izmirian

• gecen gun yanimdan gecen bir kamyonla beni dumurlara suruklemis firma.
  
  sen kalk, dunyanin oteki ucuna gel, burada senin cumhuriyetinin kurulusundan sadece bir sene sonradan beri faaliyet gostermekte olan bir sirketin senin almayi dusundugun http://www.izmirian.com/ adresini cok daha hakli bir bicimde coktaaaan almis oldugunu gor. adamlarin soyadi izmirian kardesim! bir de tarihcelerini yazmislar, firma sahiplerinin fotograflarini koymuslar; anlasiliyor ki ermeni kokenli adamlar. sonradan dank etti: tabii ya, "izmiriyan" gayet nizami bir ermeni ismi gibi duruyor...
  
  takdir-i ilahi iste. harbiden tam da ilgili domain'i almayi dusunmeye basladigim siralardi, ama henuz kontrol etmemistim. en esssek ebatli puntolarla "izmirian" yazan okuz gibi kamyonun yanimdan gecmesi saka gibi oldu. dunya hakikaten pek kucuk...
• aradığını ellerin memleketinde bulduğunu söyleyen gölet insanı. sanırım itü hayranı...
• şu sıralar sözlüğe küsmüş bir kustum cicegi, bir his yumagi, bir duygu seli...
• ismi can olan insan.
• kendisi istese de istemese de forum camiasında bir dönem marka olmuş , merak uyandıran, burrito yapsa da yesek dedirten şahıs.
• biraz once ruyamda telefonda konustugum sahis. ulan ruya goruyosun iste yuz yuze konussana denyo. yok, oturduk 10 dakka boyunca telefonda konustuk, ne konustugumuzu da hatirlamiyorum anasini satayim... yanliz konusmanin bir yerinde koptum ben, kahkaha atarak uyandim zaten...
• (bkz: #6139627) entrysi ile takdirimi kazanan yazar...
• en kısa zamanda izmir ile ilgili çoğu entryde boy göstermesi muhtemel "büyük altay"lı, müzik adamı
• gönüllü mihmandarım. bir insan kıtalararası uzaklıkta bile nasıl olur da bu kadar yardımcı olmaya çalışır anlamadım. sonra düşündüm ve çaktım köfteyi. adamın türkiye'den isteyeceği şeyler var, kargo parası çok tutar diye beni sf' ye yönlendirerek hammallık yaptıracak... aslında olay çok basitmiş, masum bir yardım görüntüsü ile güzelce süslemiş... genç kızlık hayellerimle oynadı! oysa ben çiçekler ne kadar da güzel, aa kelebek edası ile kendisine danışmaktaydım. limolarla boyadı gözlerimi, festivaller dedi, izmirli izmirlinin halinden anlar dedi ve tam 12'den vurdu. sepeti gösterdi, moon light' da masaj yaptırcam dedi, sen iste meksika, hint yemekleri donatayım 4 bir yanını, sen iste ağırlığınca filtre kahve ısmarlayayım dedi...
  
  küçüktüm o zamanlar, sana boyoz yaparım dedim, gurbettesin sevindirmek sevaptır dedim, limo'ya ne gerek var, gönüller bir olsun ama olursa da hummer olsun dedim... sen yaparsın dedi, vize dediğin nedir ki 16 tane mi? sen zekisin az bile dedi, çok eğleneceksin dedi, kordon'dam dem vurdu, efes pilsen'i özledim dedi, onu bile yapmayı öğrenecektim onun için... tüm hayallerimi suya düşürdü, hepsi 2 durak ötede oturan ailesinin ona yollayacağı 1 tepsi boyoz, 1 tepsi baklava içinmiş...
  
  artık çok geçti, sf damarlarıma işlemişti, uyuşturucu bir madde gibi bağımlılık yapmıştı, sağlık sorunlarımı bile kenara itmiştim, doktoruma " gitmeliyim " dedim, " bana ne " dedi terbiyesiz, tedavimi yarıda kesebileceğimi söyledim. herşey bu adam yüzünden oldu ama intikamım acı olacak. sayılı aylar çabuk geçer, turist modumdan aylarca çıkmayacağım, burnundan getireceğim bu adamın. karşıdan karşıya bile tek başıma geçmeyeceğim, marketen sakız almaya yollayacağım, boyoz yapmam için yalvartacağım ama önce onu ağustos sıcağında kordon' un sularına gömmeyi planlıyorum. hele bi şu işi bulayım...
• zaman zaman ismi hasan, cemil, hatta umay bile olabiliyor, nasıl oluyor da oluyor.
  (sen de hep şaşırttırıyorsun)