• alaturka records'un albümünde bir yorumu var ki bu türkünün öyle böyle değil hani.
    sesin sahibi gül yazıcı'nın önünde saygıyla eğiliyorum.

    https://www.youtube.com/watch?v=uf9gbkziekm
  • bebekliğimde geceleri uyumayıp ev halkına hayatı zehir ederken, beni uyutmanın tek yolu olan türkü(imiş). ama yalnızca babamın sesinden dinlediğimde uyuyabilirmişim. şimdilerde ise, babaya fizik olarak yakın, kafa olarak uzak olunca daha da bir batan, gözleri dolduran, ruhi su'dan dinlenmesi gereken türkü.
  • kocası askerde olan gelin ayşe, eşinin ailesi ile kalmaktadır ve kayınpederi ile de çok iyi geçinmektedir. kayınvalide bunu çekemez ve ne yapar eder kocasını bi şekilde dolduruşa getirip, ayşeyi dövdürür. buna çok içerleyen gelin ayşe ise kundaktaki bebeği ile kendisini nehre atar. sonra koyun gelir yozuyunan, ayağının tozuyunan ve bu türkü çıkar meydane. bu yüzden ağıt gibi yavaş yavaş okunması gereken türküdür.
  • farklı kişiler tarafından farklı tarzlarda yorumlanmasına rağmen, bünyedeki etkisinden hiçbir şey kaybetmeyen acıklı türkü.

    - cengiz özkan
    - tülay german
    - gül yazıcı
    - resul dindar
    - ruhi su
    - kıraç
  • ilkokulun son sınıflarındayken öğretmenimiz (ilkokulda "hoca" yok, "öğretmen" vardır) bir şarkı öğretmek istedi. "önce bir sözlerini defterlerimize yazalım" dedi (ilkokulda "defter" yok, "defterlerimiz" vardır). hiç tahta mahta kastırmadan, başladı öğretmenimiz sözleri söylemeye; biz yazıyoruz. yazıyorum, ama sözlere bir türlü anlam veremiyorum; çünkü şöyle yazıyorum:

    koyun gelir kuzu yunan
    ayağının tozu yunan.....

    "bu ne ya" diyorum, "her şey yunan"... "acaba bir yunan işgalini filan mı anlatıyor?" diye düşünüyorum. sözleri yazdık, şarkıyı söyledik, ders bitti. "amaan neyse ne" dedim; hocaya, afedersiniz, öğretmene de sormadım.

    ders bitti bitmesine de eve dönerken şarkı hâlâ kafamda yankılanıyor. eve geldim; anneme söyledim sözleri. tabii vurguyu da böyle yunanlı filan yapınca, annem de anlamamıştı.

    ödevleri beraber yapmak için arkadaşın evine gittim. meğerse arkadaş da bu "kuzuyunan" olayını - benim gibi saçmalamasa da - anlamamış. sonra, "anne, 'kuzuyunan' ne ya?" diye sorunca, annesi şöyle bir gülümsemiş ve "ya işte koyun gelir kuzuyla, ayağının tozuyla" şeklinde, sözkonusu ekin yöresel halini bize açıklamıştı. arkasından, böyle iç çeke çeke, şarkının hikayesini de anlatmıştı. o zaman çok ürpertici gelmişti ve şarkıyı, o müzik dersi dışında bir daha hiç dinlememiş olmama rağmen, hâlâ hatırlarım. yok ya, aslında öyle hüzünlü bir şekilde filan değil, yine "o yunan, bu yunan" geyiğine hatırlıyorum. bugün de türkiye - yunanistan basketbol maçı vardı; eve gelirken, metroda kardeşime bu anıyı anlattım. çok gülmedi. "tıss" dedi hafif sırıtarak.
  • basitliği ve birbirini tekrar eden geçişleri nedeniyle bağlama çalmaya yeni başlayanlara öğretilen türkü.

    sev-di-ğim kıııız
    ge-lin ol-muuuş
    be-nim de-ğiiil
    e-lin ol-muuuş
  • ilkokulda bu türküyü flüt ile çalmayı öğretmişlerdi. az biraz çalıyodum ama kabiliyetimi desteklemeyen tam aksine hep bu türkü ile dalga geçen ailemden midir bilmem ama bu türkü müziğe zaten az olan ilgimi, hevesimi kaçırmıştır ama hala kulaklarımda "aman ayşem yaman ayşem..."
  • alaturka records tarafından da icra edilmiş türküdür.

    ama tabi tülay german tercih sebebidir.
  • cengiz ozkan'dan dinlemek lazimdir... "gelin ayse" hakkinda bilinenler degisir, baska bir hale burunur...

    sozleri:

    koyun gelir yata yata
    camurlara bata bata
    gelin ay$e’m suya gitmi$
    kollarini ata ata

    aman ay$e’m yaman ay$e’m
    daglar ba$i duman ay$e’m

    uc atim var biri binek
    binin arkada$lar gidek
    gelin ay$e’m suya du$mu$
    yasini tutmaya gidek

    aman ay$e’m yaman ay$e’m
    daglar ba$i duman ay$e’m

    koyun gelir yozuyunan
    ayaginin tozuyunan
    gelin ay$e’m sele gitmi$
    yani cifte kuzuyunan

    aman ay$e’m yaman ay$e’m
    daglar ba$i duman ay$e’m
hesabın var mı? giriş yap