  • herkesle çalışmış, turkiyenin tartışmasız en iyi basscısıdır, a$mı$ insan....
  • bilen biliyor, bas gitarda en iyi isimlerden biriydi. o da göçtü gitti. neye kime üzüleceğimizi şaşırdık artık.

    bu üstadların geçinmek için iyi kötü demeden her telden şarkıcının albümünde/ arkasında çalması, stüdyo müzisyeni olarak bilinmesi ve hatta bilinmemesi ayrıca üzücü. enstrümantal müziğin, caz/klasik müzik gibi türlerin alıcısı müzisyenin karnını doyuracak kadar çok değil.

    müzisyenlikte ustalığına örnek stüdyoda muhabbet ortamı kendi kafasına göre öylesine takılıyor. öylesine takıldığı bile bu.

    edith piaf: şuraya bir de radyo programı kondurayım. içinde ev yapımı kayıtlar var.
  • türkiye popüler müzik tarihinde yeri çok büyüktür, başkadır. bence popüler müzik albümlerinde çalan diğer session basçılarından en büyük farkı sade ve melodik eşliğidir. partisyonlarını çalışmış basçılar bilecektir hiç bir röprizi aynı çalmaz ama asla dağınık ve fazla da duyulmaz. bugün ölüm haberini aldığımda bir yakınımı kaybetmiş gibi üzüldüm. bir müzisyenin bir başka müzisyene böyle geçmiş olması, böyle hissettirebilmesi ne kadar değerli. ışıklar içinde olsun.
  • ölümünün* üzerinden 1 yıl geçen büyük müzik insanı, ülkemizin yetiştirdiği en iyi bas gitarist, yeteneği ile kıyaslandığında bir tevazu abidesi.

    müzikten pek anlamadığım, bas gitardan ise sanırım haber bile olmadığım bir sırada, 17 yaşımda duymuştum adını ilk kez. şimdi adını çıkaramadığım bir grup yorum kastinde yazıyordu adı.

    yıllar sonra bas gitarla haşır neşir olduktan sonra "bu albümde basları kim çalmış" diyerek araştırdığım hemen hemen her örnekte ismail soyberk çıktı karşıma.

    benim için, yalnızca hem müziğe hem de çaldığı enstrümana tam hakimiyeti olan müzisyenlere nasip olan "kıvamında çalma"nın en iyi örneğidir kendisi. ve kıvam, bsa gitarın müzikteki işlevinin en duru tanımıdır.
  • hakkında nasıl bu kadar az şey yazıldığına inanamadığım, ve yokluğunu hala kabul edemediğim müzisyen, sanatçı, zanaatkar, müzik insanı...
    öyle bir insandı ki kendisi; bir parçada alttan gelen bas ritimlerini dinlediğinizde ''ya bu ismail soyberk'' diyebileceğiniz, onu size dedirten adamdı o. kendisi o kadar farklıydı ki... gürol ağırbaş, eylem pelit, özkan uğur, taner öngür, ve niceleri gibi yaşarken değeri yeterince bilinmeyendir.
    her nerede isen, umarım mutlusundur... ardından bile seni güzelliklerinle, yaptığın harika işlerle anan bu kadar insanı gördükçe, umarım gülümsüyorsundur...
hesabın var mı? giriş yap