• mizaç, huy, tabiat, karakter.

    "bahtiyâr olmakdı sevdadan meramı tab’ımın
    bahtıma düşman kesildim tab'ıma yar olmadın."
    nabizade nazım
  • ing. hesap (bir barda, restoranda vb. en son ödemek üzere tutulan)

    (bkz: put it on my tab)
  • ne kadar batılı duruyor dimi.. fotografları tab ettirmeye (hani yanına türkçe ettir, mettir bile eklenemiyor öyle bir yabancı) felan gidilir. arapçaymış meğer. yani tâbinin , matbunun kökünden.. yani türkçenin yarısı. gerçi diğer yarısıda ingilizce.. ondan evvel biraz farsça, ondan evvel biraz çince.. neymiş azerbaycan televizyasıymış.. muhahahaymış.. yok güzelim kalmamış sizde dil mil hala azarbeycanlılarla dalga geçin siz..
  • tab, baskı vb. anlamına gelen arapça bir kelimedir. tab etmek de basmak anlamına gelir. bu kelimeden türeyen matbu basılmış, matbaa baskı yapılan yer (basımevi), matbuat da basın anlamlarına gelir.
    (bkz: matbaayı bulmak)
  • genelde davul için pek önemsenmese de yeni başlayanlar için en kısa zamanda kavranmalıdır. zira çalacağınız parça için internette bir sürü yol göstericiye sahip olabileceksiniz.
  • ctrl'nin üzerindeki ok ile birlikte basıldığında tam tersi yönde çalışan tuş. ufkum an itibarıyla ikiye katlandı.
  • (bkz: sekme)
  • guitar pro 4 gibi bi programla yazimini yaparak ayni zamanda dinleyebileceginiz muzigin yazimsal hali.
  • klavyede en amaci disinda kullanilan tus. genelde alt+tab kombinasyonunda bide oyunlara harita yada multiplayer skors'a bakmak amaciyla kullanilir.
  • gunumuzde esamisi okunmamakta olan bu tarihi oneme haiz icecek the simpsons'da soyle bir gorunmustur: homer bilgisayarin tabina basar ve bilgisayardan tab bekler. sahane.
hesabın var mı? giriş yap