• sen ki mango kızısın gülüm,
    çıtır çıtır, vıcıl vıcıl,
    parmakların oceli,
    saçların ipek gibi,
    anam gibi jilet basmıyorsun bacak kıllarına,
    veet kullanıyorsun, pürüzsüz,
    sen ki mango gülüsün kızım,
    trendy, uzun boylu,
    on tane japon, on tane çinli gelse,
    eline su dökemez senin,
    havalısın, starsın,
    şıksın anladın mı, şıksın.

    biz mahalle çocuğuyuz gülüm.
    1,5 milyonluk nylon ayakkabılarımız yırtılmasın diye,
    taşlık sahilde gezemeyiz,
    yağmur değerse çabuk eskir diye,
    ekmek almaya, çöp dökmeye kabanla gidemeyiz,
    biz mahalle gülüyüz kızım,
    şu eller kürk bir paltoya değmemiştir hiç,
    saten bir pijamayı,
    fatura ederler diya rüyamda bile görmem.

    sizi gördükçe kıskanan aklımın kırbacındayım,
    yine de bu hayatı,
    makyajsız, pudrasız, kürksüz, harbi,
    böyle basbayağı, ucuz ama sentetiklik nedir bilmeden,
    yaşamak amacındayım...

    (müzikli)
    elveda mango kızı,
    artık kalağağamıyoooruum
    -bir başkayım bu akşam-
    sarroş olamiyürüğğğm (hıck)
  • sırf bunlar yüzünden evde bissürü mango kataloğu var.birisi gelip sorsa "aaa tüh.erkek giyim yokmuymuş bunda" dicem.
  • mağazanın içinde birbirine omuz ata ata, şarj yapa yapa ilerleyen, gözleri dönmüş içi dolu turşucuk kızlardır.

    mango kızları nerede yaşıyor;

    yoğun sıcak, çılgın kalabalık, ikinci dünya savaşı sonrası polonya benzeri raflar ve atom bombasının nasıl bir dehşet yaratabileceğini düşündüren ortadaki tezgahlar.. kızlar, eller başlar ayrı yerde bir tişörtü havaya kaldırıyor, geriyor, buruşturuyor, bir diğeri ona “onu ben alabilirim, fazla hırpalama, hırpalarım!!” der gibi bakıyor. tezgahı gören ahmedinecad bibloları bedava dağıtılıyor sanır.. öyle bir direnişçi, öyle bir asi kalabalık.. sürekli bir itiş kakış, etrafta görmek istemeyeceğiniz kadar çatal, meme, insanlar alenen giyinip soyunuyor.. kasanın önü alibaba türbesi, çaputlar omuzlarda, ellerde, her yerde sarkıyor..

    yaş genellikle 18 ile 40 arasında ama bazen büyük ablalarımız da görmek mümkün. dialoglar herhangi bir zaman ve mekanda dönüp dolaşıp şu noktaya geliyor bazı kadınlarla: “ayy, mangoda ucuzluk varmış. gidip bir … alayım” (fill in dı bilenks vit sam fanki tinks layk: çanta, pantolon etc..) muhabbet buraya geldiğinde ne söyleseniz artık boş. o manita en fazla bir hafta içinde mango’ya uğrayacaktır. yani uğrasın tabi de yavaş uğrasın.

    “bir çift meme”. evet evet, bir çift meme. bağdat'ta bir restoranda yemek yiyorum. yüzüm mangonun soluna dönük. raflar gözüküyor..ve arada en alt rafa eğilmiş bir hanım kızımızın memesi.. kızımız kendinde geçtikçe tişörtlerle beraber memeler dağılıyor, savruluyor, zıplıyor.. tabi bunu mango kızlarının hepsine söylemiyorum. ama biraz toparlamak lazım. evet. yemek yiyoruz şurada.

    halbuki (bkz: zara kızları) öyle mi be? bebek gibi hepsi..
  • mangonun kıyafetleri felaket ama mankenleri müthiş,güzel,süper,fantastik,inanımaz...
  • kizlarin 'ne buluyorsunuz bunlarda canim?' dedikleri, erkeklerinse bu sorgulamayi asla yapmadiklari reklam ilaaheleri.
  • mng kzlrdr.
  • 34 beden olunmadikca ugranilmasi "yersiz" olan magazadan giyinen , 34 beden kizlara verilen ad.
    (kendileri faik sonmez'den asla giyinemezler.)
  • citir, cekici, citir, guzel, citir, bana da bir tane lazim, citir
  • bunlar bi de olup olmadik yerde kiclarini daha da gostermek icin pantolonlarini asagi asagi cekmeye bayilirlar.
  • mango kataloglarında yer alan değişik tipli mankenlerdir, genel manken tipolojisinden farklı olarak kalın kaşlı olanlar seçilirdi bir ara, hatta sert bakışlı olanlari bi melezlik, egzotiklik vardı
hesabın var mı? giriş yap