• 1901'de kurulmuştur. 6-7 eylül olaylarından sonra kurucusu pandeli çobanoğlu'yu lokantayı kapatmaktan, müdavimlerinden adnan menderes'in vazgeçirdiği doğrudur. ayrıca pandeli ile mustafa kemal'in çok eski bir dostluğu vardır. gazi henüz genç bir subayken bu lokantaya (eminönü'ndeki eski yerine tabii) akşamları sık gelir, yemek yer, bir iki tek de atarmış. çoğu zaman kıt subay maaşı ile gazi'nin sıkıntıda olduğunu anlayan pandeli -boşver ay başında ödersin- diyerek deftere yazarmış. gazi cumhurbaşkanı olduktan sonra bir gün yine yemek için buraya gelmiş. yemek bitmiş. ardından pandeli'ye -pandeli, emret de şu hesap gelsin- demiş. cumhurbaşkanından para almak istemeyen pandeli, eskiden olduğu gibi -boşver paşam ay başında ödersin- demiş.
    çok sıkı kuralları olan bir yerdir. garson, aşçı, personel dışarıdan alınmaz, kendileri yetiştirir. yemekler bakır kapta ve kömür ateşinde pişirilir vs.
  • ilk kez rahmetli anneannem götürmüştü beni buraya. 1990 yılında. neredeyse 30 yıl olmuş, başlığı görünce duygulandım. istanbul sevgimin tamamını, damak zevkimin de önemli kısmını o kazandırmıştı bana, nur içinde yatsın.

    benim burada mönüm hep fiks olmuştur. önce dönerli-patlıcanlı börek, sonra kağıtta levrek, üstüne kazandibi. birincisini başka hiçbir yerde bulamazsınız, ikincisini istanbul'da en iyi yapan yer burasıdır, üçüncüsü ise günlük mandıra sütünden hazırlandığı için eşsizdir.

    çıkışta da mehmet efendi kahvecisi'nden yüz gram taptaze kahvenizi alın, yürüyün gidin istediğiniz yere. ya da benim gibi, anılara..
  • duvarlarinda robert de niro'dan yeni zelanda buyukelci'sine kadar binbir cesit unlu insanin ovgu dolu yazilarinin bulundugu kadim lokanta. kuzu incik'i ve bademli kurabiyesi pek guzeldir. yemeklerine asiri yag koydugu dogrudur, bu yuzden oglen yemeginde tercih edilmesi, yemekten sonra ise yenilenleri eritmek icin misir carsisi'nda, yeni cami onunde aylaklik edip galata köprüsü altinda nargile icilmesi gerekir. (bkz: istanbul'u ozlemek)
  • yenilen yemeklerin tadının, mavi çinilerin güzelliğinin arkasına çok sık düşebildiği, turistik yanının giderek daha da öne çıkmasıyla müdavimlerini üzen, cüzdanı pek güzel büzen bir klasiktir pandelli.
  • overrated! deyip kestirip atmak istemediğim için, "haliniz, tavrınız ve siparişiniz yüklü bir hesap bırakmayacağınıza işaret ediyorsa, yiyeceğinizden de göreceğiniz muameleden de memnun kalmayacağınız lokanta"* diyelim.
  • geçen gidişimde ahmet hamdi tanpınar'ın oturduğu yere oturmuşum. e uyarılınca insanda bir kalkıp oturduğu yere tedirgince bakma hissiyatı doğuyor üstüne mi oturmuşum diye.
  • buraya sıradan bir arkadaşınızla gitmeyin. buraya yürekten sevdiğiniz biriyle gidin, muhabbettine doyamadığınız biriyle gidin, saatlerce konuşabildiğiniz, saatlerce dinleyebildiğiniz biriyle gidin. öyle özel bir mekân. yemekleri fena değil, ben bir salata ve meze manyağı olarak ince kıyım salatasına ve kerevizine bayıldım diyebilirim. ana yemek eh işte. fakat atmosfer muazzam. fiyatı biraz tuzlu fakat o dinginliğe değer. senede bir iki defa gitmelik, ben sevdim.
  • mısırçarşısının eminonu tarafindan girer girmez soldaki merdivenlerle ulaşılan, orijinali şimdi tarih olan haliç kıyısındaki yağ veya yemiş iskelesinde olan lokantanın 1930 larda açılmış şubesidir
  • yemeklerinin harika ve pahalı olduğunu duyduğum, haftasonu için rezervasyon yapılmasında fayda olunduğu mısır çarşısının üst katı.

    haftasonu menü ve fiyatlar güncellemesi yaparım.görsel
    görsel
    görsel
  • 1901 yılında kurulmuş, yalnızca 11.30- 16.00 saatleri arasında hizmet veren, kredi kartının geçerli olduğu mısır çarşısı lokantası. özel tatları için: (bkz: kağıtta levrek) (bkz: sarıburma) (bkz: vişne ekmeği).
hesabın var mı? giriş yap