kardeşlik

• sıcak saatler dizisinden cehennem cevdet'in (nihat nikerel-allah rahmet eylesin) sedat yalçın'a (mehmet aslantuğ) hitabet şekliydi. sedat yalçın'da cehennem cevdet'e sadece cehennem derdi.
• kirlenmeye açık kavram.
  
  beyaz.
• haydar ergülen'in bir vakitler pazar günleri babalarıyla kardeş kardeş oynayan çocukları anlatan şiiri.
  
  babam bir pazar günüydü eskiden, yağmur
  yağar, evin büyük oğlu olurdu birden, ben
  evini kaybetmiş oğul olurdum ona, sorardım
  ona hemen: baba hangimiz oğlusun sen?
  kardeş olurduk hemen ev büyürdü ikimizden
  yok olurdu oğulda yer bulamayan babanın suçu,
  yağmur çocukluğun çatısından gidince anlaşılır yokluğu
  şimdi bir başına kalan ev gibiysem
  bir başka yetim olan şiirin suçu yok bunda
  ev neyse şiir odur, babadır neyse oğul da!
  kelimelerin değil seslerimizin ilk yağmurunda
  ahmakıslatan sırılsıklam benzettiğinde birbirimize
  unuttum bizi, bir suçu sessizce paylaşırken de
  unuttuğum sırdı bu: kardeştir babayla oğul!
  kardeştir yetimle şiir insan yarısında baba,
  yarısında oğul olur hayata, suç ve ceza, sus ve...
  dinle ve sus: bu şiir suçluysa yalnızca susulur!
  mustafa ırgat ölür, eski yetim olur, kimsesiz
  kelimelerden meleği bir daha geçmez olur...
  baba ölür, kardeşliği yetim bırakır oğuldan önce,
  
  bütün yetimler ayağa kalksın, eski yetim şiir de!
• her şey yaralamaktır aslında,
  ve rastlanmamıştır birbirini bağışlayana,
  senin gibi incinmiş ve inciterek,
  kulaç attım hep sana.
  
  arı olana, yani başka her temasla
  çoğalan ruhsal temasa gelince,
  yaşlanarak ediniriz o deneyimi ancak,
  en soğuk suskunluğa gömüldüğümüzde.
  
  ingeborg bachmann
  ahmet cemal cevirisiyle
• aralarında kan bağı bulunmayan fakat gönül bağıyla çok sıkı bir şekilde bağlı bulunan kişilerin birbirine hitap şekli. kan kardeşliği gibi bir şey.
  allah rahmet eylesin, rahmetli dedemin bir kardeşliği vardı, o da yaşlıydı, öldüğüm zaman kimseye yük olmayayım her şeyim hazır olsun diye, gitmiş kestane ağacından kendine mezar tahtasıbiçtirmiş, kendi mezar tahtalarını hazırlamış. dedem öldüğü zaman yanımıza gelmişti. oğlum bunları ben kendime yaptırmıştım ama artık hiç bir önemi yok. alın kullanın. demişti hey gidi hey. acaba 'kardeşliğim öldü bende öldüm, kullanma zamanı geldi' diye mi düşündü, yoksa alelade bir şeymiydi, bilemedim, soramadım da. böyle bir şey işte kardeşlik.
• bir cok filme ve muzik gruplarina ilham kaynagì^* olmu$ bir kelime.
  (bkz: karde$) (ara: karde )
  "yok boyle bi$ii???
  lakin $oyle bi$iiler war belki alakalidir." (bkz: ukte dolduruyorum)
• ebedi ortaklıktır
• sigara içen iki kişinin birbirini hiç tanimamasina rağmen ateş isterken gösterdiği rahatlık gibidir.
• sanırsın ortadoğuda hiç yusuf yok! yusuf'un kardeşleri, yusuf'un kardeşleri'ne karşı. doğru koymak gerek, hiçbir ortadoğulu devlet değil, hiçbirimiz yusuf değiliz. özel yaşamımızda da yusuf'luk öne sürüp yusuf'a kardeşlik yapıyoruz.
  
  anababalarından (ebeveyn) sadece biri/teki ortak (diğeri üvey yani farklı) olan kardeşlik durumlarının dile getirilmesi için anabir ve bababir terim/sözcükleri vardır. anabir veya bababir'deki bir, ortak anlamı üstünden özlük-ortaklık sağlamaktadır (hangi taraf ortaksa).
  
  "varolan tikel şeyleri tanımamızın dışında tümeller adını vereceğimiz şeyleri de, yani, aklık, çeşitlilik, kardeşlik v.b. gibi genel ideleri de tanırız. (...) tümelleri farketmeye kavramak kavranan bir tümele de kavram denir." bertrand russel - felsefe sorunları
  
  (ilk giri tarihi: 11.11.2016)
  
  (bkz: öz kardeş), anababa bir
  (bkz: kardeş/@ibisile), kardeşim
  (bkz: kardeş olmak)
  (bkz: uhuvvet)
  (bkz: ceco)
• ebubekir(radiyallahu anh) bilal'i taşlara gömülmüş vaziyette iken onu beş ukiye(yaklaşık 600gr.) altınla satın aldı. ona dediler ki: "pazarlık yapsaydın onu sana bir ukiyeye satardık." dedi ki: "siz direnseydiniz onu yüz ukiyeye satın alırdım."
  
  (ebu nuaym el-isbehâni, hilvetu'l-evliyâ)
  
  "mü'minler birbirlerini sevmede, birbirlerine karşı sevgi ve merhamet göstermede tek bir beden gibidir. o bedenin bir organı acı çektiği zaman, bedenin diğer organları da uykusuzluk ve yüksek ateş çekerler." (m6586, müslim, "birr" 66)