• izledikten sonra akıldan çıkmayan sarsıcı etkisi günlerce devam eden pek bir bağımsız fransız filmi. sözlükte başlığı bile yoktu izlemeye karar verdiğimde. hakkında hiçbir şey öğrenememiştim. film bittiğinde sarsılmıştım, günlerce etkisinden kurutulamadım. sürekli karakterleri, yaşadıklarını, hissetiklerini düşünüyordum. en sevdiklerime bizzat kendim seyrettirdim, belki de tekrar izlemek için bahaneler yarattım. arka plandaki muhteşem şarkısını beyinde dönüp durdu günlerce. derim ki, ey sinema düşkünü sözlük ahalisi; izleyin bu filmi, mümkünse en sevdiğinizle...

    --- spoiler ---
    baba karakteri başlı başına bir yazı konusu olabilir. filmin başında adama duyduğunuz hisler filmin sonunda terse dönüyor. kendini yerden yere vurduğu mektuplar, nasıl bir psikoloji içinde oldupunun göstergesi olarak yürek burkuyor. lili rolundeki melanie laurent öylesine sade bir güzelliğe sahip ki, aşık olmamak elde değil.
    --- spoiler ---

    son olarak filmin içinde geçen lili adlı şarkının sözlerini yedincigemi'den deadalus'un çevirisiyle yapıştırıyorum...

    lili..
    şu sahte yaşamından
    sıyrıl bir daha...
    ne olursun,
    bırak tüm alışkanlıklarını...
    göreceksin, yaşanıyor
    ihtiyaç olmadan yardıma...
    pek çoğu var
    öğreneceğin dahası...
    ileriye atacağın
    her adımda...
    karşına çıkacak
    her sorunda...
    ben olacağım senin yanında

    ortasından geçeceğin
    her sokakta...
    evvelinde bulunmadığın
    mekânlarda...
    ben olacağım senin yanında...

    lili...
    biliyorsun bizim gibiler için
    bir yer var hâlâ...
    her damarda dolanır
    aynı kandan...
    seni melek yapanın
    kanatlar olmadığını anlarsın...
    tek yapacağın
    çıkarmak kötülükleri aklından...
    ileriye atacağın
    her adımda...
    karşına çıkacak
    her sorunda...
    ben olacağım senin yanında...
    ortasından geçeceğin
    her sokakta...
    evvelinde bulunmadığın
    mekânlarda...
    ben olacağım senin yanında...

    lili...

    bir busedeki göz açıp kapanmada
    bulacağız cevabı...
    it tüm korkularını
    gölgelerin derinlerine...
    benzeme sakın
    renksiz bir hayalete...
    çünkü hayatın
    en güzel resmi senin içinde...
    ileriye atacağın
    her adımda...
    karşına çıkacak
    her sorunda...
    ben olacağım senin yanında...

    ortasından geçeceğin
    her sokakta...
    evvelinde bulunmadığın
    mekânlarda...
    ben olacağım senin yanında...
  • duygusal olmanın ötesinde, hassas ve insancıl, izleyene kendi ailesini, kardeşini, babasını, annesini düşündürten ve ilginçtir eiffel'i kareye almayan bir paris filmi.
  • iki kere izlemelik bir film. hayatımda ilk defa bir filmi iki kere izledim, hem de peşpeşe. akşam 6 gibi başladım, 9 gibi bitti. şu anda fonda çalan lili şarkısıyla filmdeki karakterleri düşünüyorum, uzun zamandır böyle bir film izlememiştim, uzun bir zaman da izleyebileceğimi düşünmüyorum. bu filmi yakın bir zamanda burada gördüğüm başlığından dolayı indirdim (orjinalini mi aldım deseydim, şimdi yasa falan çıkacakmış ama neyse), "2006 yapımı bir fransız filmi" ve türünün dram olması yetti indirmem için, spoiler okumam çünkü. umarım bu başlığı görüp de filmi izleyeceklere vesile olurum.

    --- spoiler ---

    filmi iki kez izlememin sebebi baba ve anne karakterine duyduğum nefret türü hislerin filmin sonunda tam tersine dönüşmesiydi. bir de bu gözle izlemeliydim filmi, baba ve annenin kızlarını ne kadar iyi tanıdıklarını, pişmanlıklarını, kızlarını hayata geri döndürmek için yaptıklarını bilerek, bu bakış açısıyla izlemek çok daha etkileyici oldu benim açımdan ve babanın oyunculuğu mest etti.

    --- spoiler ---
  • ilk bu senenin başında izlemek istemiştim sonra bi şekilde indirme işi yalan oldu.. ancak şimdi izleyebildim ve açıkçası bu kadarını beklemiyordum..

    fransız sinemasına bugüne kadar attığım tüm bokları tek tek yememe sebep olan harika bi filmdir efenim.. çekinerek oturduğum filmin başından kalkamadım, bitmesin istedim.. çohsel.. evet..

    iyiyim kafana takma..

    --- spoiler ---

    filmin en başından bi tuhaflıklar olduğunun farkındasın.. babada bi işler var.. tahmin ediyorsun az çok o kartları babanın gönderdiğini.. ama arkadaş nasıl bi havaysa artık kapılıyorsun ve her şey ortaya çıktığında "ohaa!" tepkisi veriyorsun.. bende öyle oldu en azından..

    ve babanın her kartta kendine saydırışı.. gerçek bi babanın yapabileceği türden bi iş..

    yağmur altında kamp ile sonrasındaki kahvaltı sahnesi akılda kalıyor.. bi de bisikletin o çıkardığı ses.. dikkat et..

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    zenci abla yakışıklı fransız abiden (abi bildiğin olmuş) nasıl bu kadar soğukkanlıca ayrıldı lan ...

    --- spoiler ---

    ayrıca nasıl olmuş da önceki 56 entryde kimse buna takılmamış (bkz: dünyanın en yüzeysel adamı). bildiğin aranılan fakat bulunamayan eski sevgili modeli oğlum bu. daha fazla sürdürürsek birbirimizi yıpratmamızdan korkuyorum kemal... sen de zaten liliye yanıksın, gel şu işi tatlı tatlı bitirelim... mozambikte kızlar teklif ediyormuş hatta... vay arkadaş, bir allahın kulu da siyahi ablanın asaletinden bahsetsin lütfen, olmuyor.
  • hemen her yönüyle mükemmel bir film.
    kurgu, oyunculuklar, hikaye, hatun (mélanie laurent) ve tabi ki soundtrack.
    baba karakteri filmin sonuna doğru resmen devleşiyor, kuşak çatışmasıyla başlıyor gibi görünen hikayenin sonunda çocuk sevgisinin bazen mantıktan ne kadar uzaklaşabileceğini, ne kadar sınırsız olduğunu bir kez daha yüzümüze vuruyor.
    şiddetle ve hiddetle tavsiye edilir.
  • bu filmde üç defa dinlediğimiz lili isimli şarkı, tatil yerlerine turist getirmek için çekilen şahane fotoğrafların, okula öğrenci getirmek için hazırlanan kusursuz broşürlerin ya da ürünü satmak için servet harcanan reklamların işini yapıyor. bu şarkıyı dinleyip ya da videosu'nu görüp ne ki bu film diyorsunuz. misal bu başlığı ilk defa okuyanlar birazdan şarkıyı bulup dinleyecekler sonra filmi seyredecekler.
    işte bu filmin en güzel tarafı da burda oluşturulan beklentiyi gerçekten karşılıyor oluşuymuş.
    başrolde ki hanım kızımız melanie laurent güzel fransız diye bir kategori varsa o klasörün kapağı olacak kadar karakteristik bir güzellik ya da şirinlik ya da çekicilik ya da neyse ona sahip, bu bakımdan film bir sıfır önde başlıyor.
    dokunaklı ama sündürülüp salya sümük yapılmamış bir hikayesi var, film de yaptıkları saçma da gelse, sinir bozucu da gelse hiçbir karaktere kızamıyorsunuz, anlıyorsunuz, herkes birbirini anlıyor. gayet anlayışlı bir film o yüzden. didaktik değil ama içinize doğrudan işliyor.
    çok ta anlatılacak birşey yok o yüzden, patlamalar çatlamalar olsa uzun uzun anlatılır ama duygu ağırlıklı bir film olduğu için izlenmesi gerekiyor.
  • 90 dakika sonunda lili'ye aşık oluyor insan. haki ceketine, lila şalına, boynundaki benine, mavi gözlerine, burnuna, ısırılası çenesine bakakalıyor.

    --- spoiler ---
    ve bir anne babanın çocuğunun matemini yaşayamaması ne acıdır diğer çocuklarının hayatını düşünerek. ve o babanın yaptığı aslında ne büyük bir özveridir. sırf kızı üzülmesin diye kendisinden nefret edilmesini göze almak...
    --- spoiler ---
  • film bittiğinde eğer lili'yi yüz milyon kez dinlerseniz ve yüzünüzü buz gibi bir suyla yıkarsanız ve akabinde bir fincan kahve içerseniz kısmen kendinize gelebilirsiniz...
  • filmin soundtracki olan şarkıya olan sevgim izletti bunu bana. şarkı nasılsa film de öyleymiş. aynılarmış. sade, sakin, duygusal ve vurucu.

    --- spoiler ---
    mutfakta babasından, annesinden bir açıklama isterken şöyle bağırdı lili;
    - neden bana öyle bakıyorsunuz.
    işte orda anladım loic gitmiş. yani... ne yazık ki sadece şehri ya da ülkeyi terketmemiş...
    kötüydü öyle düşünmek, korkutucuydu.
    --- spoiler ---

    mükemmel bir kardeş ilişkiniz varsa, birbirinize çok bağlıysanız sarsabilecek bir film. insanın aklına en kötüsü geliyor ne yazık ki. geldimi de bir süre gitmiyor.
hesabın var mı? giriş yap