• hiçbir filmde türkan şoray bu kadar güzel, kadir inanır da bu denli yakışıklı olmamıştır. sanırım en güzel yaşlarına rastlayan filmlerden biridir. hele ikisinin karşılıklı zeybek oynadıkları bir sahne vardır ki; iki insan birbirine ancak bu denli güzel bakabilir.
  • filme de çekilen necati cumalı hikayesi. hikaye makedonya 1900 kitabında da var cumalı'nın. makedonya 1900 kitabındaki tüm hikayeler gibi, cumalı'nın anne ve babasının şu an kuzey yunanistan'da bulunan, florina'dan anlattıkları hikayelerden biridir. inanılmaz etkileyici, harika bir hikayedir. hikaye'deki rıza bey, necati cumalı'nın babasının dayısıdır. dilahanım ise bir arnavut beyi'nin genç eşidir.
    asıl hikaye'de bir otlak anlaşmazlığı yüzünden rıza bey ve dila hanım'ın kocası olan arnavut beyinin adamları arasında silahlı çatışma çıkar. ve silahlı çatışmada arnavut bey'i öldürülür. ancak vuran rıza bey değildir. buna rağmen arnavut bey'in yakınları rıza bey'i, kendibeylerinin katili bellerler. kendisi de bir ağa kızı olan dila hanım, kocasının öcünü almaya and içer. bunun için de filmdeki gibi anlı şanlı bi eşkiyayı değil, kendi kahyasını görevlendirir.
    hikaye, tüm necati cumalı eserlerinde olduğu gibi kusursuz bir türkçe'yesaiptir. aynı zamanda dkitabı oluşturan diğer hikayelerlebirlikte o kadar güzel bir anlatım içerir ki, filmin asla veasla veremeyeceği bir etki bırakır. zira kitapta dila hanım hikayesinden önceki hikaye, dayı, yani rıza bey'i anlatır. ayrıca hikayede rıza bey dila hanım'a göre oldukça yaşlıdır. dila hanım 22 yaşlarındayken, rıza bey 50lerindedir.
  • efsane bir filmi daha piç ettikleri dizi.
    türkan sultan'ın yerine oynattıkları esas kızın hiç bir duyguyu yansıtamayıp mal mal bakmasına dayanabilenler izler belki.
  • insan bu filmi gurbet elde izleyince en etkileyici repligin riza beyin, degirmende dila hanimla yemek yerken sarfettigi "acili bulgur pilavini kimse benden iyi pisiremez" cumlesi oldugunu dusunuyor. etkileyici. bu repligi duyduktan sonra biraktim filmi filan, sadece onu dusunuyorum. canim benim. acili bulgur pilavim.
  • ekranda dönen tanıtımında, erkan petekkaya' nın harmandalı oynar, hatice şendil' in bakar gibi yaptığı dizi adayı.

    yönetmeninden kameramanına, bu cürette dahli olan herkese seslenmek isterim, elin titremedi mi arkadaşım, ayıp denen bir şey var! oyuncu seçimini zaten geç bi yol da teknolojiydi bilmemneydi de boş işlermiş. kaç yıl önce allah bilir hangi koşullarda çekilen filmin en kült sahnesindeki duyguyu veremiyorsan (ki verilemez) ne demeye tanıtıma koyarsın!
  • naçizane fikrimce türkan şoray'ın en güzel olduğu, kadir inanır'la en çok yakıştıkları filmdir. bir hızma bir kadına bu kadar mı yakışır, öfke bir yüze bu kadar mı güzel yansır ve bir adam sevdiği kadına arkasını dönüp "hadi vur" dercesine bu kadar mı güzel dans eder... anlatanın yalancısıyım, bir vakit okul kantininde tv'de bu film açıkmış, kendini bilmez bir grup insan göz ucuyla bakıp arada dalga geçiyomuş. "ama son sahnede kantinde sinek uçsa duyulurdu, herkes ağzı açık izliyordu" demişti arkadaş.
  • efendim bu filmde erol taş haydar isimli bi eşkıyayı oynamaktadır. dila hanım*, kendisini ininde*ziyaret ederek ona karadağlı rıza bey*i öldürmesini buyurur. bu sırada erol taş büyük bi iştahla tavuk yemektedir. o sahne akıllara kazınmıştır.
    (bkz: erol taş gibi tavuk yeme rehberi)
    (yazarken dikkatimi çekti bakh, asmalı konak adlı diizide de bu seymenlerin soyadı karadağdır. acaba buralarda bir karadağ vardır da biz mi bilmiyoruz..)
    neyse, gerçekten süfer bi filmdir, burnundaki hızması türkan şoraya ayrı bi asalet vermiştir. kadir abmizin de kırlaşmış saçları ile çok canlar yakmakta, ortalığı kasıp kavurmaktadır.
  • filmin orjinalini seyreden kuşağa ağzıyla kuş tutsalar yaranamayacak dizidir. dizi tanıtımındaki dans sahnesi ile filmdeki sahnenin verdiği duygu arasında dağlar kadar fark var. kimse kusura bakmasın ama dizi versiyonundaki esas adam, alavere dalavere peşinde koşan bir playboyu, kadın ise şamdan'a şuh pozlar veren (bknz: silah kaldırdığı andaki dudak aralama hareketi) bir mankeni andırıyor.
  • kadir inanır ve türkan şoray'ın başrollerinde oynadığı mükemmel bir türk filmi.

    geçen gün evde dolanırken harmandalı sahnesinin müziği çıktı bir anda, lan dedim kadir abi döktürüyor yine dur bir bakayım. ama o da ne, bir bakarım ki ali kaptan olarak tanıdığım kişi kadir inanır taklidi yapıyor ve daha sonrasını izleyince başıma kaynar sular dökülüyor. evet farkında vardım ki dizini çekmişler. bir şeyin daha farkına vardım o da şudur; bizim için bu kült yapımlar artık içimizden bir parça olmuş ve onlara dokunulması, taklit edilmesi yüreğimize dokunur olmuş..

    selvi boylum al yazmalım gibi bir başyapıtın dizisi ne kadar başarılı olduysa, dila hanım'ın dizisi de o kadar başarılı olur ancak.

    böylesine mükemmel bir filmi yaptıkları içintürkan şoray, kadir inanır, orhan aksoy, cahit berkay, kaya ererez, irfan ünal ve tabiki safa önal'a sonsuz teşekkür ve saygılar.
  • fragmanını izledikçe türkan şoray ve kadir inanır'ın ne denli büyük oyuncular olduğunu tekrar ispat eden dizi.
hesabın var mı? giriş yap