aynı isimde "zümrüdüanka (dizi)" başlığı da var
  • tüm doğu mitolojilerinde yer alan fantastik kuş…

    türk mitolojisinde toğrul ve konrul’un birlikte öksökö’yü oluşturmasına benzer bazı efsanelerde, biri elbruz dağında (zümrüt), diğeri ise kaf dağında (anka) yaşayan iki kuşa zümrüdüanka dendiği söylenir. (bahaeddin ögel hoca ise türklerin arapça ve farsça isimleri birleştirerek zümrüdüanka dediğini söyler) ki toğrul ve konrul’la benzer niteliklere sahiptir.

    iran mitolojisinde simurg adı verilen bu kuşun tek bir tüyüne sahip olanın büyük bir sırra ve ölümsüzlüğe ereceğine inanılır.

    “türk mitolojisinde doğaüstü nitelikleri olan kızıl renkli devasa bir kuştur. anka kuşu'nu akla getirir. ölümsüzlüğü ve yeniden dirilişi simgeler. her gün yeniden doğar. anka kuşu diğer pek çok dünya uluslarının mitolojilerinde de değişik adlarla mevcuttur. ancak türk mitolojisindeki bu kuşun diğer mitolojilerdeki benzerlerinden en önemli farkı tek başına olmayıp bir benzerinin hatta ikizinin bulunmasıdır. konrul kuşu, toğrul kuşu ile birlikte anılır. her ikisi de anka kuşunun tüm niteliklerini barındırırlar. ”

    (bkz: toğrul/@ay hatun)

    “bu kutsal kuş kavramı pek çok komşu mitolojide de olduğu için hepsi birbirinin adıyla anılır olmuş,
    ama tabii ki orta asya mitolojilerinde görülen her büyük kartalı aynı zannetmek de büyük bir yanılgı olur.

    hüma kuşu da, belli aralıklarla kendini yakarak yok ettiği ve küllerinden yeniden doğduğu için de (tamamen yok olmaz çünkü hayat suyundan içmiştir) sık sık iran mitolojisindeki sîmurg'la, yunan mitolojisindeki phoenix'le ya da zumrüdüanka'yla özdeşleştirilmiş.
    (hangi seçimdi hatırlamıyorum ama akp'nin reklam filminde yana yana uçan bir kuş vardı ya hani, heh işte o kuş)”

    (bkz: türk mitolojisinde kuşlar/@ay hatun)

    (bkz: türk mitolojisi/@ay hatun)
  • evvel zaman içinde elbette ki bir kuş varmış... bu bir kuş, gücü, saf olmayı, sadakati, o da yetmedi, zerafeti, bir de üstüne hakkaniyeti temsil edermiş...

    bu güce kafayı takan bir kral, yanlışlara göğüs gerip, idealistliğe yelken açarak bu kuşu ele geçirmiş... sonra bu kral bir gün badmington oynarken tefekküre denk düşmüş... içten içe demiş ki: "ben bu kuşu öldürende, güç bende artık, artık kimse onu ele geçirip bu ortamları benden alamaz"... neyse, sen tut bu kuşu yak... derler ki: zümrüt-ü anka yanmış yanmasına da küllerinden yeniden canlanmış ve ölümsüz oluvermiş brebey... bundan böyle de onu ele geçirmek isteyenler ateşle sınav edilirlermiş...

    ne zaman hayvanat bahçesinde dere otu uzatsam, çeşitli yerlerimde ateşler olur, yanmalar olur, bırakır, hindiye, ibibiğe giderim.
  • birhan keskin’in yeryüzü halleri’nden

    serin bir rüyanın hatırınadır
    çektiğim dünya ağrısı.

    bir hayalden geldim ben,
    bir hayal verdim sana
    mavi-yeşil bir hatıra: işte dünya
    ruhum! ovada sert es, yamaçta sus,
    ırmakta ağla.

    işte dünya kapısı, işte dünya kederi
    ister dağının gölgesinde dur, ister
    incirin neşesine vur
    ağrı ve kendini tamamla.
  • zümrüdüanka bir semboldür.zor günler geçiren insanların yeniden huzura kavuşacağını,her mutsuzluğun arkasından mutlaka bir mutluluğun geleceğini,ölümün bile bir son olmadığını gösterir.
  • ismi farklı kültürlere göre çeşitlilik gösteren; katolik sembolizminde yeniden diriliş, ölümsüzlük ve ölümden sonra yaşam manalarını barındıran mitolojik bir kuş. yine de en çok yakışanının zümrüdüanka olduğu kanısındayım. mistisizm aşığı insanların dimağında asıl vurucu etkisi, özündeki ölümsüzlük kokusundandır. bu anlamda tarihte başta queen olmak üzere birçok rock grubundan dj tiesto'ya kadar, farklı yelpazede müzikle iştigal edenler, bu mistik kanatlıyı kendisine logo olarak seçmiştir. hatta ateş üfleyen bir pokemon çeşidine de ilham kaynağı olmuştur.

    zümrüdüanka kendini külünden yaratması algısıyla ise (yeniden diriliş); bin kere dibe vursa yine ısrarla yukarılara tırmanan, hayata bir ucundan inatla tutunmaktan vazgeçmeyen insanlar için oldukça ilgi duyulan bir sembol olmuştur.

    farklı kültürlerde kullanılan isimlerini de derledim:

    (bkz: phoenix) - eski yunan

    (bkz: simurg) - pers

    (bkz: huma) - pers (daha çok devlet kuşu olarak da bilinir)

    (bkz: angha) - pers (bildiğimiz anka)

    (bkz: bennu) - mısır

    (bkz: firebird) - rus

    (bkz: feng huang) - çin

    (bkz: adarna) - filipin

    (bkz: avalerion) - hint

    (bkz: garuda) - hint (aynı zamanda tayland'ın da simgesi)
  • resim sanatı hocamız hakan onur'un söylemine göre anka kuşu aklı temsil etmekteymiş...kaf dağı ise kafayı sembolize edermiş...kaf dağında anka kuşunun kendini küllerinden yeniden yaratması,insanın dünyaya olan bakış açısını değiştirmesiymiş...ve en kötüsü küllerinden kendisini yeniden yaratamayan öğrenci o dersten geçemezmiş.gulp!
  • bir rivayete göre; yaşadığı müddetçe yere konmayan ayağı toprağa değmeyen kuştur. yavrusunu havada doğurduğu anlatılır. yumurta yere düşmeden yavru zümrüd-ü anka dünyaya gelir, yere değmeden kanat çırprmayı öğrenir. ve o da annesi gibi ömrünü gökyüzünde geçirir.
  • insana benzer..

    iranlıların simurg, arapların anka, bizim zümrüdüanka kuşu dediğimiz güzel huylu masal kahramanı. aynı zamanda canavar tabiatlı olan ayrı bir anka kuşu daha vardır. evet zümrüdüanka merhametlidir, çok yaşlıdır, bilgilidir fakat bu kuşun asıl özelliği kanaat etmeyi bildiği için kimseye muhtaç olmadan tek başına yaşamayı bilmesidir. kimseden karşılık beklemeyen ama darda kalanlara yardım eden, isteyen değil veren bir varlıktır.. öldükten sonra kül olan, sonra küllerinden yeniden doğan.. tıpkı kendi başına yetebilen insan gibi.. inananlar için öldükten sonra sadece bedene veda etmek gibi.. özünde merhametli bir yaradılışa sahip, derdinde boğulanları tutup "çık da nefes al" demeye meyli olan; bilgisini biriktiren, hakkaniyet terazisinin abrası vicdanı olan; ama insan sureti içerisinde toplumda gizlenen canavar tabiatlı olanları da olan..

    "...
    insan kuş kanadında gelen yazı.
    insan gül fidanında yanan konca.
    insan umutların kapısı. " a. kadir
  • ortadoğu mitolojilerine göre araplar'ın anka dediği, farslar'ın simurg dediği kaf dağının ardında yaşayan tüm kuşların efendisi efsanevi kuş. kafdağı ise kafkaslar'ın kuzeyinde biryerlerde olduğu düşünülmüştür. çünkü ortadoğu coğrafyasında bilinen en zorlu en gizemli bölge buralardır.

    ortadoğu'ya türkler geldiklerinde araplar'dan anka, farslar'dan simurg olarak dinlediği bu kuşa kendilerine has yorumuyla zümrüdüanka demişlerdir. nitekim kendilerince yeni bir kültürle karşılaştıklarında kendi yorumlarını katıp geliştirmekte türkler'in üzerine yoktur. bunun filolojiden mimariye, edebiyattan el sanatlarına kadar örnekleri mevcuttur.
  • onu, öldüremezsiniz. en fazla, dönüşmesini sağlayabilirsiniz.

    ve dönüştüğü şey, eskisini size mumla aratır. çünkü, daha da güçlenmiştir.

    edit: düzeltme.
hesabın var mı? giriş yap