3 entry daha
  • yok, olmuyor. elimi albümlerine her atışımda niyetim sakin sesiyle biraz huzur bulup işlere koyulmak iken, her seferinde onu fena halde hafife aldığımı öyle bir açığa çıkarıyor ki, ne yapacağımı bilemiyorum. keyifli keyifli söylemeye başlıyor şarkısını. olacakları fark etmiyorum. uzun bir süre açıp sonlarına ağlamak istemediğim derin, yarı açık yaralarımı usulca su yüzüne çıkartıyor önce. rüzgar esiyor, her esişte biraz daha deniz kokusu, bir parça daha tuz ekiliyor teker teker üzerine. zor bela bir ucundan tutturup bağladığım hayallerim uçan balonlar gibi bir bir havalanıp dağılıyor başımın üzerinde. kokuyu çok sevdiğim bir şeye yeniden kavuşmuş gibi derin derin çekerken ciğerlerimin yandığını hissediyorum, ama rüzgarı öyle bir rüzgar ki yokluğu büsbütün yetim koyuyor insanın özlemini. öyle karman çorman bir haldeyken koyup gidiyor sonra, ne yelden ne sesten iz kalıyor, yalnızca tuzun ve havanın acısı. bir de aklımda dönüp duran güzel nağmeleri.
    şarkılarının hiçbirini normal bir şarkı gibi göremeyeceğim bir daha...
100 entry daha
hesabın var mı? giriş yap