şuursuz

• yaptigi hareketlerin sonuclarini tahmin edemeyecek kadar mal olan kisi
• bu tip insan ne olursa olsun olaylari aninda ya da belirli bir surec icerisinde unutma egilimindedir ki sorumluluk tasimasin,kendisine hic bisey mal edilmesin.
• ha atlantis, ha kerizettin insan modeli diyelim siz anlamayın.
• favori "öfkelihal" küfürüm. küfür değil ama pek çok küfürden daha çok ağzı doldurduğu için birine sinirlenince böyle hitap etmeyi tercih ediyorum, rahatlatıcı da bir etkisi var, çift "u"dan kaynaklanıyor olsa gerek.
• ne dediğini, yaptığını bilmeyen, bilemeyen, kuvvetle muhtemel bilmeyi hiç istememiş, -bazen- kendi toz pembeliği içinde, etrafındakileri kararttığını göremeyen insan şekli^*. ruhunu bilincine ezdirmekten çekinmeyen, fazla cesur, çok korkak, garip kişinin tanımı.
  kimi zaman, yoğun aşka maruz kalanlar için de kullanılan bir sıfat.
  farkedecek kadar açılabileydi o bilinç, silkinme isteğini de peşinden getirirdi belki...^*
• tdk'nin bilinçsiz diye türkçeye çevirdiği kelime. ancak bana kalırsa bilinçsiz kelimesi, şuursuz kelimesinin anlamını tam olarak karşılayamıyor.
• kadir copdemir'in meshur ettigi laflardan biridir bu da.
• en güzel örneğini az önce tvitırda gördüğüm insan tipi. lütfen bakınız : https://twitter.com/…oban/status/134412480322617344
• (bkz: evet ama yetmez)
• yaptığı hareketlerin sorumluluğunu taşıyamayacak kadar şuurunu yitirmiş ya da daha kötüsü hiçbir zaman o akla-mantığa sahip olamamış veya kendini kazanamamış balık hafıza ile fil hafıza arasında gezinen aklıyla, hayatta sendeleyerek yol almaya çalışırken başkalarına çelme takmayı "beceri" sanan, sayan, sayman kimsedir. bir ara mesleğine "şuursuz olarak çalışıyor" yazan bazı tipler türemişti, hala meydanda iseler kendilerine acil şifalar dilerim. çalışmak bir şuursuzluk olabilir ama şuursuz olarak üstelik sadece de internette gezinmek başka bir başlığın konusu.
  
  bu şuursuz/lar aynı zamanda da çok cesur görünür, toplumda zor zenaat sayılan işlere, gayet de nitelikli dolandırıcılık diye tanımlanmış ve kanunda yeri olan ama hasıraltı edilen olaylara imzalarını hiç çekinmeden atarlar. zaten çekinmeden bir iş yapmak da şuursuz'un imzası gibi batar şuurlu olanların gözüne ama ne fayda...
  
  beceremeyeceklerini anlayıp ya da becerdikleriyle yetinip tası tarağı toplayıp kaçmaya hazırlandıklarında, olayların hemen ardından ya da halkın uyuyup güzel rüyalarla yeni ve ümitli bir güne daha başladığı zamanı kollayıp bir de olmadık yalanlara imza atmaya kalkarlar. öyle ya, adam şuursuz, onu kim suçlayabilir ki? o kadar da değil ama haklarında dava açmak bile neredeyse apayrı bir uzmanlık alanı gerektiriyor!
  
  kendilerine korktu da kaçtı, yok efendim okuyamadı bizim oğlan gerizekalı da böyle oldu ve şuursuz olduğu ta bebekliğinden belliydi zati filan dedirtmemek için varlarını yoğlarını varlarını yoğlarını kendilerini adam etmeye harcamış ana babalarına, milletlerine, ülkelerine, yakın çevrelerine vs. sövmekle harcarlar. bu anlamda eşi benzeri bulunmaz bir vatan haini de diyebiliriz kısaca şuursuza.
  
  şuursuz'un tahammül sınırı şuuru ile sınırlı olduğu içündür ki; düne kadardır.
  
  bu yüzden önümüzdeki günlerde yastıkaltı yaptığınız altınlarınızı filan çalacak olan evhalkından, "içinizden biri"ne karşı daha dikkatli olunuz. bu işin sonunda şuursuz olan siz çıkarsınız ha benden söylemesi.
  
  atlantis (şuursuz) : bedava kiralık kasa vardı da ben mi tutmadım canım polis bey? çok para etmez ki benim altınlar.
  polis (şuurlu): peki... şüphelendiğiniz biri var mı?
  atlantis: bazı devlet büyüklerimizden şüpheleniyorum ben ama...
  polis: yok, eve giren çıkan biridir. yine de çok şuursuzca davranmışsınız. sizin altınların meblağsı memlekette bir eğitim seferberliğine yetecek kadar imiş. eğitim şart biliyorsunuz.
  atlantis: doğrudur. teşekkür ederim polis bey. ne kadar borcum?
  polis: ???
  
  en çirkin tarifiyle ise (gerçi uzun zamandır benim ülkem saymıyorum ya neyse); "yiyemeyeceği yarrağın altına yatan" derler bu kişilere bizim ülkede. nedense, nedense "yarrak" ile ilişkilendirilerek bir tahammül anlamı yüklenmiş bu kelimemiz de yine kadına yönelik şiddet uygulamasında kullanılır. hemen örnekleyelim de tam olsun:
  - na gafana, naa, naaa! al sana şuursuz!
  (olmadık adamlara verip aileyi irezil eden kız kısmına doğrudur bu laf ve hareket, başka bir şuursuzdan gelir.) (darbeyi yiyeceksin, ses de etmeyeceksin... hşşşş!)
  
  bu kadar uzun lafın kısası:
  şuursuz; toplumsal hafızada pusuya yatmış bir kurttur. mütabakat sağlanamaz onunla. tüm şuursuzluğuyla ezer geçerken milleti, kendini sütten çıkmış ak kaşık kıvamında bitirmeyi becerir yatacak yeri kalmasa da şuursuz. küresel ısınmada kaşıkları eğrileseciler.