hayreti
-
"zülfünün dârına berdâr it şehâ mansûr-vâr
işidürsen hayretînün keşf-i esrâr itdügin" beytül gazelinin sahibidir gururlu şair. -
"oğlan sever deyü beni sevmez eğerçi halk
sevmezse sevmesin deli gönlüm sever diler." demiş olmakla birlikte;
"ey hace sanma sen bizi şehvet esriyüz
didar hakkı aşk u muhabbet esiriyiz." beyiti de ona aittir. -
ali durantopuz sayesinde miri malı isimli gazelini öğrendim. şu şekilde sözleri:
görmedüm mihrin baka gördüm fenâ dârın sikeyim
bu fenânun bî-mürüvvet mîr ü serdârın sikeyim
çârsû-yı dehr içinde dâyımâ sûret sûret
ehl-i ma’nâ ile itdükleri bâzârın sikeyim
atlas-ı çarhun kabâyam aldanursam rengine
bana şâlüm yeg durur anun iç astârın sikeyim
kala ben bîmârunuz bu gûşe-i iflâsda
vaz geldüm bunlarun itdügi tîmârın sikeyim
şimdiki begler mürüvvetden dem urup her nefes
ehl-i dil ‘âriflere itdügi ikrârın sikeyim
bî-vefâdur kahbe dünyâ gibi bunlar bunlara
kulluk eyleyen gidilerün perestârın sikeyim
ehl-i ‘irfâna kuru tahsîndür ihsânları
bu zemâne beglerinün cümle etvârın sikeyim
zerre denlü yok durur mihr ü vefâ didükleri
bu ‘avâmun hâsılı ey hayretî varın sikeyim
http://utay-alidurantopuz.blogspot.com.tr/…html?m=1 -
çok güzel bir gazeli burada ve bazı yerlerde "sikeyim" redifli olarak verilmiş. fakat bu yanlış. vezne bakınca da kolaylıkla anlaşılacağı üzre "sikem" olması gerekirdi.
görmedüm mihrin baka gördüm fenâ dârın sikem
bu fenânun bî-mürüvvet mîr ü serdârın sikem -
can katar câna dolu içip öpüştükçe müdâm
bu da bir gûşedürür bunda güzel canlar olur -
rumeli’nde pek çok şâirin vatanı olan vardar yenicesi’nden yetişen hayreti, tezkirelerin ifadelerine göre, isnaaşeriyye(oniki imamcılık) inançları kuvvetle terennüm eden hem kalenderi hem bektaşî bir şâir idi. daha doğru bir ifadeyle, kalenderîliğin henüz bektaşiliğe vuslü tam anlamıyla gerçekleşmediği dönemde yetişmişti. divanı, kendisinin
kudretli bir şâir olduğunu ortaya koyduğu gibi, 16. yüzyıl kalenderîlerini tanıma
açısından da mükemmel bir kaynaktır.
şah hakkıyçün bugün ey hayreti hayrân ü zâr
hânekah-ı ışk içinde baş açık bektâşîyem
beytiyle, kendisinin aynı zamanda bir bektaşî olduğunu dile getiriyor. -
padişahı ve yönetimi "sikem" redifli bir gazelle yeren, bilhassa bu şiirinde pargalı ibrahim paşa'ya olan öfkesini de kusan isyankar şair.
"şimdiki begler mürüvvetden dem urup her nefes
ehl-i dil ‘âriflere itdügi ikrârın sikem" -
"ruhçu bir felsefeye bağlı dogmatikler olan işrakiler, maddeci tümtanrıcılar* olan münasihiler ile barış içinde yaşarlar ve şüpheci anlayışı benimsemiş olan hayretiler de ötekilerle tartışmak için nefes tüketmekten kaçınırlar. herkes kendi tarzında ve mizacına göre yaşar; bazıları çoğunlukla pek fazla yemek yer, bazıları da içki ve uyarıcı kullanır; kendilerini sevişmeye kaptıranlar da vardır." gerard de nerval - voyage en orient
-
terk ü tecrid ehliyüz hanümandan fariğüz
iki alemden beriyüz in ü an'dan fariğüz
varımız mahbup ile meydür kalandan fariğüz
biz de birkaç laubaliyüz cihandan fariğüz
biraz açarsak;
birinci dizede toplumdan* ve aileden* uzak olduğunu,
ikinci dizede varlık ve mana alemlerinden geçmiş*, her türlü teferruattan uzak olduğunu,
üçüncü dizede sevgili ve içki* dışındaki nesnelerle ilgisi olmadığını
dördüncü dizede melamet* ehli olup dünyadan geçtiğini
söylemek istemiş olabilir diyebileceğimiz aşık. -
"ne süleyman'a esirüz ne selim'ün kulıyuz" diyen, kula kulluk etmeyen şair. bu dizeyle başlayan gazeli nedeniyle rivayete göre hemşehrisi hayâlî'nin ihanetine uğradığı için kendisine caize bağlanmamış, çok düşük miktarda tımar verilmiştir ancak bunu kabul etmeyerek memleketine dönmüştür. hikâyesi burada: #113047044.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap